neslinur
Sun 11 July 2010, 02:12 am GMT +0200
4. Allah Ve Peygamber Sevgisi
Malûm olduğu üzere, İslâm dinine giriş, Allah'a ve Hz. Muhammed'in peygamberliğine imanla başlar. Bu inanç kuru bir ikrardan ibaret değildir. Onlara sevgi ve teslimiyeti de gerektirir. Yâni bir Müslüman, Allah'ı ve O'nun Resulü Hz. Muhammed'i (a.s.m.)kendi nefsinden, malından, evlâdından, anne ve babasından daha çok sevecektir. Mü'minin kalbinde, onların sevgisi, onlar dışındaki her şeyin sevgisinden üstün olmadıkça hakikî mânâda, kamil mertebede imanın varlıgr söylenemez. Bu husus birçok âyet ve hadîslerle te'yîd ve te1-kîd edilmiş, aksi fikre veya tereddüde yer verecek mübhem bir nokta bırakılmamıştır. Bir hadîslerinde dini "sevgi ve buğz" olarak tarif eden[453] Hz. Peygamber (a.s.m.) başka hadîslerinde, İslâmî imânı, yâni İslâm dinini "Allah ve Resulünün sevgisini her çeşit başka sevginin üstünde tutmak" olarak tarif eder:
"Sizden biri, beni, babasından, evlâdından ve bütün insanlardan daha çok sevmedikçe (kâmil bir imânla) inanmış olmaz."[454]
Buradan hareketle, Allah ve Resulünü memnun etmeyecek şeyleri sevmemek, onların buğz ettiği şeylere buğzetmek gerektiğini söyleyebiliriz. Bu durumdan çıkan nihâî netice de şudur:
"Hakikî mü'min, sevgi ve buğzunu Allah ve Resulüne (a.s.m.) göre ayarlamak zorundadır: Hiçbir şeyin sevgisini onların sevgisinin üstüne çıkarmayacağı gibi, onları memnun etmeyecek sevmelerde ve buğzetmelerde de bulunmayacaktır.
İşte, bu temel prensibi Kur'ân-ı Kerim de ele alır. Allah ve Peygamber sevgisinin her şeyde ölçü yapılması gereğini, insanın en ziyâde sevdiği şeyleri ve bu meyânda evladı da zikrederek mü'minlerin zihninde ve kalbinde tesbit etmek ister:
"De ki: Babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, akrabalarınız, elde ettiğiniz mallar, durgun gitmesinden korktuğunuz ticâret, hoşunuza giden evler, sizce Allah'tan, Peygamber'inden ve Allah yolunda savaşmaktan daha sevgili ise, Allah'ın buyruğu gelene kadar bekleyin. Allah fâsık kimseleri doğru yola iletmez.'[455]
"Mü'minlerin, Peygamberi kendi nefislerinden çok sevmeleri gerekir. Onun eşleri onların anneleridir."[456]