sumeyye
Mon 13 June 2011, 03:40 pm GMT +0200
Gusülde Kullanılacak Su Miktarı:
Gusülde kullanılacak asgari su miktarı bir sa'dır. Abdestte ise, bir müddür. Bir sa' 8 rıtıldır. Bir müd ise 2 rıtıldır (bir şer'î sa’ 2 kilo 917 gr. Bir örfî sa’ 3 kilo 333 gr.dır) Rivayete göre Peygamber (sas) bir sa’ suyla gusleder, bir müd suyla da abdest alırdı.
Müddün sa' ile mi, yoksa başka bir şeyle mi takdir edileceği hususunda âlimler arasında ihtilâf vardır. Bu ölçü bağlayıcı değildir: Öyle ki, bir kimse takdir edilen bu mikdarlardan az bir suyla abdestini tam alır veya guslünü tam yaparsa, caiz olur. İsrafa kaçmamak kaydıyla, bu mikdardan fazla suyla guslederse, gene caiz olur. Yalnız israfın mekruh olduğu bilinmelidir.
Abdest sizin, cünübün kabsız olan mushafa dokunması caiz değildir (İmam Şâfıî): Bu kab, ciltten ayrı bir kap olmalıdır. Zira Yüce Allah (cc) buyurdu ki;
“Ona ancak temizlenenler dokunabilir.” [23] Abdestsiz veya cünüb kimsenin kendi yeni ile mushafı tutmasının sakıncası yoktur. Ama bazıları bunu mekruh saymışlardır. (Cünübün Kur'an okuması da caiz değildir). Zira Peygamber (sas) buyurdu ki;
“Cünüb ve aybaşı halindeki kadın Kur'an 'dan bir şey okumasın.” [24] Tahavî'den naklolunan bir görüşe göre, cünübün ve aybaşı halindeki kimsenin, bir âyetin bir kısmını okuması caizdir. Bu hadisde teferruata girilmemiştir. Kur'an kasdı olmadan besmele, hamdele gibi şeyleri cünübken veya aybaşı halindeyken okumanın sakıncası yoktur. Cünüb veya aybaşı halindeki kimse zikir yapabilir, tesbihatta bulunabilir, dua edebilir: Çünkü bu yasak hususen Kur'an içindir. Zaruret olmadan camiye giremez: Zira Peygamber (sas) buyurur ki;
“Mescidi cünübe ve aybaşı halindekine helâl kılmam” Ama girme ihtiyacı hissederse, teyemmüm edip girer. Çünkü suyun yokluğunda teyemmüm de temizliktir. [25]
Mescidde Uyuyanın Cünüb Olması:
Bir kimse mescidde uyur da cünüb olursa, teyemmüm etmeden mescidden çıkamaz diyenler olduğu gibi, çıkabilir diyenler de olmuştur. Hayız ve nifas halindeki kadın da bu hükümlerin tamamında cünüb gibidir. [26]
[23] Vakıa: 56/79.
[24] Bu hadisi Ebu Davud ve Tırmizi rivayet etmiştir.
[25] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 1/28-29.
[26] Tırnaklarına oje süren kadının gusül ve abdesti hakkında şöyle denilmiştir: “Oje tırnak üzerinde bir tabaka meydana getirdiğinden, abdest ve guslün sıhatine manidir.Bunun için abdest, cünüp ve hayızdan yıkanmak isteyen ojeli kadın mutlaka ojesini kazımak zorundadır.Aksi takdirde abdesti veya guslü sahih olmadığından, namazı batıldır.(H.Günenç,Günümüz Meselelerine Fetvalar C:1,S:123). Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 1/26-29.