MEHMET/8/A/ENES
Tue 10 February 2015, 06:44 pm GMT +0200
“İsm-i A’zam” hakkında bilgi verir misiniz?
İsm-i a’zam sözlükte “en büyük isim” anlamına gelmektedir. Terim olarak Allah’ın en güzel isimleri içerisinde yer alan bazı isimleri için kullanılmıştır. Bir grup İslam alimi, Allah’ın isimlerinin hepsinin eşit derecede büyük ve üstün olduğunu söylemiş, birini diğerlerinden ayırmamışlardır. Bir grup ise hadisleri göz önünde bulundurarak, bazı isimlerin diğerlerinden daha büyük ve faziletli olduğu görüşünü benimsemişlerdir. Hz. Peygamber (s.a.s.)’in bazı hadislerinde ism-i a`zamdan bahsedilmekte, bu isimle dua edildiği zaman, duanın mutlaka kabul edileceği bildirilmektedir (Ebu Davud, Vitr, 23; Tirmizi, Da`avat, 64, 65, 100; Nesai, Sehv, 58; İbn Mace, Dua, 9, 10). Fakat Allah’ın en büyük isminin hangisi olduğunu kesin olarak belirlemek mümkün değildir. Çünkü bu hadislerin bir kısmında “Allah” ismi, bir kısmında ise’’rahman, rahim” (esirgeyen, bağışlayan), “hayyü’l-kayyum” (diri ve her şeyi ayakta tutan), “zü’l-celali ve’l-ikram” (ululuk ve ikram sahibi) isimleri Allah’ın en büyük ismi olarak belirtilmektedir. Öte yandan Hz. Ali’nin ism-i a’zamı şu altı isim olarak saydığı zikredilmektedir: Ferd, Hay, Kayyum, Hakem, Adl, Kuddus”.
Konuyla ilgili bir hadis şöyledir: “Rasulullah (s.a.s.) bir kişinin şöyle dua ettiğini işitti: “Allah’ım, şehadet ettiğim şu hususlar sebebiyle senden talep ediyorum: Sen, kendisinden başka ilah olmayan Allah’sın, birsin, samedsin (hiçbir şeye ihtiyacın yok, her şey sana muhtaç), doğurmadın, doğmadın, bir eşin ve benzerin yoktur.” Bunun üzerine Efendimiz (s.a.s.) buyurdular: “Nefsimi kudret elinde tutan Zat’a yemin olsun, bu kimse, Allah’tan İsm-i Azamı adına talepte bulundu. Şunu bilin ki, kim İsm-i Azamla dua ederse Allah ona icabet eder, kim onunla talepte bulunursa (Allah ona dilediğini mutlaka) verir.” (Tirmizi, Daavat, 65) Başka bir hadis meali de şöyledir: “Bir adam şöyle dua etmiştir “Ey Allah’ım, hamdlerim sanadır, nimetleri veren sensin, senden başka ilah yoktur. Sen semavat ve arzın celal ve ikram sahibi yaratıcısısın, Hayy ve Kayyumsun (kainatı ayakta tutan hayat sahibisin. ) Bu isimlerini şefaatçi yaparak senden istiyorum! “ (Bu duayı işiten) Resulullah (s.a.s.) sordu: “Bu adam neyi vesile kılarak dua ediyor, biliyor musunuz? “ “Allah ve Resulü daha iyi bilir? “ “Nefsimi kudret elinde tutan Zat’a yemin ederim ki, o Allah’a, İsm-i Azam’ı ile dua etti. O İsm-i Azam ki, onunla dua edilirse Allah icabet eder, onunla istenirse verir.” (Ebu Davud, Salat, 368)
Kaynak: Dini Soruları Cevaplandırma Platformu
Rabbim (c.c.) bize vesile olan hocamıza rahmet eylesin.
İsm-i a’zam sözlükte “en büyük isim” anlamına gelmektedir. Terim olarak Allah’ın en güzel isimleri içerisinde yer alan bazı isimleri için kullanılmıştır. Bir grup İslam alimi, Allah’ın isimlerinin hepsinin eşit derecede büyük ve üstün olduğunu söylemiş, birini diğerlerinden ayırmamışlardır. Bir grup ise hadisleri göz önünde bulundurarak, bazı isimlerin diğerlerinden daha büyük ve faziletli olduğu görüşünü benimsemişlerdir. Hz. Peygamber (s.a.s.)’in bazı hadislerinde ism-i a`zamdan bahsedilmekte, bu isimle dua edildiği zaman, duanın mutlaka kabul edileceği bildirilmektedir (Ebu Davud, Vitr, 23; Tirmizi, Da`avat, 64, 65, 100; Nesai, Sehv, 58; İbn Mace, Dua, 9, 10). Fakat Allah’ın en büyük isminin hangisi olduğunu kesin olarak belirlemek mümkün değildir. Çünkü bu hadislerin bir kısmında “Allah” ismi, bir kısmında ise’’rahman, rahim” (esirgeyen, bağışlayan), “hayyü’l-kayyum” (diri ve her şeyi ayakta tutan), “zü’l-celali ve’l-ikram” (ululuk ve ikram sahibi) isimleri Allah’ın en büyük ismi olarak belirtilmektedir. Öte yandan Hz. Ali’nin ism-i a’zamı şu altı isim olarak saydığı zikredilmektedir: Ferd, Hay, Kayyum, Hakem, Adl, Kuddus”.
Konuyla ilgili bir hadis şöyledir: “Rasulullah (s.a.s.) bir kişinin şöyle dua ettiğini işitti: “Allah’ım, şehadet ettiğim şu hususlar sebebiyle senden talep ediyorum: Sen, kendisinden başka ilah olmayan Allah’sın, birsin, samedsin (hiçbir şeye ihtiyacın yok, her şey sana muhtaç), doğurmadın, doğmadın, bir eşin ve benzerin yoktur.” Bunun üzerine Efendimiz (s.a.s.) buyurdular: “Nefsimi kudret elinde tutan Zat’a yemin olsun, bu kimse, Allah’tan İsm-i Azamı adına talepte bulundu. Şunu bilin ki, kim İsm-i Azamla dua ederse Allah ona icabet eder, kim onunla talepte bulunursa (Allah ona dilediğini mutlaka) verir.” (Tirmizi, Daavat, 65) Başka bir hadis meali de şöyledir: “Bir adam şöyle dua etmiştir “Ey Allah’ım, hamdlerim sanadır, nimetleri veren sensin, senden başka ilah yoktur. Sen semavat ve arzın celal ve ikram sahibi yaratıcısısın, Hayy ve Kayyumsun (kainatı ayakta tutan hayat sahibisin. ) Bu isimlerini şefaatçi yaparak senden istiyorum! “ (Bu duayı işiten) Resulullah (s.a.s.) sordu: “Bu adam neyi vesile kılarak dua ediyor, biliyor musunuz? “ “Allah ve Resulü daha iyi bilir? “ “Nefsimi kudret elinde tutan Zat’a yemin ederim ki, o Allah’a, İsm-i Azam’ı ile dua etti. O İsm-i Azam ki, onunla dua edilirse Allah icabet eder, onunla istenirse verir.” (Ebu Davud, Salat, 368)
Kaynak: Dini Soruları Cevaplandırma Platformu
Rabbim (c.c.) bize vesile olan hocamıza rahmet eylesin.