hafiza aise
Fri 3 December 2010, 02:33 pm GMT +0200
5. Eşlerin Münasebeti Nasıl Olmalıdır?
Erkek, normal yoldan (çocuğun geldiği yerden) olmak kaydıyla istediği şekilde hanımiyla temas edebilir. Nitekim, "Kadınlarınız sizin tarlanızdır. Tarlanıza dilediğiniz şekilde gelebilirsiniz" (Bakara: 223) buyurulmuştur. "Dilediğiniz şekilde"; yani yüzüstü, sırtüstü, yan yatarak veya ayakta... (Hangi şekilde olursa olsun, ilişki normal yoldan olmalıdır. Aksi takdirde Livata fiili işlenmiş olur ki bu büyük günahlardandır. Nitekim Allah Teâlâ Lut kavmini bu cürmü işledikleri için helak etmiştir).
Bu hususta birçok hadîs varsa da, biz sadece iki ianesini nakletmekle yetineceğiz. Tevfik Allah'tandır. Çünkü herşey O'nun kudreti dahilindedir.
a) Hz. Cabir Şöyle Anlatmaktadır:
Yahudiler kişinin, haramıyla onu yüzüstü yatırarak temas etmesi haiinde -ki bu çocuğun geldiği yoldan olsa bile- doğacak çocuğun şaşı olacağına inanıyorlardı. Onların bu uydurmasın! reddetmek maksadıyla; "Kadınlarınız sizin tarlanızdır. Tarlanıza dilediğiniz şekilde gelebilirsiniz" (Bakara: 223) ayeti nazil oldu. O zaman Hz. Peygamber (s.a); "Normalyoldan olduktan sonra, dilediğiniz şekilde hanımınıza yaklaşabilirsiniz" buyurmuştur.[10]
b) İbn Abbas Şöyle Anlatmaktadır:
Ensar daha önce putperest idi. Yahudiler ise Kitap Ehli olduklarından kendilerini Ensar'dan (Evs ve Hazrec kabilesinden) daha bilgili görürlerdi. Nitekim bu nedenle Medineİiler de birçok işlerinde onlara uyarlardı. Yahudiler hanımlarıyla onları bir yana yatırarak münasebette bulunurlar ve kadının mahrem yeri örtülü olurdu. Nitekim Ensar da bunu onlardan öğrenmişti. Kureyşliler ise hanımlarını açık-saçık bir şekilde yatırır; sırtüstü, yüzüstü ve mümkün olan her şekilde temas ederlerdi. Muhacirler, Medine'ye geldiklerinde, muhacirlerden bir müslüman, Ensar'dan bir kadınla evlendi ve kendi âdetlerine uygun olarak münasebette bulunmak istedi. Ancak hanımı bu âdeti hoş görmeyerek itiraz etti ve ona; "Bizim âdetimiz yanüstüdür. Sen de ya böyle yaparsın ya da benden uzaklaşırsın'' dedi. Bu mesele, Hz. Peygamber'in (s.a) kulağına gidecek kadar büyüdü. İşte bunun üzerine, "Kadınlarınız sizin tarlanız-dır. Tarlanıza dilediğiniz şekilde gelebilirsiniz" (Bakara: 223) ayeti nazil oldu.[11]
[10] Buiıari, 8/154, Müslim, 4/156, Nesâî, tşret'u-Nisa/76, Bey-haki, 7/195, Vahidi sh: 53
[11] Ebu Davud, 1/377, Hâkim, 2/195, 279, Beyhakî, 7/195, Vahidi, Esbab'un-Nüzul Nasıruddin Elbani, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları: 15-18.
Erkek, normal yoldan (çocuğun geldiği yerden) olmak kaydıyla istediği şekilde hanımiyla temas edebilir. Nitekim, "Kadınlarınız sizin tarlanızdır. Tarlanıza dilediğiniz şekilde gelebilirsiniz" (Bakara: 223) buyurulmuştur. "Dilediğiniz şekilde"; yani yüzüstü, sırtüstü, yan yatarak veya ayakta... (Hangi şekilde olursa olsun, ilişki normal yoldan olmalıdır. Aksi takdirde Livata fiili işlenmiş olur ki bu büyük günahlardandır. Nitekim Allah Teâlâ Lut kavmini bu cürmü işledikleri için helak etmiştir).
Bu hususta birçok hadîs varsa da, biz sadece iki ianesini nakletmekle yetineceğiz. Tevfik Allah'tandır. Çünkü herşey O'nun kudreti dahilindedir.
a) Hz. Cabir Şöyle Anlatmaktadır:
Yahudiler kişinin, haramıyla onu yüzüstü yatırarak temas etmesi haiinde -ki bu çocuğun geldiği yoldan olsa bile- doğacak çocuğun şaşı olacağına inanıyorlardı. Onların bu uydurmasın! reddetmek maksadıyla; "Kadınlarınız sizin tarlanızdır. Tarlanıza dilediğiniz şekilde gelebilirsiniz" (Bakara: 223) ayeti nazil oldu. O zaman Hz. Peygamber (s.a); "Normalyoldan olduktan sonra, dilediğiniz şekilde hanımınıza yaklaşabilirsiniz" buyurmuştur.[10]
b) İbn Abbas Şöyle Anlatmaktadır:
Ensar daha önce putperest idi. Yahudiler ise Kitap Ehli olduklarından kendilerini Ensar'dan (Evs ve Hazrec kabilesinden) daha bilgili görürlerdi. Nitekim bu nedenle Medineİiler de birçok işlerinde onlara uyarlardı. Yahudiler hanımlarıyla onları bir yana yatırarak münasebette bulunurlar ve kadının mahrem yeri örtülü olurdu. Nitekim Ensar da bunu onlardan öğrenmişti. Kureyşliler ise hanımlarını açık-saçık bir şekilde yatırır; sırtüstü, yüzüstü ve mümkün olan her şekilde temas ederlerdi. Muhacirler, Medine'ye geldiklerinde, muhacirlerden bir müslüman, Ensar'dan bir kadınla evlendi ve kendi âdetlerine uygun olarak münasebette bulunmak istedi. Ancak hanımı bu âdeti hoş görmeyerek itiraz etti ve ona; "Bizim âdetimiz yanüstüdür. Sen de ya böyle yaparsın ya da benden uzaklaşırsın'' dedi. Bu mesele, Hz. Peygamber'in (s.a) kulağına gidecek kadar büyüdü. İşte bunun üzerine, "Kadınlarınız sizin tarlanız-dır. Tarlanıza dilediğiniz şekilde gelebilirsiniz" (Bakara: 223) ayeti nazil oldu.[11]
[10] Buiıari, 8/154, Müslim, 4/156, Nesâî, tşret'u-Nisa/76, Bey-haki, 7/195, Vahidi sh: 53
[11] Ebu Davud, 1/377, Hâkim, 2/195, 279, Beyhakî, 7/195, Vahidi, Esbab'un-Nüzul Nasıruddin Elbani, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları: 15-18.