hafiza aise
Thu 2 December 2010, 04:24 pm GMT +0200
18. Azil (Meni'nin Dışarı Akıtılması) Caizdir
Hanımının rahmine menisini akıtmaması kocaya caizdir.
a) Hz. Cabir şöyle demiştir: "Kur'an nazil olduğu halde, biz azil yapıyorduk"..
Hadisin diğer bir şekli şöyledir: "Hz. Peygamber'in zamanında bizler azil yapardık ve Hz. Peygamber bildiği halde azli bize yasaklamadı.[38]
b) Ebu Said el-Hudrî şöyle anlatmaktadır:
Bir kişi gelip Hz. Peygamber'e şöyle dedi: "Ey Allah'ın Rasûlü! Benim doğurgan bir cariyem var ve ben onunla münasebette bulunurken başkalarının yaptığı gibi azil yapıyorum. Fakat yahudiler, "Azil, evladı bir nevi diri diri gömmektir" diyorlar. Siz bu konuda ne buyurursunuz?". Hz. Peygamber; "Yahudiler yalan söylüyorlar! Allah Teâlâ eğer o çocuğu yaratmak isteseydi, O'nu engellemek senin haddine miydi?" diye cevap verdi. [39]
c) Hz. Cabir şöyle anlatmaktadır:
Bir kimse gelip, Hz. Peygamberce şöyle sordu: "Ey Allah 'in Rasûlü! Benim bize hem hizmetçilik, hem de bahçıvanlık yapan bir cariyem var. Ben onunla münasebette bulunuyorum fakat aynı zamanda hamile kalmasını da istemiyorum. (Bu durum karşısında ne yapmam gerekir?)". Hz. Peygamber (s.a); "Dilersen azil yapabilirsin, fakat (şunu da bil ki), takdir edilen evlat ona muhakkak verilecektir" buyurdu.
Bir süre sonra aynı kişi gelerek, Hz. Peygamber'e "Ey Allah'ın Rasûlü! Cariyem hamile kaldı" deyince, Hz. Peygamber (s.a); "Ben sana daha önce dememiş miydim? Ona takdir edilen verilecektir" diye buyurdu.[40]
19. Azlin Terki Evlâdır
Azil her ne kadar caiz ise de, hiç yapılmaması çok daha iyi ve uygundur. Çünkü azil yapıldığında kadın da memnun olmaz. Şayet kadının da isteğiyle yapılacak olursa, bu takdirde evlenmenin maksatlarından olan ümmetin çoğalması hedefi zarar görür. Nitekim Hz. Peygamber; "Sevimli ve doğurgan kadınlarla evlenin ki diğer ümmetlere karşı çokluğunuzla iftihar edebileyim" diye buyurmuştur.[41]
Bu nedenden dolayı kendisine azlin hükmü sorulduğunda Hz. Peygamber "O gizlice evlat gömmektir" demiştir. [42]Bu hikmete binaen, Ebu Said el-Hudri'nin rivayet ettiği bir hadiste, azlin terkedilmesinin daha uygun olduğuna işaret edilmiştir:
Bir defasında yanında azilden bahis açıldığında Hz. Peygamber; "Sizden biri bunu niye yapar? İyi bilin ki yaradanı Allah olmayan hiç kimse yoktur" diye buyurdu ve fakat "Kimse onu yapmasın" demedi.
Hadisin diğer bir rivayeti şöyledir: "Siz (azil) yapabilirsiniz- Ama Kıyamet'e kadar var olacak her canlı, muhakkak olacaktır". Son cümle üç kez tekrar edilmiştir.[43]
[38] Buhari, 9/250, Müslim, 4/160, Tirmizi, 2/193
[39] Nesâî, İşret'un-Nisa, Ebu Davud, 1/238, Tahavî, el-Müşkil, 2/371, Tirmizi, 2/193, Müsned-i Ahmed, 3/33, 51, 53
[40] Müslim, 4/160, Ebu Davud, 1/339, Beyhaki, 7/229, Miisned-i Ahmed, 3/312, 386 Nasıruddin Elbani, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları: 32-34
[41] Ebu Davud, 1/320, Nesâî, 2/71., el-Mehamilî, 7/152, Müsned-i Ahmed, 3/158
[42] Müslim, 4/161, Tahavî, el-Müşkil, 2/370, Müsned-i Ahmed, 6/361, 434, Beyhaki, 7/231
[43] Müslim, 4/158-159, Nesâî, 1/82, Buhari, 9/251-252 Nasıruddin Elbani, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları: 34-36.
Hanımının rahmine menisini akıtmaması kocaya caizdir.
a) Hz. Cabir şöyle demiştir: "Kur'an nazil olduğu halde, biz azil yapıyorduk"..
Hadisin diğer bir şekli şöyledir: "Hz. Peygamber'in zamanında bizler azil yapardık ve Hz. Peygamber bildiği halde azli bize yasaklamadı.[38]
b) Ebu Said el-Hudrî şöyle anlatmaktadır:
Bir kişi gelip Hz. Peygamber'e şöyle dedi: "Ey Allah'ın Rasûlü! Benim doğurgan bir cariyem var ve ben onunla münasebette bulunurken başkalarının yaptığı gibi azil yapıyorum. Fakat yahudiler, "Azil, evladı bir nevi diri diri gömmektir" diyorlar. Siz bu konuda ne buyurursunuz?". Hz. Peygamber; "Yahudiler yalan söylüyorlar! Allah Teâlâ eğer o çocuğu yaratmak isteseydi, O'nu engellemek senin haddine miydi?" diye cevap verdi. [39]
c) Hz. Cabir şöyle anlatmaktadır:
Bir kimse gelip, Hz. Peygamberce şöyle sordu: "Ey Allah 'in Rasûlü! Benim bize hem hizmetçilik, hem de bahçıvanlık yapan bir cariyem var. Ben onunla münasebette bulunuyorum fakat aynı zamanda hamile kalmasını da istemiyorum. (Bu durum karşısında ne yapmam gerekir?)". Hz. Peygamber (s.a); "Dilersen azil yapabilirsin, fakat (şunu da bil ki), takdir edilen evlat ona muhakkak verilecektir" buyurdu.
Bir süre sonra aynı kişi gelerek, Hz. Peygamber'e "Ey Allah'ın Rasûlü! Cariyem hamile kaldı" deyince, Hz. Peygamber (s.a); "Ben sana daha önce dememiş miydim? Ona takdir edilen verilecektir" diye buyurdu.[40]
19. Azlin Terki Evlâdır
Azil her ne kadar caiz ise de, hiç yapılmaması çok daha iyi ve uygundur. Çünkü azil yapıldığında kadın da memnun olmaz. Şayet kadının da isteğiyle yapılacak olursa, bu takdirde evlenmenin maksatlarından olan ümmetin çoğalması hedefi zarar görür. Nitekim Hz. Peygamber; "Sevimli ve doğurgan kadınlarla evlenin ki diğer ümmetlere karşı çokluğunuzla iftihar edebileyim" diye buyurmuştur.[41]
Bu nedenden dolayı kendisine azlin hükmü sorulduğunda Hz. Peygamber "O gizlice evlat gömmektir" demiştir. [42]Bu hikmete binaen, Ebu Said el-Hudri'nin rivayet ettiği bir hadiste, azlin terkedilmesinin daha uygun olduğuna işaret edilmiştir:
Bir defasında yanında azilden bahis açıldığında Hz. Peygamber; "Sizden biri bunu niye yapar? İyi bilin ki yaradanı Allah olmayan hiç kimse yoktur" diye buyurdu ve fakat "Kimse onu yapmasın" demedi.
Hadisin diğer bir rivayeti şöyledir: "Siz (azil) yapabilirsiniz- Ama Kıyamet'e kadar var olacak her canlı, muhakkak olacaktır". Son cümle üç kez tekrar edilmiştir.[43]
[38] Buhari, 9/250, Müslim, 4/160, Tirmizi, 2/193
[39] Nesâî, İşret'un-Nisa, Ebu Davud, 1/238, Tahavî, el-Müşkil, 2/371, Tirmizi, 2/193, Müsned-i Ahmed, 3/33, 51, 53
[40] Müslim, 4/160, Ebu Davud, 1/339, Beyhaki, 7/229, Miisned-i Ahmed, 3/312, 386 Nasıruddin Elbani, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları: 32-34
[41] Ebu Davud, 1/320, Nesâî, 2/71., el-Mehamilî, 7/152, Müsned-i Ahmed, 3/158
[42] Müslim, 4/161, Tahavî, el-Müşkil, 2/370, Müsned-i Ahmed, 6/361, 434, Beyhaki, 7/231
[43] Müslim, 4/158-159, Nesâî, 1/82, Buhari, 9/251-252 Nasıruddin Elbani, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları: 34-36.