sümeyra
Sat 21 January 2012, 11:56 pm GMT +0200
Akıl, Güzeli Ve Çirkini Bilebilir Mi?
Dinin emrsttlğl şeylerde bir güzellik; yasak ettiği şeylerde de bir çirkinlik sıfatının bulunması gerekir. Aksini düşünmek, Allah'ın sıfatlarına aykırıdır. Zira, dinî hükümlerde emredici ve yasaklayıcı olan, bizzat Allahü Tîâlâdır. Allah'ın, çirkini emretmesi, güzeli de yasak etmesi gibi bir durum düşünülemez.
Bir şeyin güzel veya çirkin olduğu hükmü, üç sebepten dolayı verilebilir:
1. Bir şey, insanın yaratılışına uygun ve hoş gelir., yahut insana nefret verir. Sevinç ve keder, acı ve tatlı, böyledirler.
2. Bir şey, ya mükemmeldir; veya noksandır, îlim ve cehalet gibi.
3. Bir şey, ya dünyada takdir ile karşılanır ve ahirette sevap kazandırır, yahut da dünyada kö'ü görülür ve ahirette de azaba sebep olur. îba-det etmek ve günah işlemek, böyledir.
Birinci» ve ikinci bölümlerde zikredilen güzel ve çirkin olan şeyler, aklî olup hilâfsız akıl İle bi-Hn:bilirler. Üçüncü kısmın akıl tarafından bilinip bilinemeyeceği konusu ise akaid mezhepleri arasında tartışma sebebi olmuştur. Bu husustaki görüşler şunlardır: [26]
Dinin emrsttlğl şeylerde bir güzellik; yasak ettiği şeylerde de bir çirkinlik sıfatının bulunması gerekir. Aksini düşünmek, Allah'ın sıfatlarına aykırıdır. Zira, dinî hükümlerde emredici ve yasaklayıcı olan, bizzat Allahü Tîâlâdır. Allah'ın, çirkini emretmesi, güzeli de yasak etmesi gibi bir durum düşünülemez.
Bir şeyin güzel veya çirkin olduğu hükmü, üç sebepten dolayı verilebilir:
1. Bir şey, insanın yaratılışına uygun ve hoş gelir., yahut insana nefret verir. Sevinç ve keder, acı ve tatlı, böyledirler.
2. Bir şey, ya mükemmeldir; veya noksandır, îlim ve cehalet gibi.
3. Bir şey, ya dünyada takdir ile karşılanır ve ahirette sevap kazandırır, yahut da dünyada kö'ü görülür ve ahirette de azaba sebep olur. îba-det etmek ve günah işlemek, böyledir.
Birinci» ve ikinci bölümlerde zikredilen güzel ve çirkin olan şeyler, aklî olup hilâfsız akıl İle bi-Hn:bilirler. Üçüncü kısmın akıl tarafından bilinip bilinemeyeceği konusu ise akaid mezhepleri arasında tartışma sebebi olmuştur. Bu husustaki görüşler şunlardır: [26]