๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Ansiklopedik Hadis Terimleri Sözlüğü => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 24 Haziran 2011, 17:34:54



Konu Başlığı:
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 24 Haziran 2011, 17:34:54
Nâ:  



Muhaddisler ve hadis yazanlar, hadislerin yazılışı sırasında isnatta sık geçen bazı lafızları âdet olarak bazen hazfeder bazen de kısaltarak yazarlar. Böylece çok kullanılan kelimelerin rumuz haline getirirler. Nâ harfleri de bazı muhaddisler ve hadis yazanlarca hadde-senânın kısaltıralarak remiz haline getirilmiş şeklidir.

Nahvehû:

Bk. Mislehû.

Nakale-i Hadîs:

Bk. Râvi.

Nakd-i Rical:

Nakd, sözlükte esas itibariyle alış verişte peşin verilen miktara denir. Bu manasiyle ilgili olarak bir malın kıymetini nakden vermeye, bir başka deyişle peşin ve para olarak vermede kullanılmıştır. Ayrıca paranın kalpını sağlamından ayırmaya da nakd denilmiştir. Sonraları eleştiri ve tenkit manasına buradan geçmiş olmalıdır.
Nakd-i rical, Hadis Usulü tabiri olarak bazı muhaddislerce kullanılmış bir tamlamadır. Tamamen hadis ravilerinin adalet durumunu ortaya çıkarmak maksa-diyle tenkide tabi tutulmaları karşılığıdır. Nakd-i ricalin sonu ravinin sika olup olmadığının, bir diğer ifadeyle sika veya zayıf olduğunun tesbit edilmesidir. Rivayet ettiği hadis üzerinde bu tes-bite göre hüküm verilir.
Nakd-i ricale kısaca intikad da denir. Intikaddan maksat isnadı teşkil eden ra-
vilerin tenkide tabi tutulması olduğundan bu tabir yerine intikad-ı esânîd tabirinin kullanıldığı da olur.