Eslemnur
Wed 3 November 2010, 12:50 am GMT +0200
e. Ailedeki Din Eğitimi ve Öğretiminde Uygulanan Metodlar
Ülkemizde ailelerin, gerçekleştirdikleri din eğitimi ve öğretimi faaliyetinde nasıl bir metod takip ettikleri, ayrı bir araştırma problemi olacak kadar önem arzeden geniş bir konudur. Ancak din eğitimi öğretiminde uygulanan metodun, verilen mükâfat ve ceza ile yakın alâkasından dolayı, burada ilgili konuya girmek de gerekmektedir. Anket uygulanan okullarda, öğrenci ebeveynlerinin daha çok hangi metodla din eğitimi-öğretimi yaptıklarını tesbit amacıyla bir soru oluşturarak bir durum tesbiti yapmak amaçlanmıştır. Burada elde edilen sonuçların çeşitli değişkenlere göre değerlendirilmesi yapılacaktır.
Soru-20: Çocukluğunuzda aileniz tarafından verilen dinî bilgiler, dualar ve sûreler, öğretilen ibadetler size daha çok hangi metodla anlatıldı?
Tablo- 14: Ailedeki Din Eğitimi ve Öğretiminde Uygulanan Metodlar
SEÇENEKLER SAYI
1. Hoşgörü ve ilgi uyandırılarak
2. Çeşitli mükâfatlarla teşvik edilerek
3. İbadetlere katılmamı sağlayarak, ardından sohbetle anlatarak
4. Baskı ve katı bir disiplinle zorlayarak
5. Zaman zaman çeşitli cezalara başvurarak
6. Başka..
460
48.4
122
12.8
235
24.7
30
3.2
45
4.7
58
6.2
950
100.0
Katılan
Cevapsız 50
TOPLAM 1000
Öğrencilerin verdikleri cevaplardan ilk sırayı hoşgörü ve ilgi uyandırılarak seçeneğinin almış olması; ikinci olarak ibadetlere katılımı sağlayarak ve ardından sohbetle anlatarak seçeneğinin yer alması ise bundan önce ele alınan ebeveyn-çocuk-ibadet ilişkisinin varlığının bir başka göstergesidir. Yine çeşitli mükâfatlarla teşvik ederek seçeneğinin üçüncü sırada işaretlenmesi de, ailedeki din eğitiminin hoşgörülü bir ortamda ilgi ve mükâfata dayalı bir şekilde yapıldığı sonucuna ulaşmamıza imkan tanımaktadır.
Din eğitimi ve öğretiminde izlenen metodun mükâfat ve ceza konusuna da direkt olarak etki etmesinden dolayı, konuyu çeşitli değişkenleri gözönüne alarak irdelemek istiyoruz [427].
Çevre faktörünün bu konuda küçük oranda bir farklılaşmaya yol açtığı görülmektedir. Şöyle ki, ilk bakışta batı bölgesinin doğu bölgesine oranla daha hoşgörülü ve mükâfat ağırlıklı bir metod izledikleri ortaya çıkmaktadır. Bu oran Bursa'da % 49.9; Balıkesir'de %48.8 iken, Erzurum'da % 49.0. Van'da ise % 43.9 seviyesindedir. Buna karşılık baskı ve katı disipline dayalı eğitim doğu bölgesinde batı bölgesine oranla daha fazladır. Bu oran Bursa'da %2.4; Balıkesir'de %1.0 iken, Erzurum'da % 3.2'ye yükselmekte. Van'da ise %8.1 düzeyine çıkmaktadır. Aradaki birkaç puanlık bu farkın önemli olmadığı chi-kare testinde gözlenmektedir. Bu nedenle, çevre değişkeni ile ailede verilen din eğitiminde uygulanan metod arasındaki ilişkinin anlamlı olduğu söylenemez.
Sınıf faktörünün bazı sorularda verilen cevaplara bakılarak birtakım farklılaşmalara yol açabildiği görülmüştü. [428] Ancak ailede verilen din eğitiminde uygulanan metod ile sınıf değişkeni arasında anlamlı bir ilişki bulunmadığı, sadece Lise II. sınıfların Lise IV'lere nazaran ailelerinde daha az baskı ve cezaya maruz kaldıkları belirlenmiştir. [429] Bunda ise her geçen yıl artan öğrenim düzeyinin rol oynadığı düşünülebilir [430].
Cinsiyet faktörünün ise bu konuda farklılaşmaya sebep olduğu gözlenmekte,chi-kare testi de bunu desteklemektedir. Buna göre kızlar, hoşgörü ve ilgi uyandırılarak, mükâfata dayalı; baskı, katı disiplin ve cezaya ise oldukça az yer veren bir metodla eğitilmeleri yönüyle erkeklerden daha şanslıdırlar.
Sosyal çevre faktörünün de birtakım farklılaşmalara sebep olduğu chi-kare sonuçlarında gözlenmektedir. Buna göre köylerde verilen din eğitiminde hoşgörü, mükâfat ve ibadetlere katılımını sağlayarak teşvik etmek, şehirlere göre daha düşük seviyede iken, baskı ve cezalara başvurma oranında ise şehirlerden daha yüksek seviyededirler. Köylerde okuma-yazma oranının düşük oluşu burada bir faktör olarak görülebilir.
Annenin tahsili değişkeni ise birtakım farklılaşmalara sebep olmakta okur-yazar olmayan annelere nazaran, herhangi bir okul mezunu olanların hoşgörülü, mükâfata dayalı ve baskıya daha az yer veren bir eğitim metodunu tercih ettikleri görülmektedir. Ancak chi-kare testinde çıkan sonuçlar anlamsızdır.
Babanın tahsili değişkeninin ise, ailede gerçekleştirilen din eğitimi ve öğretiminde izlenen metodla anlamlı bir ilişki içinde olduğu görülmektedir. Buna göre babanın tahsil seviyesi yükseldikçe baskı ve katı disipline dayalı eğitim ve cezalandırma oranı düşmektedir. Hatta bu oran lise ve üniversite mezunu babalarda % 1 düzeyinin bile altındadır. Yine kanaatimizce en sağlıklı metod sayılabilecek "ibadetlere katılmasını teşvik ederek ve ardından sohbetle anlatmak "metodu en yüksek düzeyinde yine ortaokul, lise ve üniversite mezunu babalarda gözlenmektedir. "Hoşgörü ve ilgi uyandırarak" eğitim metodunun % 53.1 düzeyiyle okur-yazar olmayan babalarda gerçekleşmesi ise bizi yanıltmamalıdır. Ailelerin % 34.9'unun köyde yaşadıkları [431] ve köyde yaşayan anne babaların genellikle okur-yazar olmadıkları hesaba katılacak olursa bu durumun açıklığa kavuşacağı kanaatindeyiz. Chi-kare testi sonuçlarının anlamlılık derecesinin yüksek oluşu seçenekler arası dağılımın sağlıklı ve güvenilir oluşunun göstergesidir.
Tablo- 15: Ailedeki Din Eğitimi ve Öğretiminde İzlenen Metodların Değişkenlere Göre Dağılımı
SEÇENEKLER [432]
CC
X
DEĞİŞKENLER
(D
(2)
(3)
W
(5)
(S)
İLANI
DEĞERLERİ
s
%
S
%
S
%
S
%
S
%
s
%
at
Cev TOF
Bursa
155
49.3
54
14.6
n
21.6
s
2.4
16 43
27
7.2
371
13 384
SD:18
Balıkesir
102
43.8
28
13.4
55
26.3
2
1.0
10 S.7
12
5.7
jgg
17 226
Jftffl.»
Erzurum
im
49.0
23
10.5
58
26.4
7
3.2
13 6.9
11
50
22ü
12 232
BD:23.46
Van
85
«.9
15
10.8
41
27.7
12
8.1
5 4.1
6
SA
148
10 158
P:.O55
Lise II
254
49.7
64
12J
128
!5.0
14
2.7
18 35
34
6.6
512
S
2 534
30:6 tf-.12.59 BD:7.78
E
24
15
Lise IV
206
47.2
57
13.1
106
24.3
16
3.7
27 6.2
3Q 466
P:.254
Erkek
352
43.8
96
12.9
175
13S
23
3.5
43 5.8
40
5.4
742
18 780
SD:6
tfâtsa
c
B0:14,55
Kız
68
47.6
25
12.!
59
i
.9
2
0.9
18
9J
2C5
4
m
P:.O24
Şehir
2; s
47.2
E3
13.2
12J
2S.3
17
15
23 4.3
24
5.0
479
i 505
İlçe
35
40.0
14
15.5
29
3Z2
1
1.1
4,4
G
B.7
90
9 99
SD24
Nahiye
11
68.8
1
2
3
1B
8
0
1
18
16
5.
Köy
176
53.0
33
9.9
71
21.4
12
3.6
1
5.2
6J
332
7 349
BD-371
ıo
Yurtdışı
11
35.5
10
32.3
5
161
0
3.2
4
124
31
31
P-M1
C-ViZ-Zs;
176
48.8
44
11.7
51
24.3
ıs
5.0
1
5.5
27
7.2
376
393
Okur-Yazar
65
436
19
12.8
41
27
3
13
6.0
13
0.7
149
160
SO'30
fflrakul Mez.
209
52.5
48
117
94
243
9
23
f
4.4
15
33
387
2407
Ortaokul Me.
8
50.G
1
12
3
25.0
0
2
16.7
12
12
)P;43.77
LiseMez.
3
25.0
4
33.3
4
333
0
1
M
12
13
BD:35.56
c:
Üniversite
Cevapsız
2
50.0
2
50.0
0
0
0
4
5
ıo
P,223
Okur-YazarBeğ
34
53.1
3
1.8
10
Mİ
11
3i
5
e
64
-
77
"sn
Okur-Yazar
57
44.2
18
14.0
27
20
0
6.2
10
1
129
131
çrvrn
İ5
İlkokul Mez.
283
50J
66
1Î.6
118
22.6
17
as
5.4
30
57
s; 2
i
SİS
1—
Ortaokul Mez.
29
44.6
3
4.6
23
354
3
4.6
3.1
5
7.7
65
69
X2:43.77
H
UseMez.
24
3S7
10
16.1
a
37.1
0
1.6
65
62
65
BD:S4.14
Bal
Üniversite Cevapsız
33
47.1
14
2O.0
19
271
0
1.4
3
3
70
71
M
P:.000
S
Çhftci
131
577
15
G.6
5
19.8
9
4.0
1
u
16
7.1
227
241
Memur
I0I
47.9
30
112
53
25.1
7
13
11
52
211
221
SD3Û
E
İSÇİ
G3
45.3
27
15.4
32
23.0
3
22
2S
ıo
72
139
152
EînTüccar
57
GJ
17
K£
33
26.8
4
3.3
4.1
7
5.7
123
129
Vİ,T
-S
S.Meslek
n
41.7
16
11 5
S
32.4
2
1.4
1
7.9
7
5.1
139
143
BD:401
Başka Cevapsa
40.6
8
II
20
29.0
4
S.9
43
6
17
69
73 4?
P:.09O
İbadet 2.
4 71
57.1 57.7
1
9
28.6 7.3
1
29
143
0 2
1.6
3.3
0 S
65
7 123
1
9 139
SD:24
Durumuna 3. Göre [433] 4.
372
e
47.1 50.0
106 1
13.4 8.3
an
1
15.4 3.3
27 0
3.4
3
4.9 16.7
46 2
54 16.7
12
6
13 7
BD:4S.71 P:DO4
6. Cevapsız
2
313
1
16.7
1
16.7'
0
3
S3.3
11
Babanın 1.
10
584
0
G
35.3
0
i
5J
17
3 20
SD;24
ibateı 2.
69
53.9
9
63
13
12J
2
1.9
1 65
a
108
119
Durumuna 3.
MS
4E.0
ıoo
13.4
204
27
2G
35
3
4.7
39
5.2
749 28
6 77S
t 3B
80:99.55
Gûra 4.
;5
53
1
3.6
4
14.3
0
36
7
25J
5
1 6
P:.000
S. Cevapsi!
1
20.0
'
20J
1
20.0
1
20.0
2
40ü
42
Ailede 1.
H
M
24
12.5
41
2M
e
3.1
1
6.3
9
4.7
191
192
Din i
163
45.4
49
14.0
83
23.7
18
5.1
1
51
20
5.7
35'
382
-
3.
1 11;
514
24
9.8
74
30.2
1.6
2.3
9
17
241
3 243
X':43.77
Eğ İlmini .
17
739
2
8.7
1
İ3
1
43
.
2
8.7
z
23
BD :4475a
Veren 5.
9
404
9
19.1
14
XB
0
4
1
43
1
47
P:.0uQ
Şişlere göre 6.
11
33.3
3
9.0
12
36i
t
3.0
6
183
33
33
Cevapsa
105
TOPLAM
1OD0
Sosyo-ekonomik yapının da önemli bir farklılaşmaya sebep olmadığı belirlenmiştir.[434] Chi-kare değerlerinin anlamsız bulunması, yüzeysel bir farklılaşmanın güvenilir olmadığını belirlemektedir. Buna göre babanın çiftçi, memur, işçi ya da esnaf/tüccar olmasının din eğitiminde izlenen metodla herhangi bir ilgisinin bulunmadığı söylenebilir.
Annenin ibadet durumu değişkeni ile din eğitiminde izlenen metod arasında da bir ilişkinin varlığı sözkonusudur. Chi-kare testi sonuçları anlamlıdır. Buna göre annelerden beş vakit namaz kılan ve diğer ibadetlerini yerine getirenler, çocuklarına verdikleri din eğitiminde % 47.1 ile hoşgörü ve ilgi uyandırarak; % 25.4 ile ibadetlere katılımı teşvik ve ardından sohbetle anlatarak; %13.4 ile mükâfatlandırarak eğitme metodunu izledikleri; katı disiplin ve baskıya %3.4;cezalandırmaya ise % 4.9 oranında başvurdukları gözlenmektedir. Din eğitiminde izledikleri metodların tutarlı ve sağlıklı oluşu bakımından en ideal dağılım, ibadetlerini eksiksiz olarak yerine getiren annelerde görülmektedir.
Babanın ibadet durumu ile din eğitiminde izlenen metod arasındaki ilişkinin anlamlılık derecesi ise oldukça yüksektir. Buna göre babalardan beş vakit namaz kılan ve diğer ibadetlerini yerine getirenler, çocuklarına verdikleri din eğitiminde % 46.0 ile hoşgörü ve ilgi uyandırarak; %27.2 ile ibadetlere katılımı teşvik ve ardından sohbetle anlatarak; %13.4 ile mükâfata dayalı bir eğitim metodu izledikleri, katı disiplin ve baskıya %3.5; cezalandırmaya ise % 4.7 oranında başvurdukları anlaşılmaktadır. Bu sonuçlar, aynı zamanda annenin ibadeti değişkeniyle parelellik arzetmektedir.
Din eğitimini annenin, ya da babanın veya her ikisinin birlikte vermesinin yanında abla-ağabey veya dede-nine gibi ikinci derece yakın akrabaların da bu konuyu üstlenmeleri durumunda, izlenen metodun da farklı olacağı düşünülebilir. Bunu test amacıyla oluşturulan çapraz çizeige ve ardından uygulanan chi-kare testinde, bu iki değişken arasında anlamlılık derecesi oldukça yüksek bir ilişkinin var olduğu görülmüştür. Frekans dağılımı birtakım önemli ipuçları vermektedir. Sözgelimi, hoşgörüye dayalı eğitim metodu izleme oranı, bu eğitimi sadece annelerin verdiği durumlarda % 1.5, babalarda % 46.6; anne babanın birlikte üstlendikleri durumda %51.4 olup, bu eğitimi verenler eğer abla-ağabey ise oran %73.9 düzeyine yükselmektedir. Bu oran dede nine vb. yakın akrabalarda ise % 40.4 düzeyinde kalmakta, diğer akrabalar ve din görevlilerinden oluşan başka seçeneğinde ise % 33.3 düzeyine düşmektedir. Görüldüğü üzere, hoşgörü ile ilgi uyandırarak dinî bilgileri verme oranındaki uç noktalar, anne-babanın birlikte hareket ettiği durumlarla, bu eğitimi aile dışından kimselerin üstlendikleri hallerde gerçekleşmektedir. Mükâfata dayalı metod bu eğitimi sadece annenin verdiği durumlarda %12.5; babalarda %14.0; anne baba birlikte verdikleri durumlarda %9.8; abla-ağabeylerde % 8.7 iken dede-nine gibi yakın akrabalarda ise %19.1'e yükselmektedir. Bu durum dede-nine gibi aile büyüklerinin ve ikinci dereceden yakın akrabaların torunları olan çocuklara karşı daha çok mükâfat veren kişiler olmalarıyla açıklanabilir.
İbadetlere katılmayı teşvik ederek, ardından sohbetle anlatarak eğitim yapan anneler %21.4; babalar %23.7; anne-baba birlikte davrananlar %30.2; abla-ağabeyler %4.3; dede-nine ve yakın akrabalar ise % 29.8 düzeyindedir. Anne babanın birlikte davranarak uyguladıkları ibadetlere katılmayı teşvik ve ardından sohbetle anlatarak eğitme metodunun en yüksek düzeyle gerçekleşmiş olması tesadüf sayılmamalıdır. Aynı şekilde baskı ve katı disiplin ya da cezalandırmaya başvurma oranları, bu eğitimi anne babanın ayrı ayrı verdiği durumlarda yüksek iken, bu oranlar dinî eğitimi anne-babanın birlikte verdiği durumlarda, hissedilir bir şekilde düşmektedir. Bu sonuçlar, genel eğitimde olduğu gibi, dinî eğitimde de anne-babanın birlikteliğinin çocuk üzerinde en önemli etkiyi yapacağı yönündeki görüşleri[435] doğrularken, öte yandan en sağlıklı ve tutarlı metodun ne sadece hoşgörü ve mükâfat, ne baskı ve cezalandırmaya dayalı bir metod olduğunu en ideal eğitim-şeklinin anne-babanın birlikte yürüttükleri ve dinî prensipleri bizzat yaşayarak örnek oldukları bir eğitim tarzı olduğunu ortaya koymaktadır. Bu arada frekans dağılımında görülen dede-nine gibi ikinci derece yakınların çocukları % 29.8 oranıyla, ibadetlere teşvik ederek ve ardından sohbetle anlatma metoduna başvurmuş olmalarının, daha önce yapılan bir araştırmanın "ailede verilen din eğitiminde büyük anne gibi yakınların büyük rol oynadıkları" [436] tesbitiyle paralellik arzettiğini de eklemeliyiz.