- Alışveriş merkezleri

Adsense kodları


Alışveriş merkezleri

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
hafiza aise
Tue 15 May 2012, 02:41 pm GMT +0200
KADINLAR İÇİN MUTLULUĞUN ADRESİ: ALIŞVERiŞ MERKEZLERi

Ekim 2011 73.SAYI

Daha önceki sayılarımızda erkeklerin futbol tutkuları konusunu incelemiştik, eşitlik ve hakkaniyet ilkelerimizce bu ay da kadınların alışveriş tutkularını irdeleyeceğiz…

Efendiiiim, erkeklerin futbol tutkusu “erkek adam futbol seyreder futbol konuşur” ilkesiyle basitçe açıklansa da baştan söyleyelim kadınların alışveriş tutkusu çok açılı olduğundan tek sayıda yazmakla bitmez. Bu sebepten naşi şimdi “alışverişin kadın için anlam ve önemini” daha sonraki sayımızda da “erkek milletinin kadınların bu tutkusunu nasıl algıladığı ve bu durum karşısındaki tutumları” sorunsalını masaya yatıracağız.

AVM’LER YAZLARI SERİN, KIŞLARI SICAKTIR

Her geçen gün birbirinden güzel mimariyle inşa edilen ve genelde isimleri “uzayda bir belde adı” gibi olan alışveriş merkezleri (yani kısaca AVM’ler) her yaştan ve her cinsten insanın sıkılmadan uzunca vakit geçirdikleri mekanlardır. Buralarda evinizin mutfak ihtiyaçlarını giderebilir, giyiminizi kuşamınızı tedarik edebilir, ev eşyası alabilir, sinemaya gidip vizyonu takip edebilir, acıktığınızda envai çeşit yemeklerden birini seçip karnınızı doyurabilir, bebeyi beliği içlerindeki oyun parkına salıp kafanızı dinleyebilirsiniz. Ayrıca alışveriş mekanları yazları serin, kışları da sıcak olduğundan özellikle hafta sonları gidilmek için çokça tercih edilir. Hatta son yıllarda sayı itibariyle çok fazlalaştıklarından şimdilerde 12-13 yaşlarında olan neslin ilk “alışveriş merkezi nesli” olarak serpilmeye başladığını da söyleyebiliriz; yani bir nevi göbeği alışveriş merkezine atılmış seridir bu grup.

ALIŞVERİŞTE “GÜN GELİR LAZIM OLUR” MANTIĞI KADINA HASTIR

En bilindik alışveriş kanunu şudur muhterem okuyucularımız: Kadınlar ihtiyacı olmayan şeyleri yarı fiyatına, erkekler ise ihtiyacı olan şeyleri iki katı fiyatına alırlar. “Gün gelir lazım olur” mantığı ile hareket eden kadın milleti fiyatını uygun ya da uygunun altında gördüğü her şeyi almaktan hiiiç imtina etmez.

ŞİFA NİYETİNE ALIŞVERİŞ

Kadınlar için alışverişe çıkmak antidepresan niteliğindedir. Kırmızı reçeteye yazılsa yeridir. Sinire strese iyi gelir, sakinleştirir, girilen en ağır bunalımdan dahi çıkarır. Hatta utanmasak ömrü uzatır bile diyebiliriz. Moral bozukluğu ile harcama doğru oranlıdır. Ne kadar can sıkıntısı varsa harcama da o kadar fazladır. Bu geçici mutluluk alışveriş sonrasında da sürer taa ki kredi kartının hesap extreleri gelene kadar… Maddi açılım fazla ise sinir ve stres süreci yeniden başlar. Ardından biraz iyi gelsin diye tekrar alışverişe çıkılıp mutlu olunur ve bu durum kısır döngü şeklinde devam eder.

AYNI ÜRÜNE KİLİTLENMİŞ İKİ KADIN ARASINDA ASLA ANLAYIŞ OLMAZ

Hatun kısmısı çoğunlukla alışverişe giderken kafasında hiçbir şey yoktur. Çocuklu olmayı bırakın evli dahi olmayan bayanları çocuk reyonlarında saatlerce bebek kıyafetlerini incelerken görebilirsiniz. Ama en çok rastlanan görüntü hedefe kitlenmiş kadın görüntüsüdür. Mağazada dolaşırken uzakta da olsa herhangi bir şeyi gözüne kestiren kadın insanı bir anda hedefe kilitlenir, mağaza tıklım tıkış denilecek kadar kalabalık dahi olsa artık zaman ve mekan kavramı kaybolmuştur. Gözler bir şahinmişçesine kısılmış, adımlar üç gün aç kalmış bir kaplanın besili bir ceylanı yakalama sabırsızlığında hızlanmış ve son derece vahşileşilmiştir. Hedefine ulaştığında ise olabilecek en kötü şey aynı anda bir başkasının da hedefi tutmasıdır. Aynı ürüne kilitlenmiş iki kadın arasında asla anlayış olmaz. Sert bakışlarla “Önce ben geldim, benim hakkım” mesajı verilir. Sonuç alınmazsa gülümseme kamuflajında azı dişleri karşı tarafa gösterilir. Sonra askı çekiştirilmeye başlanır ve olaylar gelişir… (Gelişmeler tatsız olacağından detay vermeyeceğim.)

BAZILARI DELİ GİBİ GEZER, DENER AMA ALMAZ

Her çıkılan alışveriş deliler gibi para harcanacak anlamına gelmez. Bazı müşkülpesent hanımlarımız yüzlerce mağaza gezip, binlerce kıyafet deneyip, bu denedikleri her bir kıyafete ayna karşısında en az beş, en fazla yirmi kez her açıyı dikkate alarak döne döne bakıp ve dahi sonrasında bazı kıyafetleri mukayese açısından tekrardan giyse de beğenmediğinden dolayı hiçbirini almadan da mağazayı terk edebilir. Ama en azından tüm kıyafetleri titizlikle incelemenin manevi rahatlığı ve huzurunu yaşar.

Bu hanım tipi oldukça ilginçtir; alıveriş yapmak istemektedir, bunun için gezer, dener ancak cimriliğinden para da harcamak istemez. Bir kısmısı da kararsızlığından bu işkenceyi kendine çektirmektedir. Sadece kendine çektirse iyi ama asıl azabı ezkaza yanında gelen arkadaşına yaşatır. Girilen kırkıncı mağazadan da eli boş çıkılacağını, bunun da “Kırkbirinci mağazaya yol göründü” anlamına geldiğini bilen arkadaşı bu ilişkiyi yeniden gözden geçirme kararı alabilir.
Ayrıca bir kadının istemese dahi alışveriş yapmasını tetikleyen durumlar vardır. Mesela kocası tarafından hediye edilen güzel renkte bir fular yüzünden zavallı kadın mecburen çarşıya çıkıp o fuları kullanabileceği bir kombinasyon almak zorunda kalacaktır. Kocasını hediye almaya teşvik etmek ve onun aldığı hediyeyi hanımının üzerinde görerek mutlu olmasını sağlamak için kahraman Türk kadınlarımız bu ezaya seve seve katlanır.

ALIŞVERİŞ ÇILGINLIĞINDA SON NOKTA ÇOCUĞUN KAYBOLMASIDIR

Alışveriş çılgınlığında bir kadının ulaşabileceği en son nokta çocuğunun kaybolmasıdır. Alışveriş merkezlerinde annesini kaybetmiş çocuklar, alış veriş sırasında kendisini kaybetmiş annelerin evlatlarıdır. Bu gibi durumlarda salya sümük birbirine karışmış bir şekilde ağlayan çocuğun iyiliksever vatandaşlarca alışveriş merkezi güvenlik ekibine teslim edilmesinin sonrasında yapılan anonslarla anneye ulaşılmaya çalışılır. Anne eğer çocuğunun kaybolduğunu fark etti ise zaten ortalıkta çılgınca koşuşturmaktadır; anonsla belirtilen noktaya koşar, yavrusuna kavuşur. Fakaaat, anne çocuğunun kaybolduğunun farkına varmadan alışverişe devam etmekte ise anne fark edene kadar anonslara periyodik aralıklarla tekrar edilir.

“Kadınların alışveriş hafızası nasıldır?” derseniz, en az erkeklerin maç hafızaları kadar güçlüdür. O kadar gezilip, o kadar ürün görülüp, o kadar saatler geçirildikten sonra dahi hangi ürün hangi mağazadaydı, hangi reyondaydı, fiyatı ne kadardı, ürünün üzerindeki aksesuarlar nasıldı hepsini bir çırpıda sayıp dökebildikleri gibi, uzak geçmişte son birkaç yılın kreasyonlarını da aynı özenle ve kolaylıkla en ince detaylarına kadar raporlayabilirler.

BİR ALIŞVERİŞİN FİNALİ KASA KUYRUĞUDUR

Bu kuyruk ramazan ayında sıcak pide almak isteyen müminler sayesinde kilometrelerce uzayan fırın kuyruğuna benzetilebilir. Ellerinde birçok ürünle sırasını bekleyen hanımlar öncelikle aldıklarında defo var mı diye kontrol etmelerinin akabinde civarlarındaki hanımların ellerindekini süzmeye başlarlar. Başkasının aldığı fakat kendi gözlerinden kaçmış beğendikleri bir şey gördüklerinde ise panikleyerek sıralarına mukayyet olunmasını rica ederek koştura koştura o parçayı bulmak üzere mağazaya tekrar dalmaları da olasıdır.

Alışveriş yapmaktan hoşlanmayan, hatta nefret eden, hatta sıkılan hanımlarımız da yok değildir vardır ama sayıları deve görmemiş Arap kadardır.

Gelecek sayımızda erkek milletinin kadınların alışveriş tutkusunu nasıl algıladıkları ve buna karşı geliştirdikleri tutumları konusu ile tekrar karşınızda olacağız. Hepinize en derin sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Sen neyi beğenirsen,
Zaten ona ihtiyacın vardır.
İndirim sezonu geldiğinde,
Hakkını vermemek günahtır…

Ayşenur USLU

saniyenur
Tue 15 May 2012, 08:26 pm GMT +0200
En bilindik alışveriş kanunu şudur muhterem okuyucularımız: Kadınlar ihtiyacı olmayan şeyleri yarı fiyatına, erkekler ise ihtiyacı olan şeyleri iki katı fiyatına alırlar. “Gün gelir lazım olur” mantığı ile hareket eden kadın milleti fiyatını uygun ya da uygunun altında gördüğü her şeyi almaktan hiiiç imtina etmez.

Çok hoş Ayşenur Uslunun yazıları. Mizah yollu gerçekleri yazıyor. Bayanların alışveriş tukusunu nasıl da güzel anlatmış.