hafiza aise
Wed 30 March 2011, 02:50 pm GMT +0200
37. Geçmiş Namazın Kazası
82. Enes b. Mâlik (r.a)'tan rivayet edilmiştir: Resululiah (s.a.v) şöyle buyurmaktadır:
Kim bir namazı (kılmayı) unutursa, onu hatırladığı zaman kılsın O namaz için bundan başka bir kefaret yoktur.
(Hadisin ravisi) Katâde, 'Beni zikretmek için namazı dosdoğru kıl [816] ayetini okudu. [817]
(Hadisin Iafeı, Buhârî'ye aittir.)
Bir rivayette ise şu ifade yer almaktadır:
Sizden birisi uyuya kaldığından yada gaflet (e dalıp unuttuğun) dan dolayı namaz kılmadığında, onu hatırladığı zaman kılsın. [818] Çünkü Allah, 'Beni zikretmek için namazı dosdoğru kıl [819] buyurmaktadır. [820]
Tirmizî ile Nesâfnin rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Kim bir namazı (kılmayı) unutursa, hatırladığı zaman onu kılsın.[821]
Nesâî'nin bir başka rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Resululiah (s.a.v)'e:
Bir kimse uyuya kalıp veya gafletinden dolayı namaz kılmayan kimsenin durumu (ne olacak)?' diye soruldu. Resululiah (s.a.v):
O namazın kefareti, onu hatırladığında kılmaktır' diye cevap verdi. [822]
Ebu Dâvud ise, ilk (baştaki hadisin metnine uygun bir şekilde bu hadisi) rivayet etmiştir.
[816] Taha: 20/14
[817] Buhârî, Mevâkîfu's-Salât 37; Müslim, Mesâcîd 314-316 (684); Ebu Dâvud, Salât 11 (442); Tirmizî, Salât 17 (178); Nesâî, Mevâkît 52, 53; İbn Mâce, Salât 10 (695, 696); Ahmed b. Hanbel, 3/100, 282
[818] Hadis; unutularak vaktinde kılınmayan namazın, hatırlandığı zaman kaza etmekten başka bir kefaretinin olmadığını belirtmektedir. Yalnız unuttuğundan dolayı günahkar olmaz. Kerahat vakti dışında hatırladığı zaman o namazı kılması gerekir, (ç)
[819] Taha: 20/14
[820] Müslim, Mesâcîd 316 (684)
[821] Tirmizî, Salât 17 {178); Nesâî, Mevâkît 52
[822] Nesâî, Mevâkît 53
82. Enes b. Mâlik (r.a)'tan rivayet edilmiştir: Resululiah (s.a.v) şöyle buyurmaktadır:
Kim bir namazı (kılmayı) unutursa, onu hatırladığı zaman kılsın O namaz için bundan başka bir kefaret yoktur.
(Hadisin ravisi) Katâde, 'Beni zikretmek için namazı dosdoğru kıl [816] ayetini okudu. [817]
(Hadisin Iafeı, Buhârî'ye aittir.)
Bir rivayette ise şu ifade yer almaktadır:
Sizden birisi uyuya kaldığından yada gaflet (e dalıp unuttuğun) dan dolayı namaz kılmadığında, onu hatırladığı zaman kılsın. [818] Çünkü Allah, 'Beni zikretmek için namazı dosdoğru kıl [819] buyurmaktadır. [820]
Tirmizî ile Nesâfnin rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Kim bir namazı (kılmayı) unutursa, hatırladığı zaman onu kılsın.[821]
Nesâî'nin bir başka rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Resululiah (s.a.v)'e:
Bir kimse uyuya kalıp veya gafletinden dolayı namaz kılmayan kimsenin durumu (ne olacak)?' diye soruldu. Resululiah (s.a.v):
O namazın kefareti, onu hatırladığında kılmaktır' diye cevap verdi. [822]
Ebu Dâvud ise, ilk (baştaki hadisin metnine uygun bir şekilde bu hadisi) rivayet etmiştir.
[816] Taha: 20/14
[817] Buhârî, Mevâkîfu's-Salât 37; Müslim, Mesâcîd 314-316 (684); Ebu Dâvud, Salât 11 (442); Tirmizî, Salât 17 (178); Nesâî, Mevâkît 52, 53; İbn Mâce, Salât 10 (695, 696); Ahmed b. Hanbel, 3/100, 282
[818] Hadis; unutularak vaktinde kılınmayan namazın, hatırlandığı zaman kaza etmekten başka bir kefaretinin olmadığını belirtmektedir. Yalnız unuttuğundan dolayı günahkar olmaz. Kerahat vakti dışında hatırladığı zaman o namazı kılması gerekir, (ç)
[819] Taha: 20/14
[820] Müslim, Mesâcîd 316 (684)
[821] Tirmizî, Salât 17 {178); Nesâî, Mevâkît 52
[822] Nesâî, Mevâkît 53