mevlüdekalınsaz
Wed 11 February 2015, 06:58 pm GMT +0200
“Ahilik” ne demektir?
Ahi kelimesi Arapça olup kardeşim anlamına gelmektedir. Ancak bu kelimenin Türkçe’deki cömert anlamındaki akı kelimesinden türetildiği de ileri sürülmektedir. Anadolu’da ahiliğin kurucusu olarak bilinen Ahi Evran(ö. 1262), İran’ın Hay şehrinde doğan Şeyh Nasirüddin Mahmud’dur. Ahiliğin prensipleri temelde Kur’an ve sünnete dayanmaktadır. Ahilik dini, ahlaki kurallarla iktisadi kuralları birleştiren ve sosyal bir yapıya kavuşturan bir Teşkilattır. Bu Teşkilatın Anadolu’da kurulmasında fütüvvet Teşkilatının rolü büyüktür. Türkler, İslamı kabul etmeleri ve Anadolu’ya yerleşmelerinden itibaren fütüvvet ülküsünü benimsemişler ve kendilerine özgü cömertlik, yiğitlik ve kahramanlık özellikleriyle süslemişlerdir.
Bu Teşkilatın fütüvvetname adı verilen bir nizamnamesi vardı. Teşkilata girecek gençler bu kurallara uymak zorundaydı ve kendilerinde doğruluk, güven, tevazu, vefa, cömertlik gibi nitelikler aranırdı. Yalan, içki, zina, hile, gıybet gibi davranışlar meslekten atılmayı gerektiren suçlardı. Ahilik, “iş ahlakına sahip nitelikli kişi, ancak kaliteli mal ve hizmet üretebilir” gerçeğini yakalayıp uygulamada ortaya koymuştur. Anadolu’da özellikle XIII. yüzyılda devlet otoritesinin oldukça zayıfladığı bir dönemde şehir hayatında sadece iktisadi değil, siyasi bakımdan da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır. Merkezi otoritenin zayıfladığı anarşi ve kargaşanın baş gösterdiği dönemlerde, ahi birlikleri şehirlerin yönetimine mahalli otorite olarak hakim olmuşlardır.
Allah(c.c) bize vesile olan hocamıza rahmet eylesin
Kaynak: Dini Soruları Cevaplandırma Platformu
Ahi kelimesi Arapça olup kardeşim anlamına gelmektedir. Ancak bu kelimenin Türkçe’deki cömert anlamındaki akı kelimesinden türetildiği de ileri sürülmektedir. Anadolu’da ahiliğin kurucusu olarak bilinen Ahi Evran(ö. 1262), İran’ın Hay şehrinde doğan Şeyh Nasirüddin Mahmud’dur. Ahiliğin prensipleri temelde Kur’an ve sünnete dayanmaktadır. Ahilik dini, ahlaki kurallarla iktisadi kuralları birleştiren ve sosyal bir yapıya kavuşturan bir Teşkilattır. Bu Teşkilatın Anadolu’da kurulmasında fütüvvet Teşkilatının rolü büyüktür. Türkler, İslamı kabul etmeleri ve Anadolu’ya yerleşmelerinden itibaren fütüvvet ülküsünü benimsemişler ve kendilerine özgü cömertlik, yiğitlik ve kahramanlık özellikleriyle süslemişlerdir.
Bu Teşkilatın fütüvvetname adı verilen bir nizamnamesi vardı. Teşkilata girecek gençler bu kurallara uymak zorundaydı ve kendilerinde doğruluk, güven, tevazu, vefa, cömertlik gibi nitelikler aranırdı. Yalan, içki, zina, hile, gıybet gibi davranışlar meslekten atılmayı gerektiren suçlardı. Ahilik, “iş ahlakına sahip nitelikli kişi, ancak kaliteli mal ve hizmet üretebilir” gerçeğini yakalayıp uygulamada ortaya koymuştur. Anadolu’da özellikle XIII. yüzyılda devlet otoritesinin oldukça zayıfladığı bir dönemde şehir hayatında sadece iktisadi değil, siyasi bakımdan da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır. Merkezi otoritenin zayıfladığı anarşi ve kargaşanın baş gösterdiği dönemlerde, ahi birlikleri şehirlerin yönetimine mahalli otorite olarak hakim olmuşlardır.
Allah(c.c) bize vesile olan hocamıza rahmet eylesin
Kaynak: Dini Soruları Cevaplandırma Platformu