hafiza aise
Tue 21 August 2012, 06:24 pm GMT +0200
GENÇLERE SORDUK EN BÜYÜK KORKUN NE?
Mayıs 2012 80.SAYI
Gülnar AKBULUT
En çok neden korkarsınız? Ölümden mi, sevdiklerinizi kaybetmekten mi, iyi bir meslek sahibi olamamaktan mı, hata yapmaktan mı, işinizi kaybetmekten mi veya sevdiklerinizin kalbini kırmaktan mı? Belki bu saydıklarımıza “Evet elbette bunlardan korkuyorum” diyorsunuz ve eklemeler yapıyorsunuz. Hepimizin çeşitli korkuları ve çekindiği konular var. Yüz yüze gelmekten kaçtığı durumlar, karşılaşmak istemediği insanlar var. Tüm bunların yanı sıra Allah’tan korkan kullar olarak O’na verecek olduğumuz hesabı, ahirette karşılaşacağımız halleri de düşünmeden edemiyoruz. Kimimiz de cesur insan imajını zedelememek için “korkmaktan” korkuyoruz. Yani insan olmanın doğasında olan “korkmak” fiilini bir türlü kendimize yakıştıramıyoruz ve “Ben hiçbir şeyden korkmam” diyoruz. Gerçi korkunun ecele faydası yoktur ancak kararında korkunun da yaşantımızı düzene soktuğu inkar edilemez bir gerçektir.
Neden mi? Sözgelimi kalp kırmaktan korkan kaba davranamaz, kanunlardan korkan hırsızlık yapmaz, annesinden korkan yaramazlık yapmaz, Allah’tan korkan kul hakkına girmez, Rabbi’ne hesap vermekten korkan O’na isyan etmez.
Siz nelerden korkuyorsunuz bilemiyoruz ama bu ay bizimle olan arkadaşlarımızın yine enteresan korkuları olduğunu söyleyebiliriz. O halde sözü fazla uzatmadan gençlere verelim.
AİLEMİ YÜZÜSTÜ BIRAKMAKTAN KORKUYORUM
Muhakkak ki hepimizin birçok korkusu vardır. Benim korkularımdan biri ailemi yüzüstü bırakmak. Beni bunca zaman büyütüp yetiştirdiler, evlatlarının ümmet-i Muhammed'e hayırlı olması için uğraştılar. İşte onların bu emeklerini karşılıksız bırakmak benim korkularımdan biri. / Hilal ÇETİNKAL,18
HESAP GÜNÜ NE YAPACAĞIMDAN…
Her canlı ölümü tadacak. Ve bu gerçekten de kaçış yok biliyorum. Hayatımı versem geçen ömrümün bir saniyesini bile geri alamayacağım. O yüzden ecel gelmeden yaşamın kıymetini bilmeli, her anımı değerlendirmeliyim. Allah'tan habersiz aldığım her nefesin hesabının sorulacağını bilmeliyim. Ölümden değil ama hayatı yanlış yaşamaktan, Allah’a hakkıyla kulluk yapamamaktan korkuyorum. En ufak bir kayıptan bile etkilenen zayıf yapımın hesap günü zorlanmasından korkuyorum. / Özge MICIK, 20
KENDİNİ BİLMEMEK EN BÜYÜK KORKUM
Benim en büyük korkum hata yaptığını bilmemek ve bilmediği için de hatasında ısrar etmek. Bu işlenen bir günah da olabilir, yapılan yanlış bir davranış da olabilir. O nedenle sürekli kendimi sorgularım. Yaptığım davranışları sorgularım. “Ben bunu şu niyetle yaptım ama karşı taraf beni doğru anladı mı? Haklı olduğumu düşünüyorum ama kendimle ilgili es geçtiğim yerler var mı?” diye... Bir de kalp kırmaktan çok korkarım. Sanırım fazla gelişkin bir merhametim var. İnsanların acı çekmesine dayanamıyorum. Hele benim yüzümden üzülmelerini hiç ama hiç istemem. / Deniz GÜZEL, 19
HAK AŞIĞI OLAMAMAK KORKUTUR BENİ
Hak yolunun aşığı olamamak… Her beşeri mahlukatın tek amacı olmalıdır: Hak aşığı olmak, hak yoluna baş koymak… Dünyevi lezzetlere kapılıp nefsine yenilmekten, Hak aşkına bu yüzden nail olamamaktan daha vahim ne olabilir ki? Karanlık, kasvetli, dünya aşkına bulanmış kalbe sahip bir kul, kör gözlerle hak yolunu nasıl bulabilir ki? Bu yüzden hep korkacağım Hak yolunun aşığı olamamaktan. Lakin Yaradan’ın affına sığınmaktan başka elimden ne gelir ki? Rabbim affetsin. Korkularına yenik düşenlerden eylemesin bizi. Aşkını koysun kalbimize. Aşkın ne demek olduğunu bildirsin. Aşığı olamasak da Hak aşıklarıyla birlikte olmayı nasip etsin yaradan. / Mahmud Şamil ÇELİK, 20
AİLEMİZİN BİZDEN BEKLEDİĞİNİ YAPAMAMAK EN BÜYÜK KORKUM
Bu korkunç sorunuzun cevabı tahminimce yaşıtım her gencin ortak karabasanıdır: “Ya hayallerimdeki mesleğe ulaşamazsam!..” Bu soru ne zaman aklımı kurcalasa zihnime kazıdığım tüm planlar korkuya kapılıp kaçışıyor. Ya hayalimizdeki işi alamazsak, eşimiz ve çocuklarımızla güzel bir hayat kuramazsak, ya ailemizin düşlerini süsleyen evlat profiliyle uyuşamazsak?!
Ebeveynlerimiz çocukluğumuzun ninnilerinin kıyısına köşesine “Benim oğlum büyüsün de savcı olsun, kızım öğretmen olsun ya da oğlum asker, kızım doktor olsun, annesini gururlandırsın" gibi cümleleri sıkıştırmadan edemezlerdi. Haliyle biz de bu mesleklerin sadece bize ait olduğu hayal şehirlerinde büyüdük. Ne var ki büyüdük de gördük ki o tatlı ninnilerle uyumaya benzemiyormuş büyümek. Attığımız adımların, yaptığımız seçimlerin ve gittiğimiz tüm yolların; bizi bu büyümüşlüğün ellerine bıraktığını görmemek elde değil. Hep düşünürüm; o takım elbiselerden birini giyemezsem, bir bayram sabahı babamın ellerini öpmeye hayalindeki evlat olarak gidemezsem… İşte sorunuza ruhsal çöküntüyle gelen korkular. Gelecek kaygısı elimizi ayağımızı birbirine dolaştırırken yaşadığımız anın da kıymetini bilemiyoruz. İnternette okuduğum bir sözü söylemeden edemeyeceğim: “Dün tarih oldu, yarın bir muamma; bugünse sana bir hediyedir.” Bu karamsarlığa rağmen bu söz beni korkularımdan sıyırıp ümitvar etmeye yetiyor… Şimdi yaşadığım zamanı değerlendirme vakti… / Abdüssamet UÇARLI, 22
HAK İÇİN HALKA HİZMET EDEMEMEK
Hadimü-l müslimin olamamak... Ümmeti Muhammed’e, vatanıma, aileme ve tüm sevdiklerime yararlı bir insan olamadan bu dünyadan ayrılmak... Büyüklerimizin bile hadimü-l müslimin sıfatı taşıdığı bir alemde alelade bir hayat sürüp “Hak için halka hizmet” edememek benim en büyük korkum. Müslümanım diyen her insan, insanlık için, bu alemin kurtuluşu için çabalamalı gayret göstermelidir. Görüyoruz ki bizim şanlı tarihimizde bu her zaman böyle olmuştur. Her gelen devir kendinden sonraki edvar için çalışmış, onların refahı ve kurtuluşu için hizmet etmiştir. Osmanlılarda bir söz vardır; “Oğul atayı geçmezse o devlet çöker…” Nitekim tarih boyunca böyle de olmuştur. Bu söz her Müslüman için düstur olmalıdır.
Müslümanım diyen bir kişi yatağında ölmekten imtina etmeli, kendini Allah yolunda hizmete adayıp bu uğurda tüm ömrünü harcamalıdır. Yoksa mahşer gününde Allah’ın karşısında hesaba çekilirken “Benim için dünyada ne yaptın, ömrünü nerede harcadın?” sorusuna nasıl cevap verebiliriz? Yüce Allah (c.c) Efendimiz’e, büyüklerimize, tüm Müslümanlara, vatanımıza, ailemize ve tüm sevdiklerimize hizmetkar olarak bir ömür geçirmeyi hepimize nasip etsin… / Fethullah KAYA, 21