ezelinur
Tue 18 January 2011, 06:01 pm GMT +0200
089-FECR SURESİ
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
[089.001] Andolsun fecr'e.
[089.002-4] Ve on geceye. Ve çifte ve tek olana. Ve geçip gideceği zaman geceye.
[089.005] Bunda akıl sahibi için bir yemîn yok mudur?
[089.006-7] Görmedin mi ki Rabbin Âd'e nasıl yaptı? Direk sahibi olan İrem cemaatine.
[089.008] Bir belde (ahalisi) ki, o beldenin bir misli beldeler arasında yaratılmamıştı.
[089.009-10] Vadide kayaları söküp oyan Semûd'e (nasıl yaptı?). Ve pek büyük sabit binalar sahibi olan Fir'avun'a da nasıl yaptı?
[089.011-2] İşte onlar ki beldelerde azgınlıkta bulunmuşlardı. Oralarda fesadı çoğaltmışlardı.
[089.013-4] Artık Rabbin de onların üzerlerine bir azap kamçısı saldırdı. Şüphe yok ki, Rabbin görüp gözetmektedir.
[089.015] Rabbi onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa o vakit der ki: «Rabbim bana ikram etti.»
[089.016] Amma onu imtihan edip de rızkını darlaştırdığı vakit de der ki: «Rabbim bana ihanet etti.»
[089.017] Yok, yok. Belki siz yetime ikram etmezsiniz.
[089.018] Ve yoksullara yiyecek vermek için birbirinizi teşvikte bulunmazsınız.
[089.019] Ve miras bırakılan malı şiddetlicesine yersiniz.
[089.020] Ve malı pek çokça bir sevgi ile seversiniz.
[089.021] Hayır hayır. Yer dağılıp parça parça parçalanınca.
[089.022] Ve Rabbin (emri) gelip melekler de saf saf dizilince.
[089.023] Ve o gün cehennem de getirilmiş olunca insan o gün anlamış olur. Ve artık o anlayıştan da ona ne faide!
[089.024] Der ki, «Keşke hayatım için (güzel ameller) takdim etmiş olsa idim.»
[089.025] Artık o gün O'nun yapacağı azabı bir kimse yapamaz.
[089.026] Ve O'nun vuracağı bend ile kimse bend vurabilemez.
[089.027] Ey mutmain olan nefs!
[089.028] Rabbine dönüver, sen razı, O da senden razı olarak.
[089.029] Artık kullarımın arasına gir.
[089.030] Ve cennetime giriver.
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
[089.001] Andolsun fecr'e.
[089.002-4] Ve on geceye. Ve çifte ve tek olana. Ve geçip gideceği zaman geceye.
[089.005] Bunda akıl sahibi için bir yemîn yok mudur?
[089.006-7] Görmedin mi ki Rabbin Âd'e nasıl yaptı? Direk sahibi olan İrem cemaatine.
[089.008] Bir belde (ahalisi) ki, o beldenin bir misli beldeler arasında yaratılmamıştı.
[089.009-10] Vadide kayaları söküp oyan Semûd'e (nasıl yaptı?). Ve pek büyük sabit binalar sahibi olan Fir'avun'a da nasıl yaptı?
[089.011-2] İşte onlar ki beldelerde azgınlıkta bulunmuşlardı. Oralarda fesadı çoğaltmışlardı.
[089.013-4] Artık Rabbin de onların üzerlerine bir azap kamçısı saldırdı. Şüphe yok ki, Rabbin görüp gözetmektedir.
[089.015] Rabbi onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa o vakit der ki: «Rabbim bana ikram etti.»
[089.016] Amma onu imtihan edip de rızkını darlaştırdığı vakit de der ki: «Rabbim bana ihanet etti.»
[089.017] Yok, yok. Belki siz yetime ikram etmezsiniz.
[089.018] Ve yoksullara yiyecek vermek için birbirinizi teşvikte bulunmazsınız.
[089.019] Ve miras bırakılan malı şiddetlicesine yersiniz.
[089.020] Ve malı pek çokça bir sevgi ile seversiniz.
[089.021] Hayır hayır. Yer dağılıp parça parça parçalanınca.
[089.022] Ve Rabbin (emri) gelip melekler de saf saf dizilince.
[089.023] Ve o gün cehennem de getirilmiş olunca insan o gün anlamış olur. Ve artık o anlayıştan da ona ne faide!
[089.024] Der ki, «Keşke hayatım için (güzel ameller) takdim etmiş olsa idim.»
[089.025] Artık o gün O'nun yapacağı azabı bir kimse yapamaz.
[089.026] Ve O'nun vuracağı bend ile kimse bend vurabilemez.
[089.027] Ey mutmain olan nefs!
[089.028] Rabbine dönüver, sen razı, O da senden razı olarak.
[089.029] Artık kullarımın arasına gir.
[089.030] Ve cennetime giriver.