- Farz İle Beraber Nafile Namaz

Adsense kodları


Farz İle Beraber Nafile Namaz

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
Eslemnur
Tue 12 April 2011, 03:05 pm GMT +0200


Farz İle Beraber Nafile Namaz

Yüce Allah buyurmaktadır ki:

Rabbinin ismini zikret (yani, Rabbinin ismini na­mazda ihlâs ile zikret}; bukraten {yani, sabah vak-[- tinde sabah namazım kılaraki ve asîlen {yani 'ışâ vaktinde öğle ve ikindi namazlarını kılarak};, gece­den de O'na secde et ve O'nu teşbih et iyani, O'nun için namaz kıl: akşam ve yatsı namazlarını kıl}! (İnsan/25-26)

Sonra, Yüce Allah nafile namazları kasdederek buyu­ruyor ki:

Uzun gece de O'nu teşbih et {yani, geceleyin de Al­lah için uzun boylu nafile namaz kıl}![44] (İnsân/26)

(Mukâtil b. Süleyman) dedi: Nebî (s.a) buyurdu ki:

Üç husus benim için farz, sizin için nafiledir: Gece kıyamı [gece kalkıp namaz kılmak], vitr ve misvak kullanmak.

Rabbini hamd ile teşbih et (yani, Rabbinin emri için namaz kıl}; güneşin doğmasından önce {yani, sabahleyin sabah namazını kıl} ve (güneşin) batmasından önce {yani, ikindüeyin ikindi namazını kıl}! (Kaf/39)

Geceden de O'nu teşbih et {yani, O'nun için akşam ve yatsı namazlarını kıl}![45] (Tâ-Hâ/130)

Daha sonra tatavvuyu [nafileyi] söz konusu ederek buyuruyor ki:

Ve secdelerin arkaları sıra[46] da îyani, akşam na­mazının (farzının) ardından da iki rek'ât} (namaz kıl)! (Katf40)

Bu iki rek'ât namazın kılınma vakti, şafak batıncaya kadar devam eden süredir.[47]                                       

Yüce Allah Tür sûresinde şöyle buyurmaktadır:

Rabbini (yani, emirlerini yerine getirmek suretiyle Rabbini} hamd ile teşbih et; kalktığın {yani, farz namazlarını kılmak üzere kalktığın} vakit ve geceden de O'nu teşbih et {yani, akşam ve yatsı namazlarını kılmak suretiyle O'nu teşbih et}! (Tûr/48)

Sonra, nafile namazı zikrederek buyuruyor ki:

Yıldızların arkaları sıra da[48] O'nu teşbih et {yani, -O sabah namazın(m farzm)dan önceki iki rek'âtı kıl}! (Tûr/49)

Bunun vakti, fecrin doğuşundan/tan yerinin ağarma­sından sonradır.[49] Bu iki rek'âtm birincisinde, Kâfırûn sûresi bir defa, ikincisinde de İhlâs sûresi üç defa okunur. Bundan sonra farzı kılana kadar konuşmak mekruhtur.

Mukâtil Ebî îshâk'tan, o el-Hâris'ten, o 'Ali'den (r.a); Yüce Allah'ın, Secdelerin arkaları sıra da... (Kaf/40) buy­ruğu hakkında şöyle dediğini rivayet etmektedir: "Akşam namazından sonraki iki rek'ât ne kadar güzeldir. Yıldız­ların arkaları sıra da... (Tûr/49) buyruğundan maksat, tan yerinin ağarmasından önceki iki rek'âttır."

Mukâtil'in 'Abdu'l-Kerîm'den, onun 'Abdullah b. 'Ab-du'r-Rahmân'dan, onun da 'Abdu'r-Rahnıân'dan rivayeti­ne göre Nebî (s.a), vitir namazının ilk rek'âtmda A'lâ sû­resini, ikincisinde Kâfırûn sûresini, üçüncüsünde de İh­lâs sûresini okurdu.[50]

Mukâtil'in Nâfi'den, onun İbn Ömer'den, onun da Ne-bî'den (s.a) rivayet ettiğine göre Nebî vitir namazının, ilk iki rek'âtı ile üçüncü rek'âtmm arasını ayırırdı.

Mukâtil dedi: 'Ubeyy'in Mushafmda kunutta okuna­cak dua da yazılmıştır. Şöyle ki:

Allahım! Bize yardım et ve bizi affet! Bütün hayrı övgüyle Senden bilir, Sana karşı nankörlük etmeyiz. Sana karşı gelenleri görevlerinden alır ve onları terkederiz.

Allahım! Yalnız Sana ibâdet eder, Senin için namaz kılar, Sana secde ederiz. Sana doğru koşarız, Senin için amel ederiz, azabından korkar, rahmetini ümit ederiz. Kuşkusuz ki azabın kâfirlere erişir.

Mukâtil dedi: Sonra, vitirde sabah namazından önce istenildiği gibi dua edilebilir. Sabah namazı kıhndmıı vi­tir kılınmaz.

(Mukâtil) dedi: Geceleyin kılman en faziletli nafile na­maz, gece yansından gecenin sonuna kadarki vakitte kılı­nan namazlardır. Gündüz kılman en faziletli nafile na­maz ise, öğle ile ikindi arasında kılman nafile namazlar­dır.

(Mukâtil) dedi: Şanı Yüce Allah buyuruyor ki:

«O ki, tezekkür etmeyi veya şükretmeyi irâde edenler  için gece ve gündüzü halef yapmıştır {yani, geceyi gündüze, gündüzü de geceye halef/ardıl yapmıştır. Öyleyse, gündüz bir haceti veya meşguliyeti olan kimse, gece ibâdet etsin; gece bir haceti veya meş­guliyeti olan kimse de gündüz ibâdet etsin}.[51]  (Furkân/62)

Burada kasdedilen, Yüce Allah'ın anılması ve nafile namazlardır. Nafile namaz kılanın yanında namaz kılan kimse, kıraati cehri yapmamalıdır [açıktan okumamalı­dır]; ki namaz kılan kişi kıraati karıştırıp şaşırmasın.

Dedi: Dedi:[52] Nafile namazı oturarak veya binek üze­rinde kılmakta bir sakınca yoktur. Bu sırada yüzü nereye dönerse dönsün imada bulunur. Doğuya dönmüş halde ol­masında da bir sakınca yoktur,

Dedi: İbn Ömer vitir namazını kılmak için (bineğin­den) inerdi. [53]



[44] II/222a: Rabbinin ismini zikret; bukraten {yani, sabah erken namaz kıldığın vakit tekbir et ve O'nun haricinde ilah olmadı­ğına şehâdet et} ve 'asîlen (yani, akşam edip, akşam namazını kıldığın vakit O'nu tekbir et ve O'nun haricinde ilah olmadığı­na şâhidlik et}!

Çünkü bu, şirkten uzak olmanın ifadesidir. İşte Yüce Allah'ın, Rabbinin ismini {yani, O'nun haricinde ilah olmadığına şehâ­det etmek suretiyle} zikret! buyruğu bunu anlatmaktadır. 'Dedi: Rasûlullah (s.a) sabah namazım kılar, sonra üç defa tek­bir getirirdi. Akşam namazını kıldıktan sonra da üç defa tekbir getirirdi. Geceden de O'na secde et lyani, uyumadan önce O'nun için namaz kıl: yatsı namazını kıl); uzun gece de O'nu teşbih et {yani, geceleyin de O'nun için namaz kıl}!

Gece namazı Nebî'ye (s.a) farzdı: (Geceden de) kalk, sana mah­sus fazladan namaz kıl! (İsrâ/79)

[45] II/8a'da: Rabbini hamd ile teşbih et {yani, Rabbinin emriyle na­maz kıl}!

[46]  Yazma nüshada, Yıldızların arkalarında... (Tûr/49) şeklinde­dir.

[47] H/169a: Rabbini hamd ile teşbih et {yani, Rabbinin emriyle na­maz kıl}; güneşin doğmasından önce iyani, sabahleyin sabah namazını kıl} ve (güneşin) batmasından önce {yani, Öğle ve ikindi namazını kıl} ve geceden de O'nu teşbih et {yani, akşam ve yatsı namazlarını kıl} ve secdelerin arkaları sıra da O'nu teşbih et {yani, akşam namazınfm farzm)dan sonra da iki  rek'ât namaz kıl}!  Bunun vakti, şafak batıncaya kadar devam eden süredir. (Kaf/39-40)

[48] Asıl nüshada, Secdelerin arkaları sıra da... (Kaf/40) şeklinde­dir.

[49] II/183a-183b: Rabbini hamd ile teşbih et {yani, Rabbinin emriy-

le namaz kıl}; kalktığın vakit {yani, farz namazı kılmak üzere kalktığın zaman}! Geceden de O'nu teşbih et lyani, akşam ve yatsı namazlarını da kıl}, yıldızların arkaları sıra da îyani, sa­bah namazın(ın farzın)dan önce de iki rek'ât (nafile) namaz kıl}! (Tûr/48-49). Bunun vakti, tan yerinin ağarmasından son­radır.

[50] Kasdedilen kişi, 'Abdu'r-Rahmân b. Ebzâ'dır. Bkz. Ahmed, Müsned, III/406.

[51] II/46a-46b: O ki, tezekkür etmeyi (yani, Allah'ı zikretmeyi} veya (gece ve gündüz} şükretmeyi (yani, O'na ibâdet etmeyi} irade edenler için, gece ve gündüzü halef yapmıştır ive böylelikle gece uyuyan kimse için gündüzü gecenin yerine, gündüz bir haceti bulunup meşguliyeti olan için de gündüzü gecenin yerine ha­lef/ardıl}. (Furkân/62)

[52] Aynı kelime, mümasil/benzer olduğu için yanlışlıkla mı iki ke­re yazılmıştır?

[53] Mukatil B. Süleyman, Ahkam Ayetleri Tefsiri, İşaret yayınları: 39-44.