seymanur K
Fri 9 September 2011, 03:40 pm GMT +0200
Allah'ın Emrine İtaat Ve İbadetlerde İhlas
îhlas, mükellefin Allah'ın emirlerine sırf O'nun için uyması, insanların kendisini büyük görüp O'na saygı göstermeleri veya dünyevî bir menfaat elde edip yine dünyevî bir zararı izale etme gibi bir niyet taşımamasıdır. İhlasın dereceleri vardır:
a- Kişinin Allah'ın azabından korktuğu için ihlas sahibi olması.
b- Kişinin Allah'ın sevabını umduğu için ihlas sahibi olması.
c- Kişinin Allah'tan haya ettiği için ihlas sahibi olması.
d- Kişinin Allah'ı sevdiği için ihlas sahibi olması.
e- Kişinin Allah'ı yüceltme, O'na saygı gösterme ve boyun eğip itaat etmek için ihlas sahibi olması. Başka bir gaye bu kimsenin hatırına gelmez. Mevlasma sanki O'nu görüyormuş gibi ibadet eder. O'nu gördüğünde bütün mevcudat gözünde yok olur ve diğer tüm gayeleri ortadan kalkar.
Salih kul Allah'ı görüyormuş gibi ibadet eder. Allah'ı gerçekten görmeye güç yetiremese de, Allah'ın kendisini gördüğü ve yaptığı herşeyi bildiği şuuruyla ibadet eder. Bu durum o kişiyi Allah'tan haya etmeye, korkmaya ve O'na saygı göstermeye yönlendirir. Bu adeten bilinen bir şeydir.
Büyük kimseleri görmek, onlara saygı göstermeyi, onları yüceltmeyi, onlara karşı son derece edepli olmayı gerekli kılar. Bir de yerlerin ve göklerin Rabbini görmeyi düşün. Aynı şekilde büyüklerden bir kimsenin kendisinebaktığını ve yaptığı herşeyi bildiğini düşünen kişinin kötü, rezil işler yapması düşünülemez, tam tersi tüm güzelliklere bürünmeye çalışır. Sübhanallah! Bu hadis Allah'a itaat etme ve taat konusunda ne edepleri bir araya getirmiş!