Rüveyha
Mon 3 November 2014, 04:42 pm GMT +0200
Bu Sorum Mayalılara: N’ oldi?
Serhat Albamya | Ocak 2013 | TENCERE
Bildiğiniz gibi son zamanlarda ‘Maya Takvimi’ meselesi gündemi meşgul etmekte. Diyorlar ki takvime göre 2012’nin son günlerinde, hatta daha net bir şekilde Aralık ayının 21. gününde (Yani Tencere’yi yazdığım şu günlerde) kıyamet kopacak! Bunu neye dayanarak söylüyorlar diye soracak olursanız, Maya Takvimi o günde son buluyormuş.. Yani bir nevi zamanın sonu… Benim de bu konuda bir iki teorim var:
Bana kalırsa Maya takviminin son bulma meselesi, takvimi hazırlayanların takvime içerik bulamamaları ile alakalı. Yani adamlar 2012’ye kadar özlü sözler, yemek tarifleri, kedi ve cami resimleri, doğacak bebeye isim meselelerini bir şekilde uydurabilmiş, fakat bir yerden sonra içerik sıkıntısı sebebi ile takvimi tadında bırakarak bitirmiş.
Bir diğer teorim ise şu: Mayalılar müslüman olmuştu! Evet, yanlış duymadınız… Bu adamlar senelerce uğraşıyor, takvimi yapıyor, bir yerden sonra bir şeyler zuhur ediyor ve Maya kavmi müslüman oluyor!
Sonra takvim ekibine ‘çat’ diye revizyon talimatı geliyor: ‘Hacılar, bu takvimi iyi hoş yapmışsınız da buna namaz vakitlerini de ekleyin!..’ Bu teorimin gerçek olduğunu ancak namaz vakitli Maya Takvimi bulununca anlayacağız. Arayışlar sürüyor, fakat bu zamana kadar bulunan tek şey ‘Masa Takvimi’.
Son teorim ise şudur: Bu mayalılar geleceğe dair kehanette bulunurken belli ki Semerkand takviminin çıkacağını, her evde, her bakkalda, her dükkanda bulunacağını anladılar. Baktılar ki daha iyisini yapamayacaklar, takvim işini olduğu gibi bıraktılar. Bu teori bana sanki daha mantıklı geliyor!
Bu teorileri bilmeyen, anlamayan birtakım kişiler de 21’inde kıyamet kopacak diye hazırlık yapıyor. Ben ve benim gibi düşünen birçok insan ise yukarıda anlattığım teorilerin gerçek olma ihtimalinden dolayı Mayaların kehanetinin tutmayacağını düşünüyoruz. Eğer Ocak ayı gelmişse ve bu yazıyı okuyorsanız bu da haklı olduğumu gösterir. Fakat birçok insan bizimle aynı fikirde değil gibi. Çünkü ne zaman haber sitelerine baksam bir kıyamet provası, bir hazırlık, bir kurtulma çabası görmekteyim…
Kehanete inanan bazı insanlar durumu abartıp malı mülkü satmış, resmen son günlerin hazırlığına girmişler. Ben bunun sebebini anlayamadım. Malı mülkü sattıysan niye sattın? Paraya çevirmek için mi? Paraya çevirmek içinse kıyamet günü bu para ne işine yarayacak?
Sığınak inşa edenler de var. Yahu kıyamet günü her yerin yerle bir olacağını, dünyanın sonunun geleceğini hiç mi okumadınız, hiç mi duymadınız? Sığınak sizing neyinize? Neyi düşünerek bu noktaya geldiniz, anlam veremiyorum. Sanki her yer yerle bir olunca sığınak sağlam kalacak!.. Ben yaptım olacak diyorsanız onu bilmem. Bir de gemi yapanlar var. Sanki tufandan kurtulacak…
Neyse efendim, bu insanların işlerine akıl sır ermez. Kimisi Maya takvimini rehber olarak görür, kimisi ufolardan medet umar. Allah kimseyi şaşırtmasın, rehbersiz bırakmasın…
Mahalleden Haberler
Mahalle camimize yeni atanan, simetri takıntısı olan imam cami cemaatine zor anlar yaşatıyor. Safları tutmadan önce herkesin aynı çizgide olup olmadığını kontrol eden ve ardından cemaati boy sırasına gore düzenlemeye çalışan çiçeği burnunda imam, ilk günlerde cemaate sıkıntılı anlar yaşatsa da zamanla herkesi bu duruma alıştırdı. Tek sorun dışarıdan gelen insanlara durumu açıklamak…
* * *
Son günlerde mahallemiz köşe başlarında yaşanan değişiklik herkesin dikkatini çekiyor. Kendilerini ‘mahalle delikanlıları’ olarak adlandıran bir grup genç, birkaç gün ortadan kaybolup bambaşka şekilde geri döndü!
Daha önceleri mahalledeki kızları koruma, birkaç kez art arda mahalleden geçenleri sopalama, lisedeki kardeşlerinin kavgalarına gitme gibi misyonları olan gençler, şimdilerde enerjilerini ezan okunur okunmaz camiye koşmak için harcıyorlar. Akşamları da eski yerlerinde göremediğimiz mahalle delikanlılarını muhtara sorduğumuzda bıyık altından gülerek şu cevabı verdi.
– Onları bir kafileye kattım hayatları değişti!
* * *
Mahallemizin minik sakinleri kışa hazır! Kış gelince kediyi, kuşu, köpeği de unutmayan mahalleli, gerek su bidonundan gerek karton kutudan ufak tefek yuvalar yaparak müsait yerlere yerleştiriyor. Mahallemiz adeta diğer mahallelere örnek oluyor. Pencerenin önüne ekmek koyarak, karton kutuyu muşambayla ıslanmayacak şeklilde kaplayıp basitçe bir yuva yaparak bu harekete siz de katılmak istemez misiniz?