- Biz ayrı dünyaların insanıyız

Adsense kodları


Biz ayrı dünyaların insanıyız

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
hafiza aise
Tue 21 August 2012, 06:26 pm GMT +0200
BİZ AYRI DÜNYALARIN İNSANIYIZ

Mayıs 2012 80.SAYI

Ayzıt ATMACA


Evlilikte kültür farklılığı başta kolay aşılabilir gibi görünse de aslında kişilerin yediği yemeklerden giyindikleri giysilere, kullandıkları sözcüklere kadar her şeyi etkilediğinden hiç tahmin edilmeyecek yerlerde eşlerin karşısına sorun olarak çıkabiliyor. Farklı kültürlerde yetişen çiftler gördükleri aynı olaylara farklı tepkiler verebiliyor. Mesela biri yaşanılan olayı olağan bulurken diğeri çok garipseyebilir, birine komik gelen diğerini sinirlendirebilir. Böylesi durumlarda eşlerin karşısındakini onun gerçekliği içinde, yetiştiği şartları göz önünde bulundurarak değerlendirmesi ve kendisine garip gelen davranış ve tutumları uygun bir dille ifade etmesi ortak noktayı bulmak adına hayli önemli bir adım. Aksi halde detaylarda yaşanan fikir ayrılıkları büyüyerek evliliği tehdit edecek düzeye erişebiliyor. Bu nedenle evlenmeye karar vermiş, farklı kültürlerden gelen gençlerin eş adaylarıyla aralarındaki kültür farkını akıllarından çıkarmadan hareket etmeleri gerekiyor.

GENÇLERDEN ÇOK AİLELER ÖNEMSİYOR

Gençler arasında ilk etapta kültür farkının çok fazla öne çıkmadığını, çünkü karşımızdaki kişinin özelliklerini zaman içinde, tanıdıkça ve bilgi aldıkça öğrendiğimizi belirten İletişim Uzmanı Fatma Taş’a göre “Eş adayları birbirlerinin çocukluktan bugüne kadar gelen süreçte yaşam şekillerini ve beklentilerini konuşarak fark ediyorlar. Gençler arasında bazen bu durumlar sorun olmazken bazen sorun olabiliyor. Ama sorun olduğunda da gençler çabuk çözüm üretip olayları tolere edebiliyorlar. Aileler ise bu konuda daha tutucu. Geleneksel yapıdan kaynaklanan alışkanlıklarını aynı şekilde gençlerden de bekliyorlar. Kızlarının/oğullarının evleneceği kişinin kökenini onlardan çok önemseyen aileler radikal kararlar alarak çocuklarının kendi kültürlerine uygun birini bulmalarını bile isteyebiliyorlar. Gençler direnç gösterip istediği kişiyle evlendiğinde ise aile içinde büyük problemler yaşanabiliyor. Bu da haliyle yeni kurulan yuvayı mutsuz ediyor.”

GENÇLER GÜÇLÜ, AİLELER ANLAYIŞLI OLMALI

Evliliklerde en önemli şeylerden biri gençlerin birbirlerini kabul etmiş olmasıdır. Büyüyüp bir yuva kurmaya karar vermiş gençler ailelerinden bu konuda destek ve anlayış beklerler. Anlayış göremedikleri zaman hayal kırıklığı yaşayabilirler. Böylesi durumlarda gençlerin güçlü olması gerekiyor. Ailelerin ise anlayışlı olması ve kültür farkına değil, temel dini ve insani değerlere önem vermesi gerekiyor. Çocuğunun evleneceği kişinin memleketi yahut ırkı yerine iyi huylu, ahlaklı, sorumluluk sahibi, anlayışlı, merhametli biri olup olmadığını sorgulaması gerekiyor. Zira kültürel normlardaki farklılıklar istenirse pekala idare edilebilir. Gençlerin hoşgörülü davranmaları, kişiliklerini olduğu gibi kabul etmeleri, empati yapabilmeleri, aralarında güçlü bir iletişim kurabilmeleri en önemlisi birbirlerini sevmesi ve her şeye rağmen birbirlerine sahip çıkmayı başarabilmeleri tüm farklılıklara rağmen bir yuvayı mutlu biçimde devam ettirmelerine yeter.

KARŞINIZDAKİNİ OLDUĞU GİBİ KABUL EDİN

Farklı kültürden evliliklerde “karşısındakini değiştirme düşüncesi” en çok yapılan yanlışlardandır. Çünkü tek taraflı bir biçimde karşımızdakinin değişmesini istemek, bize göre şekil almasını beklemek neredeyse olanaksızdır. Sonuçta bizim kendimize göre doğrularımız varsa, onun da doğruları vardır. Bunun yerine eşimizi olduğu gibi kabul edip “O böyle ve ben onu böyle kabullenmeliyim” demek en doğrusudur. Yahut da bizi çok rahatsız eden durumlarda uygun bir dille daha hassas davranmasını istemek çözüm odaklı bir yaklaşım olur.

Ayrıca kültür farkından kaynaklanan tüm problemler bir anda çözülmeye çalışılmamalı. Bunu bir anda halletmeye çalışmak eşleri yorabilir. Bu yüzden çiftler birbirlerine zaman tanımalı. Kaldı ki eşler aynı kültürden bile olsalar ancak zamanla birbirlerini daha iyi tanıyarak daha uygun davranışlarda bulunabilirler.

Son olarak unutulmamalı ki her farklılık illa kaosa neden olacak diye bir kural yok. “Kültür çatışmasını kültür uyumuna” çevirebildikten sonra o farklılıkların hayatımızı nasıl renklendirdiklerini görmek çok da zor olamayacaktır

HALACAHAN
Thu 23 February 2017, 11:47 pm GMT +0200
Allah razi olaun yeni evli biri olarak paylasimlarinizi çok begendim