hafiza aise
Thu 24 May 2012, 03:06 pm GMT +0200
EDİTÖRÜN NOTU
Ali AYÇİL • 44. Sayı / EDİTÖRÜN NOTUMerhaba
Hiç kuşkusuz geçtiğimiz ayın en önemli hâdisesi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, bir maç vesilesiyle Ermenistan’a yapmış olduğu ziyaretti. Türk dış politikasının en riskli konu başlıklarından birinin Ermeni iddiaları olduğu biliniyor. Özellikle diaspora Ermenilerinin Avrupa, Amerika ve dünyanın diğer bölgelerinde ülkemiz aleyhine yürüttükleri kampanyalar hepinizin malumu. Bu koşullar altında, Gül’ün ziyaretinin ciddi bir tartışma ortamı oluşturmasını doğal karşılamak lazım. ?unu kabul etmemiz gerekiyor ki, tarih belli bir noktada durmuyor; sürekli olarak değişiyor. Statik bir politika güderek ona direnmenin imkânı yok. Her devlet değişen dünya koşullarında, alışıldık politik manevralarını gözden geçirmek zorunda. Cumhurbaşkanı’nın ziyaretini de bu zaviyeden değerlendirmekte yarar var.
Bu ayki dosya konumuzu, tarihin eski ticaret yollarlından biri ve en kapsamlısı olan Büyük İpek Yolu’na ayırdık. İpek Yolu’nu dosya konusu olarak seçmemizin sebebi, yakın geçmişte Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasında imzalanan ve bu üç ülke arasında demiryolu bağlantısını içeren anlaşmaydı. Bu anlaşma, heyecan verici bir hayalin ilk adımı olarak takdim edildi: Pekin’den Londra’ya bir Demir İpek Yolu bağlantısı. Eğer bu hayal gerçekleşirse, Çin’den Avrupa’ya kadar uzanan bir demir yolu hattıyla, İpek Yolu bir anlamda yeniden canlandırılmış olacak. Dosyamızda hem bu demiryolu projesi hem de İpek Yolu’nun tarihi üzerine yazılar bulacaksınız. Ayın söyleşisini de, yine dosya bağlamında, İslam Ansiklopedisinin “İpek Yolu” maddesini hazırlayan Nebi Bozkurt’la yaptık.
Mostar Dergisi’nin Ekim sayısında da dolu ve iç açıcı bir içerik bulacaksınız. Biliyorsunuz her ay Haberdar bölümümüzde, hem gözden kaçabilecek önemli olayları vermeye çalışıyoruz, hem de bazı hadiseleri kendi gözümüzden bir kez daha hatırlatma yoluna gidiyoruz. Biz dergiyi hazırladığımızda, kimi hadiselerin yerini başka hadiselere bıraktığının farkındayız. Yine de günlerin karmaşasında gözden kaçabiliyor bazı haberler. Bu açıdan, Haberdar’ın yararlı bir işlevi olduğunu düşünüyoruz. Bu sayımızda da Rasim Özdenören’in, Ahmet İnam’ın, Naci Bostancı’nın, Mustafa ?entop’un kendi üsluplarında kaleme aldıkları makaleleri okuyacaksınız. Dergimizde sıkça yazmaya başlayan Önder Kaya’nın, rahat ve ilgi uyandırıcı tarih yazılarının da sayfalarımızı zenginleştirdiğini vurgulamak istiyorum. Sinema yazılarımızı yazan arkadaşımız Elif Tunca, Saraybosna Film Festivali’nin konuğuydu. Bosna’dan güzel izlenimler ve bir söyleşiyle döndü Tunca; sayfalarımız arasında “Kar” filminin yönetmeni Aida Begiç’le yapılmış bir söyleşi olacak. Elbette dergimiz saydığımız başlıklarla sınırlı değil. Sayfalar sizi bekliyor…
Kasım sayımızda görüşmek dileğiyle;
Hoşçakalın…