- Bidat

Adsense kodları


Bidat

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
neslinur
Mon 5 July 2010, 03:01 pm GMT +0200
BİD'AT
1. Soru:

--Bid'atleri hasene ve seyyie diye ikiye ayırmak doğru mudur?


--Evet, bazı kitaplarda, bazı büyüklerimiz böyle ayırım yapmışlar. Peygamber Efendimiz'in zamanında olmayan bazı şeyler var ki, dinin icabı olarak düşünülmüş, alimlerimiz karar vermiş, yapmıştır. Evet bid'at gibi bir şey, yeniden çıkmış bir şey ama, o dinin gereği olarak yapıldığı için hasene olarak adlandırılmıştır. Böyle bir taksim kitaplarda vardır. Aslında ona bid'at denilmese, istihsan filân gibi başka isim verilse daha iyi olur.


2. Soru:

--Cuma günü cumadan önce avlanmak, yaş kesmek hakkında çeşitli şeyler söyleniyor; ne dersiniz?


--Cuma günü, cuma namazını tehlikeye düşürmedikten sonra, av yasağı diye bir şey yoktur. Yaş kesmek hakkında da bir şey yoktur. Bunlar hacda yasaklanan şeylerdir. Bazıları "Cuma fukaranın haccıdır." filân diye bunları sıralıyorlar. Aslı yoktur.


3. Soru:

--Hıdrellez günü çamaşır yıkanmaz diyorlar; ne dersiniz?


--Ben böyle bir yasak bilmiyorum, duymadım. Gerekirse yıkanır.


4. Soru:

--Her namazdan sonra musafahayı adet haline getirmek doğru mu, bid'at mi?..


--Her namazın arkasından bir mecburiyet gibi, sıraya dizil, halka ol, salevat getir; böyle bir mecburiyet yoktur. Mecburiyet olmadığına göre, onu böyle dinî bir asılmış, esasmış gibi her zaman yapmamak icab ediyor. Yâni, arada yapmamak lâzım!..

Ama, yeri geldiği zaman, meselâ uzaktan bir kardeş gelmiş; onun elini sıkarsın, musafaha yaparsın, olur.

Her zaman yapmamak uygun... Her zaman yapmayı mecburiyet sanmak, doğru olmaz.


5. Soru:

--Namazlardan sonra topluca çekilen tesbih bid'at mi?..


--Hayır, bid'at değildir, sünnettir. Peygamber SAS Efendimiz'in tavsiyesidir.


6. Soru:

--Camide mikrofon kullanılması bid'at midir?


--Bid'at değildir, zarûrettir. Cemaat çok, ses duyulmuyor. Namazın daha güzel kılınması için zarûrettir. Onun mahzuru yoktur.


7. Soru:

--Bir kişinin kısmeti bağlanırsa, gidip bir hocaya açtırmak olur mu?..


--Olmaz öyle şey!.. Çünkü, kısmetleri Allah tayin ediyor. Kısmetin bağlanması da, Allahın bir takdirinin neticesidir. Onun bunun bunu bağlamaya gücü yetmiz. Allah bir kimseye bir rızık nasib etti mi, kimse engelleyemez; bir rızıktan nasibini kesti mi de, kimse onu ona ulaştıramaz. Onun için, bu yanlış bir düşüncedir. Allah'tan istesin. Allah hayırlı bir kimseyle karşılaştırsın, hayırlı bir yuva kurmasını nasib etsin...

Öyle, onun bağlamasıyla değildir bu... Ama bazıları palavra atıyor. Geliyor:

"--Haa, senin kısmetin bağlanmış!" diyor.

"--E, ne olacak?.."

"--Ben sana bir muska yazacağım, sen benim yan cebime şu kadar para koy!"

Böyle yapıyorlar, istismar ediyorlar bu duyguları... Olmaz!


8. Soru:

--Peygamber Efendimizin zamanında tesbihin olmadığını, tesbihin bid'at olduğunu söylüyorlar; ne dersiniz?


--Tesbih bid'at değildir. Peygamber Efendimiz'in zamanında tesbih vardı. Hurma çekirdekleriyle, çakıl taşlarıyla bunları yapıyorlardı. Ebû Hureyre RA bir ipi düğüm düğüm yapmış, ikibin düğümlü tesbihi vardı.

Bid'at değildir. Bid'at dinde olmayan şeylere derler. Bunlar sahabe-i kirâmın tesbihleri, zikirleri saymak için kullandıkları vasıtalardır. Peygamber Efendimiz'in zamanında da vardır.

Parmaklarıyla yapmışlar, o da bir tesbihtir. Ondört boğum sağ elde var, onbeş boğum da sol elde var... Ondört ondört daha yirmisekiz eder. Beş tane de eklersen 33 olur ama; yüz olursa, bin olursa bu parmaklar karışır. O zaman tesbih kullanılır.

Peygamber Efendimiz Ümmü Hânî Hazretleri'ne, "Günde yüz defa 'Lâ ilâhe illallah' de her gün!" demiş. Ümmetine, "Günde yüz defa 'Estağfirullah' deyin, ben de her gün diyorum." buyurmuş. Şimdi bu yüz defayı karıştırımamak için insanın cebinde yüz boğumlu bir şey olması nedir?.. O sünnetin güzel yapılması için bir vesiledir. Yetmişdokuz oldu, seksen oldu diye rakamla meşgul olacağına, elinde tesbih olunca çeker, mânâyı düşünür. Rakamı kaçırmayayım diye zihnini oyalamakdan, doğruda doğruya mânâyı düşünmek daha iyidir. Onun için bu bid'at değildir.

İsra Mirac (Esra)
Wed 24 October 2018, 07:59 am GMT +0200
O kadar fazla bidat varki bilmediğimiz dini bir hükümmüş gibi hayata geçirdiğimiz. Diyanet İ.B'na bu konuda çok fazla iş düşüyor.Büyük cahillikler var. Dinimizi tam bilmediğimiz sünneti hayatımıza yansıtmadığımız için duyduğumuz her bilgiye inanmaya başladık. Kaynak bile sorma gereği duymadan.İnsan kendisini tanırsa kendisiyle ilgili üretile yalan yanlış haberlere inanır mı? hayır.ben yapmadım ben söylemedim diye çok rahat savunabilir kendini.İşte biz de bu yanlışları dinimizi tanımadığımızdan yapıyoruz.Taklidi imana sahibiz. Ve Allah bizden taklidi değil tahkiki iman bekliyor.Teklikeye düşmemek için uyanık olmamız lazım

ceren
Wed 24 October 2018, 01:05 pm GMT +0200
Esselamu aleykum. Rabbim razı olsun bilgilerden kardeşim. ...

Bilal2009
Wed 24 October 2018, 02:38 pm GMT +0200
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri sünneti seniyyeden ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun