- Araf Suresinden Ayetler

Adsense kodları


Araf Suresinden Ayetler

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
hafız_32
Thu 16 September 2010, 02:12 pm GMT +0200
A´raf Suresinden Ayetler


Mealî



“Ey ademoğulları, her namaz yeri için temiz libasınızı giyininiz; bir de yiyiniz, içiniz, yalnız israf etmeyiniz; iyi bilinizlrî Allah müsrifleri sevmez.” [110]


Tefsiri



A´raf suresine mensup olan bu âyeti kerîmenin nüzuline sebep olmak üzere diyorlar ki, (Bazıları Beytullahı çıplak tavaf ederler; sonra “Günaha girerken üzerimizde bulunan elbise ile Allanın huzuruna çıkamayız.” diye sırtlarmdaki esvabı mescidin dışna bırakırlardı. Beni Âmir kabilesi de hac günlerinde ağızlarına yağlı yemek koymaz; hemen ölmiyecek kadar hir şey yerlerdi, Müslümanlar onları taklit etmek istediler. îşte bu emir ile nehiy ondan icap etti.)

Allanın kitabına, Peygamberimizin sünnetine, müslümanlığı doğrudan doğruya Aleyhisselâtü vesselam efendimizden alan eshabının siretine, elhasıl sahabeyi kendilerine numune kabul eden selefi şalinin maişetine bakacak... lâkin dikkat ile bakacak olursak pek aşikâr bir surette görürüzkî, dinimiz ifratın, tefritin her nevinden, her gelelinden, azadedir, bütün ahkâmında, bütün evamirinde kemali itidalden başka bir esas gözetmemiştir.

Hakikat, müslümanlarm erkekleri için, şıklık namına, cihaz katırı gibi donanmak, yahut seyyar bir tuhafiye camekânı kılığına girmek ne kadar gülünç ise; din namına, züht namına da, eski püskü paçavralar içme gömülerek hem müslümanlan, hem müslü-manlığı rezil etmek o kadar alçak bir harekettir.

Hazreti Ömer´in eshab arasındaki mevkiini hepimiz biliriz. Aleyhisselâtü vesselam efendimizden sonra Peygamber gelmesine imkân olsaydı; Ömer gelecekti. İste bu sahabıyi muazzam günün birinde Medine´yi dolaşırken, sokağın kenarına çekilmiş bir adam gördü ki, sırtına isteyerek gayet çirkin bir paçavra yığını geçirmiş; zelil bir vaziyet ile boynunu yan tarafa eğmiş; masivayı görmekten rahatsız olacakmış gibi gözlerini de kapamış, duruyor! Halife bunu görür görmez: (Böyle miskin tavırlarla dinimizi öldürme, hey Allahm kahrına uğrayası!) diyerek, elindeki kırbacı herifin omuzuna indirdi.

Zaten Aleyhisselâtü vesselam, efendimiz de kudreti varken elbisesine itina etmeyen, bir sahabîye (Cenabı Hak, sana "verdiği nimetin asarını senin sırtında görmekten hoşlanır.) buyurmuştu.

Vakıa âyeti kerimede (Mescit) kaydı vardır ki bundan mescit haricinde elbiseye itina edinmeyecek gibi bir mana çıkabilir. Ancak alt taraftaki (Allahın kullarına helâl kıldığı ziyneti, kim yasak etti) mealindeki ayet işin öyle olmadığını sarahaten gösteriyor.

İsraf etmemek şartiyle yiyip içmek mes´elesine gelince, dünyada bu kadar sıhhi bir kanun olamaz. Bu âyeti kerime ile (Mi´de, dert kaynağıdır. Perhiz, dermanların başıdır.) hadisi şerifi tıbbın hülâsasıdır. Nitekim Harunu Reşit zamanında yetişen gayri müslim bir tabip (Müslümanlık Calinus´a (bize) bir iş bırakmamış!) demiştir. [111]