hafiza aise
Sat 18 August 2012, 02:50 pm GMT +0200
Arakan’da bir çatışma yok, Arakan’da katliam var!
Sait DEMİR • 90. Sayı / DİĞER YAZILAR1942 YILINDAN BUGÜNE KADAR devam eden bu katliam ve zulüm bugün artık aklın hayalin almadığı boyutlara ulaşmış durumda. En son bir hafta içerisinde Bangladeş’e geçen Arakan’lı mülteci sayısı 2 bin civarında. Ama bu son 50 gün içerisinde ise 10 binin üzerinde mülteci Bangladeş’e sığındı. Arakan’ın içerisinde de 100 binin üzerinde Müslüman, kendi ülkelerinde mülteci durumuna düştüler. 300’e yakın Müslüman köyü yakıldı, medreseleri ateşe verildi, camileri yıkıldı. Müslümanlar tüm köyleri yakılınca maalesef kendilerini daha güvende hissedebilecekleri mülteci kamplarının olduğu bölgeye sığınmaya başladılar. Kendi vatanlarında mülteci durumuna düştüler yani.
ARAKAN’DA BUGÜN tecavüzler devam ediyor. Müslüman kızlar tecavüze uğramamak için maalesef nehre atlıyorlar. Geçen hafta Müslüman köyüne gelen milis polisler, yanlarına aldıkları Budist fanatiklerle beraber tüm Müslüman kızları silah zoruyla okula toplayıp 10’unu alıp götürdüler. Dün bize o köyden gelen haber ise “ne olur yardımcı olun, kızlarımızı bulalım” şeklinde oldu.
CAMİ İMAMLARI TUTUKLANIYOR. Bugün Müslümanlara akşam 6’dan sonra sokağa çıkma yasağı uygulandığı için akşam namazı ve teravih namazı camide kılınamıyor. Dokuz imamın tutuklanma sebebi de sokağı çıkma yasağı olduğu halde camiyi açma ve camiye gitme sebebiyle. Ama onlardan da maalesef bir haber alınamıyor.
BUDİST POLİSLER Müslümanların etrafını kuşatıyorlar. Silahları Müslümanlara doğrultuyor ama kendileri ateş etmiyorlar. Budist fanatikler Budist polislerin gözlerinin önünde Müslümanları hunharca katlediyor bugün. Müslümanlar dükkânlara ve işyerlerine gidemedikleri için Müslüman köylerinde şu anda açlık baş göstermiş durumda.
AB’NİN VE BM’İN gönderdiği gözlemciler de var. Bunlar zulmün katliamın dindiğini ifade ediyorlar. Ama maalesef zulmün dinmesi söz konusu değil. Çünkü AB’nin ve BM’in gözlemcileri yanlarında Burma’nın devlet görevlileri ya da Burma korumalarıyla Müslüman köylerine geldiklerinden Müslümanlar onların yanında gerçeği ifade edemiyorlar. Çünkü daha öncesinde gerçeği söyleyen iki tane Müslüman genç bir gün sonra hunharca katledilmiş şekilde bulundu. Bunu bilen Müslümanlar ise “Budistlerin yanında nasıl doğruyu söyleyelim, çünkü bir gün sonra geldiklerinde bizi öldürecekler” diyorlar.
MÜSLÜMANLAR MAALESEF kendi evlerinde kendi köylerinde yatamıyorlar. Çünkü geceleyin sokağa çıkma yasağı başladıktan sonra evleri basılıyor. Evlerde yaşayanlar alınıp götürülüyorlar ve nereye götürüldükleri belli değil.
BM BURADA ÇOK DA ETKİLİ DEĞİL. Hâlâ daha bununla ilgili toplanabilmiş değil. İslam İşbirliği Teşkilatı ilk açıklamasıyla ilk başta çok pasif kaldı. En son Almanya buradaki katliamları kınadı. Uluslararası Af Örgütü’nün açıklaması ise durumu özetler nitelikte: Arakan’da bir çatışma yok, Arakan’da katliam var!
MÜSLÜMANLARIN ÇATIŞMAYA GİRMESİ diye bir durum yok. Müslümanlar çatışmaya girmiyorlar. Müslümanlar katlediliyorlar. Myanmar (Burma) Devlet Başkanı Thein Sein açıklamasında bir milyon Müslümanı kabul edecek ülke arıyoruz diyor. Yani açık bir tehdit söz konusu burada.
BULUNDUĞUMUZ YER OLAN Bangladeş’in Koks Pazar, Arakan mültecilerinin geldiği bir bölge ve burası Arakan ile ilgili insanî yardımın yapıldığı tek yer. İHH İnsanî Yardım Vakfı ve yine Türkiye’den Sadaka Taşı Derneği dışında başka uluslararası insanî yardım dâhil hiçbir kuruluş maalesef yok burada.
*İHH İnsanî Yardım Vakfı, Arakan Bölge Koordinatörü