hafiza aise
Mon 8 August 2011, 12:28 pm GMT +0200
2— Farz Namazların Sonunda Âyet el-Kürsî Okuması:
Nesâî'nin esSünenü 'l-Kebîr'de Ebu Ümâme'den naklettiğine göre Allah Rasulü (s.a.): "Kim her farz namazın arkasında Âyet el-Kürsî'yi okursa ,onu cennete girmekten yalnızca ölmemesi alıkor."[690] buyurmuştur. Bu hadisi Muhammed b. Hımyer, tek başına, Muhammed b. Ziyad el-Elhânî aracılığıyla Ebu Ümâme'den nakletmiştir. Nesâî ise hadisi Hüseyn b. Bişr yoluyla Muhammed b. Himyer'den rivayet etmiştir. Bu hadisi kimileri sahih saymış ve demişlerdir ki: Hüseyn b. Bişr hakkında Nesâî: "Bir sakıncası yok", başka bir yerde de: "sika" demiştir. Her iki Muhammed ile de Buharı, Sahih'inde istidlal etmiştir; o halde hadis, onun onayım almıştır, diyorlar. Kimileri de: "Bu hadis uydurmadır" diyor. Ebul-Ferec İbnü'l-Cevzî bu hadisi el-Mevzuât adîı kitabına almış ve Muhammed b. Hımyer'e takılmış, Ebu Hatim er-Râzî'nin onun hakkında: "Onunla istidlal edilmez" ve Yakub b. Süfyân'ın: "Güçlü değil" sözlerini esas almıştır. Hafızlardan bazısı onun bu tutumuna karşı gelmiş ve Muhammed'i "sika" saymışlardır. Bunlardan biri diyor ki: O (Muhammed b. Hımyer) hadis uyduracak adam değildir. Sahih hadisleri toplayıp kitap haline getirenlerin en büyüğü —Buharı— onunla istidlal etmiştir. Hadis râvileri hakkında son derece sen sözlü biri olan Yahya b. Maîn bile onu sika saymıştır. Yine bu hadisi Taberânî, Mu'cem'inde Abdulah b. Hasan —babası— dedesi yoluyla şu şekilde rivayet eder: Allah Rasuîü (s.a.) buyurdu ki: "Kim farz namazın arkasında Âyet el-Kürsî'yi okursa, öteki namaza kadar Allah'ın koruması altında olur. [691]
Bu hadis, Ebû Ümâme, Ali b. Ebî Talib, Abdullah b.Ömer, Muğîre b.Şu'be, Câbir b.Abdullah ve Enes b. Mâlik'ten de rivayet edilmiştir. Bunların hepsi de zayıftır. Ancak farklı yollan ve ayrı ayrı kaynaklarıyla birlikte birbirine eklendiklerinde hadisin bir aslının bulunduğunu ve uydurma olmadığını gösterirler. Kulağıma geldiğine göre üstadımız Ebu'l-Abbas İbn Teymiye —Allah, ruhunu şad etsin— "Hiçbir namazın sonunda Âyet el-Kürsî okumayı terketmedim" demiş.
Müsned ve Sünen'de, Ukbe b. Âmir'in şöyle dediği rivayet edilir: "Allah Rasûlü (s.a.) her namazın arkasında Muavvizât (İhlâs, Felak ve Nâs sûrelerini) okumamı emretti."[692] Bu hadisi Ebu Hatim îbn Hibbân, Sahih'in-de; Hâkim ise Müstedrek\e rivayet etmiştir. Hâkim: "Müslim'in şartına göre sahihtir" diyor. Tirmizî'de hadisin metni "Muavvizeteyn-Felak ve Nâs sûrelerini okumamı emretti" şeklindedir.
Taberânî'nin Mu'cem'i ile Ebu Ya'lâ el-Mavsılî'nin Müsned'inde Ömer b. Nebhân'ın —bu râvî hakkında söz edilmiştir— Câbir'den rivayetine göre Hz. Peygamber (s.a.) şöyle buyurmuş: "İmanı olup da şu üç şeyi yapan kimse cennetin kapılarından dilediğinden girer, dilediği kadar huri ile evlendirilir: I- Katilini affeden, 2- Gizli borç ödeyen, 3- Her farz namazın arkasında da on kere Kul hüvallahu ahad sûresini okuyan." Bunun üzerine Hz. Ebu Bekir (r.a.): "Yahut bunlardan birisini yaparsa da mı, ey Allah'ın Rasûlü?" dedi. O da cevaben: "Evet, bunlardan birisi yaparsa da" buyurdu.[693]
Hz. Peygamber (s.a.), Muaz'a, her namazın arkasında: "Allah'ım! Seni zikredebilmem, Sana şükredebil-mem ve Sana iyi kulluk edebilmem için bana yardım et." diye dua etmesini tavsiye buyurdu.[694]
"Namazın arkası" sözünde, selâmdan önce ve sonra olma ihtimali vardır. Üstadımız, selâmdan önce olmasını, tercih ederdi. Neden böyle düşündüğünü sordum; "Herşeyin arkası kendisindendir; 'hayvanın arkası' sözünde olduğu gibi1' diye karşılık verdi. [695]
[690] Ibn Hibbân, Muhammed b. Hımyer -Muhammed b. Ziyad el-Elhânî -Ebû Ümâme senediyle rivayet etmektedir. Sened sahihtir. Münzirî, et-Terğîb'de (2/261) diyor ki: Hadisi Nesâî ve Taberânî, değişik senedlerle rivayet etmişlerdir. Bunlardan birisi sahihtir. Üstadımız Ebu'l-Hasen, "Buharî'nin şartına uygundur" diyor, îbn Hibbân, Kitâbu's-Saiât'ta rivayet etmiş ve sahih olduğunu söylemiştir. Taberânî, senedlerden birindeki rivayette "ve kim Kulhüvallahu ahad sûresini okursa" ilâvesini getiriyor. Bu ilâve ceyyiddir. Heysemî, Mecmau'z-Zevâid'de (10/102) diyor ki: Bu hadisi Taberânî, Kebîr ve Evsat'ta —biri ceyyid— değişik senedlerle rivayet etmiştir. Ebu Ümâme hadisini tbnü's-Sünnî (120) ve Muğîre b.Şu'be hadisini Ebu Nuaym (Hıiye, 3/121) hasen senedle.rivayet etmiştir.
[691] Heysemî, Mecmau'z-Zevâid, 2/148. Diyor ki: Hadisi Taberânî Kebîr'de rivayet etmiştir; isnadı hasendir.
[692] Ahmed, 4/211; Ebu Davud, 1523; Tirmiri, 2905; Nesâî, 3/68; İbn Hibbân, 2347; Hâkim, 1/253. Hâkim hadisi sahih saymış, Zehebî'de ona katılmıştır. Dedikleri gibidir.
[693] Heysemî, a.g.e., 10/102. Zayıftır.
[694] Ebu Davud, 1522; nesâî, 3/53. tsnâdı sahihtir, tbn Hibbân (2345) sahih oldugjınu söylemiştir.
[695] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 1/280-282.
Nesâî'nin esSünenü 'l-Kebîr'de Ebu Ümâme'den naklettiğine göre Allah Rasulü (s.a.): "Kim her farz namazın arkasında Âyet el-Kürsî'yi okursa ,onu cennete girmekten yalnızca ölmemesi alıkor."[690] buyurmuştur. Bu hadisi Muhammed b. Hımyer, tek başına, Muhammed b. Ziyad el-Elhânî aracılığıyla Ebu Ümâme'den nakletmiştir. Nesâî ise hadisi Hüseyn b. Bişr yoluyla Muhammed b. Himyer'den rivayet etmiştir. Bu hadisi kimileri sahih saymış ve demişlerdir ki: Hüseyn b. Bişr hakkında Nesâî: "Bir sakıncası yok", başka bir yerde de: "sika" demiştir. Her iki Muhammed ile de Buharı, Sahih'inde istidlal etmiştir; o halde hadis, onun onayım almıştır, diyorlar. Kimileri de: "Bu hadis uydurmadır" diyor. Ebul-Ferec İbnü'l-Cevzî bu hadisi el-Mevzuât adîı kitabına almış ve Muhammed b. Hımyer'e takılmış, Ebu Hatim er-Râzî'nin onun hakkında: "Onunla istidlal edilmez" ve Yakub b. Süfyân'ın: "Güçlü değil" sözlerini esas almıştır. Hafızlardan bazısı onun bu tutumuna karşı gelmiş ve Muhammed'i "sika" saymışlardır. Bunlardan biri diyor ki: O (Muhammed b. Hımyer) hadis uyduracak adam değildir. Sahih hadisleri toplayıp kitap haline getirenlerin en büyüğü —Buharı— onunla istidlal etmiştir. Hadis râvileri hakkında son derece sen sözlü biri olan Yahya b. Maîn bile onu sika saymıştır. Yine bu hadisi Taberânî, Mu'cem'inde Abdulah b. Hasan —babası— dedesi yoluyla şu şekilde rivayet eder: Allah Rasuîü (s.a.) buyurdu ki: "Kim farz namazın arkasında Âyet el-Kürsî'yi okursa, öteki namaza kadar Allah'ın koruması altında olur. [691]
Bu hadis, Ebû Ümâme, Ali b. Ebî Talib, Abdullah b.Ömer, Muğîre b.Şu'be, Câbir b.Abdullah ve Enes b. Mâlik'ten de rivayet edilmiştir. Bunların hepsi de zayıftır. Ancak farklı yollan ve ayrı ayrı kaynaklarıyla birlikte birbirine eklendiklerinde hadisin bir aslının bulunduğunu ve uydurma olmadığını gösterirler. Kulağıma geldiğine göre üstadımız Ebu'l-Abbas İbn Teymiye —Allah, ruhunu şad etsin— "Hiçbir namazın sonunda Âyet el-Kürsî okumayı terketmedim" demiş.
Müsned ve Sünen'de, Ukbe b. Âmir'in şöyle dediği rivayet edilir: "Allah Rasûlü (s.a.) her namazın arkasında Muavvizât (İhlâs, Felak ve Nâs sûrelerini) okumamı emretti."[692] Bu hadisi Ebu Hatim îbn Hibbân, Sahih'in-de; Hâkim ise Müstedrek\e rivayet etmiştir. Hâkim: "Müslim'in şartına göre sahihtir" diyor. Tirmizî'de hadisin metni "Muavvizeteyn-Felak ve Nâs sûrelerini okumamı emretti" şeklindedir.
Taberânî'nin Mu'cem'i ile Ebu Ya'lâ el-Mavsılî'nin Müsned'inde Ömer b. Nebhân'ın —bu râvî hakkında söz edilmiştir— Câbir'den rivayetine göre Hz. Peygamber (s.a.) şöyle buyurmuş: "İmanı olup da şu üç şeyi yapan kimse cennetin kapılarından dilediğinden girer, dilediği kadar huri ile evlendirilir: I- Katilini affeden, 2- Gizli borç ödeyen, 3- Her farz namazın arkasında da on kere Kul hüvallahu ahad sûresini okuyan." Bunun üzerine Hz. Ebu Bekir (r.a.): "Yahut bunlardan birisini yaparsa da mı, ey Allah'ın Rasûlü?" dedi. O da cevaben: "Evet, bunlardan birisi yaparsa da" buyurdu.[693]
Hz. Peygamber (s.a.), Muaz'a, her namazın arkasında: "Allah'ım! Seni zikredebilmem, Sana şükredebil-mem ve Sana iyi kulluk edebilmem için bana yardım et." diye dua etmesini tavsiye buyurdu.[694]
"Namazın arkası" sözünde, selâmdan önce ve sonra olma ihtimali vardır. Üstadımız, selâmdan önce olmasını, tercih ederdi. Neden böyle düşündüğünü sordum; "Herşeyin arkası kendisindendir; 'hayvanın arkası' sözünde olduğu gibi1' diye karşılık verdi. [695]
[690] Ibn Hibbân, Muhammed b. Hımyer -Muhammed b. Ziyad el-Elhânî -Ebû Ümâme senediyle rivayet etmektedir. Sened sahihtir. Münzirî, et-Terğîb'de (2/261) diyor ki: Hadisi Nesâî ve Taberânî, değişik senedlerle rivayet etmişlerdir. Bunlardan birisi sahihtir. Üstadımız Ebu'l-Hasen, "Buharî'nin şartına uygundur" diyor, îbn Hibbân, Kitâbu's-Saiât'ta rivayet etmiş ve sahih olduğunu söylemiştir. Taberânî, senedlerden birindeki rivayette "ve kim Kulhüvallahu ahad sûresini okursa" ilâvesini getiriyor. Bu ilâve ceyyiddir. Heysemî, Mecmau'z-Zevâid'de (10/102) diyor ki: Bu hadisi Taberânî, Kebîr ve Evsat'ta —biri ceyyid— değişik senedlerle rivayet etmiştir. Ebu Ümâme hadisini tbnü's-Sünnî (120) ve Muğîre b.Şu'be hadisini Ebu Nuaym (Hıiye, 3/121) hasen senedle.rivayet etmiştir.
[691] Heysemî, Mecmau'z-Zevâid, 2/148. Diyor ki: Hadisi Taberânî Kebîr'de rivayet etmiştir; isnadı hasendir.
[692] Ahmed, 4/211; Ebu Davud, 1523; Tirmiri, 2905; Nesâî, 3/68; İbn Hibbân, 2347; Hâkim, 1/253. Hâkim hadisi sahih saymış, Zehebî'de ona katılmıştır. Dedikleri gibidir.
[693] Heysemî, a.g.e., 10/102. Zayıftır.
[694] Ebu Davud, 1522; nesâî, 3/53. tsnâdı sahihtir, tbn Hibbân (2345) sahih oldugjınu söylemiştir.
[695] İbn Kayyim el-Cevziyye, Za’du’l-Mead, İklim Yayınları: 1/280-282.