reyyan
Sat 15 October 2011, 05:32 am GMT +0200
Aşık Feymanî (Osman Taşkaya, D.1942)
Ekim 2006 94.SAYI
Semerkand Dergisi kaleme aldı, ŞİİR bölümünde yayınlandı.
Her varlığın gaflet zamanı vardır
Dereyi uykudan sel uyandırır
Rahmet de tufan da ondan halk olur
Gökteki bulutu yel uyandırır
Mürşid irşad eder yola getirir
Müridini arzusuna yetirir
Müşkülde kalmışsa duyar bitirir
Gafili bir kâmil hâl uyandırır
İlmi zayıf tez aldanır kâhine
Çünkü bilmez yalan ile sahi ne
Kılavuzsuz turna uğrar şahine
Vuslat kervanını yol uyandırır
İt bile itinin kapısın yoklar
Yılan dahi sever yavrusun koklar
Bir duygudur baykuş viranı bekler
Velakin arıyı bal uyandırır
Marifetli elin eseri kalır
Çalışan varlığın rızkı çoğalır
Leylayı ararken Mevlâ’yı bulur
Hakiki mecnunu çöl uyandırır
Delik desti suya gitse boş gelir
Köre rengi tarif etmek güç gelir
Cahillere devre sözler hoş gelir
Ârifleri şirin dil uyandırır
Işkın ağaç olur, ağaç dal olur
Fidan yaprak açar gölge bol olur
Başka her mevsimde susar lâl olur
Bülbülü baharla gül uyandırır
Felek yaptı yıkar bir gün bu damı
Misafire açmadımsa odamı
Kendisine güvenmeyen adamı
Tatlı uykusundan el uyandırır
Feymanî’ye sitem eyleme gönül
Derdini dertsize söyleme gönül
Uyanmadım diye gam yeme gönül
Sen Mevlâ’ya sadık ol, uyandırır
Ekim 2006 94.SAYI
Semerkand Dergisi kaleme aldı, ŞİİR bölümünde yayınlandı.
Her varlığın gaflet zamanı vardır
Dereyi uykudan sel uyandırır
Rahmet de tufan da ondan halk olur
Gökteki bulutu yel uyandırır
Mürşid irşad eder yola getirir
Müridini arzusuna yetirir
Müşkülde kalmışsa duyar bitirir
Gafili bir kâmil hâl uyandırır
İlmi zayıf tez aldanır kâhine
Çünkü bilmez yalan ile sahi ne
Kılavuzsuz turna uğrar şahine
Vuslat kervanını yol uyandırır
İt bile itinin kapısın yoklar
Yılan dahi sever yavrusun koklar
Bir duygudur baykuş viranı bekler
Velakin arıyı bal uyandırır
Marifetli elin eseri kalır
Çalışan varlığın rızkı çoğalır
Leylayı ararken Mevlâ’yı bulur
Hakiki mecnunu çöl uyandırır
Delik desti suya gitse boş gelir
Köre rengi tarif etmek güç gelir
Cahillere devre sözler hoş gelir
Ârifleri şirin dil uyandırır
Işkın ağaç olur, ağaç dal olur
Fidan yaprak açar gölge bol olur
Başka her mevsimde susar lâl olur
Bülbülü baharla gül uyandırır
Felek yaptı yıkar bir gün bu damı
Misafire açmadımsa odamı
Kendisine güvenmeyen adamı
Tatlı uykusundan el uyandırır
Feymanî’ye sitem eyleme gönül
Derdini dertsize söyleme gönül
Uyanmadım diye gam yeme gönül
Sen Mevlâ’ya sadık ol, uyandırır