- Adem-i kabul ve kabul-ü adem kavramları arasındaki fark

Adsense kodları


Adem-i kabul ve kabul-ü adem kavramları arasındaki fark

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
ehlidunya
Sun 1 August 2010, 03:09 pm GMT +0200
Adem-i kabul ve kabul-ü adem kavramları arasındaki farkı açıklar mısınız?

“Adem-i kabul, kabul-ü ademle iltibas olunur. Adem-i kabul; adem-i delil-i sübut, onun delilidir. Kabul-ü adem, delil-i adem ister. Biri şek, biri inkârdır.”

Mektûbat


Adem-i kabul, “iman hakikatlarına karşı lakayt kalmak, gerçekleri, fikir yormaksızın inkâr etmek” demektir. Kabul-ü adem ise, “Gerçek olmayan bir fikri kabul etmek, hakikatin zıddına inanmak ve bunu dava etmek” manasını taşır.

Bazılarını görürsünüz, ne gökyüzünü düşünmeye değer bulurlar, ne yeryüzünü ve içindekileri. Bu adamlar, düşünmeden yaşamayı, kendilerini ve kâinatı unutmayı, günlerini gün edip başka her şeyi gereksiz bulmayı hayatlarının değişmez prensibi kabul etmişlerdir. Bu nefsanî hayat düzeni, bu adamların iman hakikatları üzerinde düşünmelerine, kafa yormalarına engel olur ve hidayetlerine perde çeker. İşte bu kesimin inancı adem-i kabul olarak isimlendiriliyor. Adem-i kabul yani kabulsüzlük. Bu inkâr kolaydır ve inkârcıların çoğu bu gruba girer..

Bir başka grup da var ki, onlar, iman hakikatlarını kabul etmemekle kalmaz, inkâr eder, onlara karşı çıkarlar; aksini ispat etmeye zorlanır ve insanları kendi batıl çizgilerine çekmek için gayret gösterirler. İşte İslâm’ın azılı düşmanları bu gruptaki insanlardır. Bunların itikat dünyaları ise, kabul-ü adem ile ifade edilir; yani yanlış bir yolu kabul etme, bâtılı dava etme, inançsızlığa inanma. Bu yolda gidenlerde düşünmemek değil, hatalı düşünmek ve bunu dava edinmek söz konusudur. Nur Külliyatında bu kısım için, “bir hükümdür, bir itikaddır, bir iltizamdır” buyrulur.

“Adem-i kabul, kabul-ü ademle iltibas olunur. Adem-i kabul; adem-i delil-i sübut, onun delilidir. Kabul-ü adem, delil-i adem ister. Biri şek, biri inkârdır.” (Mektûbat)

Adem-i kabulde, bir hakikatı ispat eden hiçbir delili bilmemek, onlarla ilgilenmemek söz konusu. Bu bilgisizlik o adamın inançsız kalmasına yetiyor. Kabul-ü ademde ise o hakikatın yokluğuna delil getirilmesi gerekiyor. Birinci adam şek içinde, şüphe içinde yaşıyor, ama iman şüpheyi kabul etmediği için bu adam da küfür dairesinde kalıyor. İkinci adam ise doğrudan doğruya inkâr yoluna girmiş bulunuyor

ceren
Thu 11 April 2019, 07:34 pm GMT +0200
Esselamu aleykum. Rabbim razı olsun bizlere bu bilgileri sunan kardesimizden. ...

Sevgi.
Fri 12 April 2019, 01:52 am GMT +0200
Aleyküm selâm. bir kere bu dünyaya geliş gayemizin Rabbimizin rızasını kazanmak için olduğunun bilincinde olarak herzaman hâk yolunda olanlardan olalım inşaAllah 🌸
Bilgiler için Allah razı olsun kardeşim

gulsahkilicaslan
Fri 12 April 2019, 10:16 am GMT +0200
Rabbim bu güzel hayrımızı ve kardeşliğimize zeval vermesin daim etsin inşallah selam ve dua ile inşallah...