sumeyye
Thu 15 September 2011, 01:30 pm GMT +0200
7- Ebu Hanife'nin Cerh Ve Ta'dildeki Yeri
Ebu Hanife bir hadisçi olmamakla birlikle, zaman zaman bazı ravileri cerh ederek bunların rivayetlerinin kabul edilmeyeceğini bildirmiş, diğer bazılarını da ta'dil etmiştir. Bu yüzden Sehâvî (831-902), Hadis ricali hakkında konuşanları topladığı kitabında, Ebu Hanife'yi, tabiîn asrının sonlarında, tevsik ve tecrih konusunda konuşan imamlar arasında zikretmiş ve O'nun:
"Câbir el-Cu'tî[309] den daha yalancı birini görmedim" şeklindeki ifadesini örnek olarak vermiştir.[310]
El-Cevâhirul-Mudıyye müellifi ise, Ebu Hanife'nin cerh ve tadildeki yeriyle ilgili olarak şunları söyler:
"Bilmiş ol ki İmam Ebu Hanife, cerh ve tadil konusunda sözü kabul edilenlerdendir. Bu ilmin uleması, nasıl İmam Ahmed, Buhari, İbn Maîn, İbnü'l-Medînî ve bu sanatın şeyhlerinden olan diğerlerinden cerh ve tadil hakkındaki görüşlerini alıp onunla amel ettilerse, aynen Ebu Hanife'nin bu konudaki görüşlerini de kabul edip onunla amel ettiler. Bu, onun büyüklüğüne, şanına, ilminin genişliğine delâlet eder".[311]
Kureşî daha sonra Ebu Hanife'nin tecrih ve tadil ettiği kimselerle ilgili örnekler verir. Ebu Yahya el-Hımmânî, Ebu Hanife'nin şöyle dediğini duymuştur:
"Câbir el-Cu'fî'den daha yalancısını, Atâ b. Ebi Rebah'tan daha faziletlisini görmedim".[312]
İbn Hıbban'ın kaydettiğine göre Ebu Hanife, Câbir el-Cu'fînin yalancılığı konusunda şöyle der:
"Ona götürdüğüm her görüş (rey) hakkında mutlaka bir hadis getirirdi ve kendisinde Peygamber (s.a.v.) den gelen binlerce hadis olduğunu iddia ederdi. Halbuki Peygamber (s.a.v.) bunları söylememişti".[313]
Beyhakî'nin rivayet ettiğine göre, Ebu Said es-Sağânî, Ebu Hanife'ye, Süfyânü's-Sevrî'den hadis alıp almama hususunu sorunca, O:
"Ondan yaz, çünkü o, sikadır. Ancak, İbni İshak'ın, el-Hâris'ten aldığı hadislerle, Câbir el-Cu'fî'nin hadislerini bundan istisna tut" demiştir.[314]
Ayrıca Ebu Hanife'nin, Talk b. Habib'i, Kaderiyye'den olduğu için, Amr b. Ubeyd'i, Kelâm ilmine kapı açtığı için, Cehm b. Safvan ve Mukatil b. Süleyman'ı, nefy (Allah'ın sıfatlarını kabul etmeme) ve teşbih (Allah'ı insanlara benzetme) de aşırı gittikleri için cerh ettiği bildirilmektedir.[315] Onun için, Ebu Hanife'nin, Ebu Yusuf a, "Horasan ehlinden iki sınıf insandan, yani el-Cehmiyye ve el-Mukatiliyye (el-Müşebbihe) den sakın" dediği belirtilmektedir.[316]
Ebu Hanife'nin, Cafer b. Muhaimned (es-Sâdık) hakkında, "ondan daha fakihini görmedim" dediği,[317] Zeyd b. Ayyaş hakkında da "meçhul" tabirini kullandığı bildirilmektedir.[318]
Abdullah b. Mübarek, Ebu Hanife'nin hadis bilmediğini söyleyenlere verdiği cevapta onun cerh ve tadildeki yerine de işaretle şöyle demiştir: "Onun hadis bilmediği nasıl söylenir? Ona, kuru hurma ile yaş hurmanın alınıp alınamayacağı sorulunca; 'bunda bir beis yoktur' dedi. Kendisine Sa'd hadisi[319] hatırlatılınca:
“O şaz bir hadistir. Zeyd Ebî Ayyaş'ın[320] rivayeti kabul olunmaz, diye karşılık verdi. Hadis bilmeyen birisi bu şekilde nasıl konuşabilir".[321]
[310] Sehâvî, el-Miitekellimûn fi'r-Rical, 87.
[311] Kureşî, I, 59.
[312] Age., I, 59; Ayrıca bkz. Beyhakî. Delâilü'n-Nübüvve, Medhal, I. 44; İbn Hibban. Mecrûhîn, I, 209.
[313] İbn Hıbban. Age., I, 209,
[314] Beyhakî, Delâil. Medhal, I, 45.
[315] Kureşî, I. 60-61.
[316] İbn Hibban, Mecrûhîn, III, 15.
[317] Zehebi, Tezkire, I, 166.
[318] İbn Hacer, Tehzibü'l-Tehzîb. III. 424.
[319] Sa'd b. Ebi Vakkas'ın rivayet ettiği hadis şudur: "Peygamber (s.a.v.)e kuru hurma ile yaş hurmanın alınıp alınamayacağı soruluyor. Hz. Peygamberin 'kuruyunca eksilir mi? sorusuna evet diye karşılık verilince Hz. Peygamber "o takdirde olmaz” buyuruyor". (Bkz. Muvatta, Büyü'. 12.)
[320] Bkz. Zehebî. el-Kâşif, I, 268.
[321] Saymerî, 26. Dr. İsmail Hakkı Ünal, İmam Ebu Hanife'nin Hadis Anlayışı Ve Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları: 65-66