ezelinur
Wed 19 January 2011, 05:25 pm GMT +0200
088-ĞAŞİYE SURESİ
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
[088.001-2] Sana salgın Kıyametin haberi geldi mi? O gün nice yüzler ziIlete düşmüştür.
[088.003-4] Çalışmış, yorgun kalmıştır. Son derece sıcak bir bir ateşe girecektir.
[088.005-7] Pek hararetli kaynaktan suvarılacaktır. Onlar için dikenli bir ağaçtan başka bir yiyecek yoktur. Ne semîzletir, ne de açlıktan kurtarır.
[088.008-9] Bir kısım yüzler de o günde güzellik sahibidir. Çalışmış olmasından dolayı hoşnuttur.
[088.010-1] Bir yüksek cennette. Orada boş bir lâkırdı işitmezsin.
[088.012-3] Orada akan bir su kaynağı vardır. Orada yüksek tahtlar vardır.
[088.014-6] Hazırlanmış sürahiler... Dizilmiş yastıklar. Ve döşenmiş nefis sergiler (vardır).
[088.017] Artık develere bakmazlar mı ki, nasıl yaratılmış?
[088.018-9] Ve göğe ki, nâsıl yükseltilmiş? Ve dağlara ki nasıl dikilmiş?
[088.020] Ve yere ki, nasıl yayılmış?
[088.021-2] Artık sen hatırlat. Şüphe yok ki, sen ancak bir hatırlatıcısın. Onların üzerlerinde bir musallat (cebbâr) değilsin.
[088.023] Ancak o kimse ki yüz çevirir ve küfre düşmüş olur.
[088.024] Artık Allah, onu en büyük azap ile muazzep kılar.
[088.025] Şüphe yok ki, onların dönüşleri Bize'dir.
[088.026] Sonra da onların hesapları muhakkak ki, Bize aittir.
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
[088.001-2] Sana salgın Kıyametin haberi geldi mi? O gün nice yüzler ziIlete düşmüştür.
[088.003-4] Çalışmış, yorgun kalmıştır. Son derece sıcak bir bir ateşe girecektir.
[088.005-7] Pek hararetli kaynaktan suvarılacaktır. Onlar için dikenli bir ağaçtan başka bir yiyecek yoktur. Ne semîzletir, ne de açlıktan kurtarır.
[088.008-9] Bir kısım yüzler de o günde güzellik sahibidir. Çalışmış olmasından dolayı hoşnuttur.
[088.010-1] Bir yüksek cennette. Orada boş bir lâkırdı işitmezsin.
[088.012-3] Orada akan bir su kaynağı vardır. Orada yüksek tahtlar vardır.
[088.014-6] Hazırlanmış sürahiler... Dizilmiş yastıklar. Ve döşenmiş nefis sergiler (vardır).
[088.017] Artık develere bakmazlar mı ki, nasıl yaratılmış?
[088.018-9] Ve göğe ki, nâsıl yükseltilmiş? Ve dağlara ki nasıl dikilmiş?
[088.020] Ve yere ki, nasıl yayılmış?
[088.021-2] Artık sen hatırlat. Şüphe yok ki, sen ancak bir hatırlatıcısın. Onların üzerlerinde bir musallat (cebbâr) değilsin.
[088.023] Ancak o kimse ki yüz çevirir ve küfre düşmüş olur.
[088.024] Artık Allah, onu en büyük azap ile muazzep kılar.
[088.025] Şüphe yok ki, onların dönüşleri Bize'dir.
[088.026] Sonra da onların hesapları muhakkak ki, Bize aittir.