sümeyra
Sat 24 December 2011, 01:30 pm GMT +0200
4141) ... UbeyduIIah bin Mıhsan el-Ensari (Radiyallahü anh)den
4141) ... UbeyduIIah bin Mıhsan el-Ensari (Radiyallahü anh)den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir :
(Ey Mü'minier!) Sizden kim vücutça sağlıklı, kalben emin olup yanında gününün yetecek kadarcık rızkı bulunursa bütün dünya ona verilmiş gibidir."[41]
İzahı
Bu hadîsi Tirmiz; de rivayet etmiştir. BuhârI de eI-Edebü*l-Müfred'de rivayet etmiştir. Tuhfe yazarı bu hadîsin izahı bölümünde şöyle der:
Hadiste geçen "Sirb" nefis demektir. Bir kavle göre topluluk demektir. Bu takdirde maksad, kişinin aile ferdleri ve ey halkıdır.
Bir kavle göre bu kelime "Serb" olarak okunur ve meslek, yol anlamım ifâde eder. Bir başka kavle göre "Sereb" okunabilir ve ev mânâsında kullanılmış olur. Bu kelime ile ilgili yukarda verilen bilgi el-Kari'den nakledilmiştir.
Tercemede bu kelime karşılığında kalb kelimesi kullanılmıştır. Çünkü Kamus'ta Sirb kelimesinin kalb, nefis, yol ve cemâat mânâlarına geldiği bildirilmiştir. Hadiste kişinin düşman tehlikesinden ve korkusundan uzak ve emin olması mânâsı kasdedildiğinden iç huzuru ve gönülce emniyet içinde bulunmak esas alınmalıdır.
Hadisteki "Hîzet" fiili "Hıyâzet" masdanndan alınmadır. Hıyâzet, toplamak ve birleştirmek demektir.[42]
Hadîsten Çıkan Hükümler
1. Beden sağlığı büyük bir nimettir.
2. Düşman şerrinden ve korkusundan emin olmak, güvenlik içinde yaşamak büyük bir nimettir.
3. Günlük nafakaya sahip olmak büyük bir nimettir.
4. Yukarda sayılan üç nimete sahip olan bir kimse, bütün dünya kendisine verilmiş gibidir. Kendisini böyle görmeli, nimetlere şükretmeli, âhiret mutluluğuna erişmeye çalışmalıdır.
4141) ... UbeyduIIah bin Mıhsan el-Ensari (Radiyallahü anh)den rivayet edildiğine göre; Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir :
(Ey Mü'minier!) Sizden kim vücutça sağlıklı, kalben emin olup yanında gününün yetecek kadarcık rızkı bulunursa bütün dünya ona verilmiş gibidir."[41]
İzahı
Bu hadîsi Tirmiz; de rivayet etmiştir. BuhârI de eI-Edebü*l-Müfred'de rivayet etmiştir. Tuhfe yazarı bu hadîsin izahı bölümünde şöyle der:
Hadiste geçen "Sirb" nefis demektir. Bir kavle göre topluluk demektir. Bu takdirde maksad, kişinin aile ferdleri ve ey halkıdır.
Bir kavle göre bu kelime "Serb" olarak okunur ve meslek, yol anlamım ifâde eder. Bir başka kavle göre "Sereb" okunabilir ve ev mânâsında kullanılmış olur. Bu kelime ile ilgili yukarda verilen bilgi el-Kari'den nakledilmiştir.
Tercemede bu kelime karşılığında kalb kelimesi kullanılmıştır. Çünkü Kamus'ta Sirb kelimesinin kalb, nefis, yol ve cemâat mânâlarına geldiği bildirilmiştir. Hadiste kişinin düşman tehlikesinden ve korkusundan uzak ve emin olması mânâsı kasdedildiğinden iç huzuru ve gönülce emniyet içinde bulunmak esas alınmalıdır.
Hadisteki "Hîzet" fiili "Hıyâzet" masdanndan alınmadır. Hıyâzet, toplamak ve birleştirmek demektir.[42]
Hadîsten Çıkan Hükümler
1. Beden sağlığı büyük bir nimettir.
2. Düşman şerrinden ve korkusundan emin olmak, güvenlik içinde yaşamak büyük bir nimettir.
3. Günlük nafakaya sahip olmak büyük bir nimettir.
4. Yukarda sayılan üç nimete sahip olan bir kimse, bütün dünya kendisine verilmiş gibidir. Kendisini böyle görmeli, nimetlere şükretmeli, âhiret mutluluğuna erişmeye çalışmalıdır.