- Tabiîn Kavli Ve Tatbikatına Bakışı

Adsense kodları


Tabiîn Kavli Ve Tatbikatına Bakışı

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Thu 15 September 2011, 01:19 pm GMT +0200
 
3- Tabiîn Kavli Ve Tatbikatına Bakışı


Ebu Hanife, "ben de tabiîler gibi içtihad ederim" demekle, muhteme­len, onların söz ve tatbikatını bağlayıcı görmediğini belirtmek istemiştir. Çünkü kendince isabetli gördüğü yerde onlara tabi olmuş, kendi hocaları başta olmak üzere birçok tabiînin görüş ve uygulamalarını delil olarak kul­lanmıştır. Nereden gelirse gelsin doğru ve haklı olanı tercih prensibinden hareketle, her türlü görüş ve delile açık olmuştur. Bu yüzden zaman zaman kendi hocaları da dahil olmak üzere tabiînden bazılarının görüşlerine muha­lif kalmış, talebeleri de kendisine karşı aynı yolu izlemişlerdir.[374]

1- Mesela, oğlunun Ebu Yusuf tan naklettiği bir rivayete göre Ebu Ha­nife'nin hocası Hammad namaz kılarken, yanındaki adamın aksırması üzeri­ne ona "yerhamükellah" diye karşılık vermiş ve bu hususu İbrahim Nehaî'ye  sorunca:

Nehaî de kardeşin için dua etmişsin, bir şey gerekmez demiştir.[375]

Ebu Hanife ise hem hocasına hem de hocasının hocasına katılmayarak:

"Namazda aksırana karşılık vermek (teşmit) namazı bozar" demiştir. Çün­kü o, bu konuda Hz. Peygamber'den gelen bir hadise dayanmaktadır.[376]

İmam Muhammed de bu konuda, Nehaî’nin değil, Said b. Müseyyib'in görüşünü benimsediklerini belirterek, onun, imam hutbe okurken aksıran bi­risine teşmit yapanın halini sorana:

"Bunu bir daha yapmasın" dediğini nakletmektedir.[377]

2- Yine oğlunun Ebu Yusuf tan nakline göre, İbrahim Nehaî:

"Bir kimse abdestte ve gusülde ağıza ve buruna su vermeyi terkederse her ikisinde de hüküm aynıdır, iade etmesi gerekir" [378]derken, Ebu Hanife ağıza ve bu­runa su vermenin abdestte sünnet, gusülde ise farz olduğunu belirtmektedir.[379]

3- Nehaî'ye göre, seferden dönen bir kimse halasını, teyzesini veya ni­kahı kendisine haram olan bir kadım öperse abdesti bozulmaz, fakat nikahı helal olan birisini öperse bu, hades sayılır, dolayısıyla abdest alması gerekir.[380]  Bu rivayeti Âsâr'ında zikreden İmam Muhammed:

"Bu, İbrahim'in gö­rüşüdür. Biz bunu almayız. Mezî gelmedikçe öpmenin abdest bozacağı gö­rüşünde değiliz. Ebu Hanife'nin görüşü de budur" demektedir.[381]

4- Ebu Hanife, yalancı şahide ta'ziri gerekli görmemiş, fakat onun, şehirliyse çarşıda, köylü ise kavmi içerisinde teşhir edilip, insanların bu şahıstan sakındırılmaları gerektiğini belirtmiştir. Bu hükme varırken Ebu Hanife'nin dayanağı Kadı Şureyh'tir.[382] Çünkü Şureyh, Hz. Ömer ve Hz. Ali zamanında uzun süre kadılık yapmış ve bunlarır rivayetleri yi e hüküm ver­mede şöhret kazanmıştır.[383]

Ebu Hanife'nin, mürselleriyle meşhur olan Nehaî'ye birçok konuda tabi olurken bazı hususlarda muhalefet etmiş olması yadırganacak bir durum de­ğildir ve bu, o dönemin birçok aliminde rastlanan bir özelliktir. Yukarıdaki örnekler Ebu Hanife'nin tabiîn kavlini ve tatbikatım gerektiğinde delil olarak kullanmakta hiçbir mahzur görmediğini ortaya koymaktadır.[384]



[374] Mesela, Ebu Yusuf’un, sadece "ihtilafa Ebi Hanife ve İbn Ebi Leyla" isimli kitabında Ebu Hani­fe'den ayrılıp İbn Ebi Leyla'nın görüşünü tercih ettiği meselelerin sayısı 38 dir.

[375] Ebu Yusuf, el-Âsâr, 73.

[376] Age.. 73 (3 nolu dipnot).

[377] Age., 73 (4 nolu dipnot).

[378] Age., 14.

[379] Age., 14.(2 nolu dipnot).

[380] Age.. 6.

[381] Age., 6 (2 nolu dipnot).

[382] Ebu Yusuf, İhtilaf, 75-76.

[383] Serahsî, Mebsut, XVI, 145; İbn Sa'd, Tabakat, VI, 131.

[384] Dr. İsmail Hakkı Ünal, İmam Ebu Hanife'nin Hadis Anlayışı Ve Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları: 74-76