Eslemnur
Sun 7 November 2010, 06:36 pm GMT +0200
4. Eğitim-Öğretimde Ceza Türleri
Eğitim-öğretimin ceza ile ilişkili olduğu bilinen bir gerçektir. Çünkü ceza da eğitim-öğretimde disiplini sağlama vasıtalarından biri olarak görülmekte ve bu özelliği ile eğitimin işlerliği açısından da ayrıca önem kazanmaktadır.
Mükâfatın olduğu gibi cezanın da birtakım türleri vardır. Bunlar pedagoji literatüründe genellikle manevî ve maddî ceza olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Ancak bu iki tür cezanın da birtakım alt bölümleri vardır. İşte bu alt bölümler gerek ilgili literatür, gerek Orta Öğretim Disiplin Yönetmeliği ve gerekse anketlere verilen açık uçlu cevapların sonuçlarından oluşturulmuştur. Bu ifadelerden sonra eğitim-öğretimde başvurulan ceza türlerinden bahsedebiliriz.
a. Manevî Ceza (Moral Punishment)
Kişinin işlediği suçun karşılığı olarak onu utandırmak, soğuk karşılamak [40] şeklinde tanımlanabilecek manevî cezadan amaç, çocukların ve gençlerin uygun olmayan temayül ve davranışlarını iyi yöne kanalize etmek, onların düşünce ve manevî yapıları üzerinde olumlu etki yapacak şekilde tavır ortaya koymaktır.[41] Aşağıda manevî ceza başlığı altında incelenebilecek ceza türleri, hafif olan şeklinden ağır olana doğru ele alınacaktır.
1- Sevgi ve ilgiyi Azaltmak
İstenmeyen davranışlarda bulunan kişiye karşı ilgisiz davranarak memnuniyetsizliğini ifade etmek şeklinde tanımlayabileceğimiz sevgi ve ilgiyi azaltmak olayı, manevî cezanın en hafif şekli olup, yerine göre birçok nasihatten daha çok etkili olabilmektedir. Özellikle anne babasının veya öğretmeninin sevgisini ve ilgisini kaybetmek istemeyen çocukları bu ceza ile eğitmek mümkündür. Özellikle hassas, konuşmayı ve çevresindekileri seven çocuk veya öğrencilerin bu ceza türünden ders almalarının mümkün olacağı ifade edilmektedir. [42] Kuran-ı Kerim ve Hz. Peygamberin sünnetinde de rastlanan [43] bu ceza türüne çoğunlukla hem ailelerde hem de okullarda başvurulduğu ve büyük oranda başarılı sonuçlar alındığı araştırmamızda da ortaya çıkmış olup, bu konuya ileriki bölümlerde genişçe değinilecektir.
2- Tenkit, Uyarı ve Kınama
Manevî ceza türlerinden olan tenkit, "kişinin zayıf ve yanlış taraflarını sayarak eleştirmektir."[44] Ailede ebeveyn tarafından çocuğa; okulda ise öğretmen tarafından öğrenciye uygulanan bu ceza türünde amaç kişiye bazı olumlu ve olumsuz davranışları örnek gösterilerek eksiklerinin bildirilmesidir.
Uyarı ise, Disiplin Yönetmeliği gereğince suçlu öğrenciye verilen cezalardan biridir.[45] Ailede anne baba tarafından, çocuğun yaptığı davranışlardan dolayı ikaz edilmesi, okulda ise, öğrencinin davranışlarında kusurlu olduğuna sözle veya yazı ile dikkatinin çekilmesidir. [46]
Kınama'ya gelince: Öğrenciye cezayı gerektiren davranışta bulunduğunun ve tekrarından kaçınmasının kesin bir dille yazılı olarak bildirilmesi ve bu durumun kötü görüldüğünün açıklanmasıdır. [47]
Yukarıdaki cezalardan tenkit ve uyarıya ailedeki eğitimde sık sık başvurulduğu, kınama cezasına ise hemen hiç yer verilmediği söylenebilir. Okullarda ise bu üç tür cezaya da yer verilmekte, ayrıca bunlara bir de "mahrumiyet cezası" eklenmektedir.[48]
3- Azarlama ve Hakaret
Manevî cezaların en ağırı sayılabilecek azarlama ve hakaret için şu tanımlar yapılmaktadır:
Azarlama; anne babanın, çocuğu; öğretmenin ise öğrenciyi tok sözlü ve sert bir şekilde uyarması, kızması veya çıkışmasıdır. Amaç, çocuğu biraz düşündürmek ve biraz da korkutmaktır. [49]
Hakaret ise onur kırma, onura dokunma, küçültücü söz söyleme ya da kişiyi aşağılık ve değersiz gösterecek biçimde davranmaktır. [50]
Gerek azarlama, gerekse hakaretin hem ailede hem de okulda, anne babalar ve öğretmenler tarafından uygulandığı görülmektedir. Gerçekte kişinin ruh dünyasını önemli ölçüde etkileyen bu cezalar, Ortaöğretim Disiplin Yönetmeliğinde, bir disiplin cezası olarak yer almamaktadır.[51] Anket verileri yorumlanırken bu konuya yeniden değinilecektir.
b. Maddî Ceza (Physicial Punishment)
Bu ceza türünde cezanın çocuk veya öğrenci üzerinde bedenî ve ruhî olarak etkisi hissedilmektedir. Genel olarak, pedagoji literatürü ve anket verilerinden elde edilen sonuçlara göre bu tür cezalar iki ayrı bölümde ele alınabilir. Bunlar "arzu ve istekleri yerine getirmemek" ve "dayak" cezalarıdır. Çocuk ve öğrenci üzerindeki etkilerini bundan sonraki bölümlere bırakarak, bu ceza türleri hakkında bazı tanımlayıcı bilgiler verilecektir.
1- Arzu ve İstekleri Yerine Getirmemek
Çocuk veya öğrencinin birtakım tabiî ve makul arzularını cezalandırmak maksadıyla anne babanın veya öğretmenin,yerine getirmeyip reddetmesidir.Bir başka ifadeyle,kişinin harçlığının kesilmesi,tatilinin engellenmesi, dışarı çıkması isteğine izin verilmemesi veya herhangi bir mekana bağlı tutularak arkadaşlarıyla görüşmesi arzusuna müsade edilmemesidir. Tipik örneklerini sıraladığımız bu ceza türünde çocuk veya öğrenci birtakım arzu ve isteklerinden menedilmekte ve o da bu cezayı hem ruhen hem de bedenen yaşamaktadır.
2- Dayak
"Bir insanı dövmek"[52] şeklinde tanımlanan dayak cezası, ceza türlerinin en ağır şeklidir. Direkt olarak kişinin bedenini ve organlarını hedef alan bu ceza türü, aynı zamanda onun ruhî yapısı üzerinde de oldukça etkili olmaktadır. İnsanlık tarihi kadar eski olan bu ceza türüne tarihte çeşitli zamanlarda ve değişik milletlerde başvurulduğu görülmektedir.[53] Ailede ebeveyn, okulda öğretmen tarafından sıklıkla başvurulan bu ceza türünün Disiplin Yönetmeliğinde yer almadığı da belirtilmelidir