- Bidatı Âdiyye

Adsense kodları


Bidatı Âdiyye

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
saniyenur
Wed 28 December 2011, 10:42 pm GMT +0200
C- Bid'at-ı Âdiyye ve Bid'at-ı Taabbudiyye(Âdetler ve İbâdetler Cihetinden Bid'atlar)


-Bid'atın geniş manâlı tarifi dikkate alınarak yapılan bu taksimi açıklamadan önce umuru âdiyye ve umuru taabbudiyye tabirleri üzerinde durmak istiyoruz. 

-Umûr-u âdiyye (=âdetlerle ilgili işler)'den maksad, dünyevî kazançlar elde etmeye vesile olan muamelât, tasarrufât gibi insanlar arasında ceryan eden şeylerdir. İnsanlar arasındaki dünya ile ilgili bu işlerin işlenip yapılmasıyla, Cenâb-ı Hak'ka kurbiyet (yaklaşma) kasdedilmez.[416] Fakat her ne kadar bir gaye ve maksad olmasa da, yine de işlenen bu tür fiillerin ibâdetlerle doğrudan değil, dolaylı olarak bir irtibatı vardır. Artık böyle bir durumda kişinin, o konudaki niyetine bakılır. Çünkü biliyoruz ki "ibadetle âdeti birbirinden ayıran temel nokta niyettir."[417] Ancak buradaki taksim daha çok zahirî durum itibariyledir.

Din, mükellefe tasarruf hürriyetini, şerî delillerden alınmış makâsıda ve dinin umûmî prensiplerine uygun ol­mak, esası üzerine tanımıştır. Yani bu tür işleri insanın nef­sine veya diğer insanlara zarar vermemek ve haddi aşmamak şartıyla insana bırakmıştır. Daha açık bir ifade ile, kendisine mubah kılınan şeylerin câizlik dairesinden çıkmadığı, yasak dairesine girmediği sürece insana bırakılmıştır. İnsanın, bu tür işleri değiştirme ve istediğini yapma (=ibtidâ'), maslahata zarar vermeyip makâsıd-ı şerîa'nın dışına çıkmadığı sürece hakkı vardır. Makâsıd-ı Şeria ise:

1- Zarüriyyâtı muhafaza, yani, insan hayatının gerçek­leşmesi ve varlığının devamı için lüzumlu olan şeyler. Bu da genellikle şöyle ifade edilir: Dini korumak, nefsi korumak, malı korumak, aklı korumak ve ırzı korumak.

2- Haciyyat-ı muhafaza, yani, mükellefler üzerinde dînî sorumluluğu kolaylaştırmak meşakkat ve zorluğu kaldırmak için lüzumlu olan şeylerdir. Seferde oruç tutmamanın mübahlıgı, hayızh bir kadından farz namazların düşmesi gibi.

3- Tahsiniyyatı korumak, yani, fıtrî ve tabiî güzellikleri gerçekleştirmek için gerekli olan şeylerdir. Ahlak güzelliği, fizikî güzellik gibi, kemâlin ve cemâlin oluşması için gerekli şeyler. Taharet hükümlerine, setrül-avret hükümlerine ri­âyet gibi.

Bütün bunlar, durumu ve önemine binaen, dinde mertebelendirilmiştir. Hâciyyât yahut tahsîniyyâtı elde etmek için zarûriyyatın ihlâli caiz değildir.[418]

Taabbudî işlere gelince, bizzat Allah'a takarrub için vazolunan şeyler hakkında mutlak olarak kullanılır. Namaz, oruç, hac, zikir vb.

İşte gerek umûr-u âdiyye gerekse umûr-u taabbudiyeden insana çizilen sınırın dışına çıkılması halinde -ki bu sınırın neler olduğu Kur'an ve sünnette açıklanmıştır- o ko­nuda, geniş manâlı tarife göre bid'at işlenmiş olur. Bu işlenen bid'atın da durumuna göre, hasene veya seyyie olarak deği­şir.[419]


[416] Atıyye, el-Bid'a, s.257-258

[417] İbn Receb, el-Hanbelî, Câmiu'1-Ulûm ve'1-Hikem, s.85

[418] Atıyye, a.g.e., s.263-264.

[419] Ali Çelik, Kavram ve Mahiyet Olarak Sünnet ve Bid’at, Beyan Yayınları, İstanbul, 1997: 143-145.