> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Ansiklopedik Hadis Terimleri Sözlüğü  > Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ  (Okunma Sayısı 905 defa)
27 Haziran 2011, 15:53:43
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 27 Haziran 2011, 15:53:43 »



Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ:



Bk. Mislehû.

Mislehû:

“Onun benzeri” anlamını veren bu lafız, muhaddisin bir hadisi bir isnadla sevkettikten sonra aynı hadisi ikinci isnadiyle vermek istediğinde metni aynen zikretmeyip ikinci isnadı verdiği yerde kullanılan tabirlerdendir. Böyle aynı hadisi iki isnadla verip ikincide metnini tekrar etmeden bu ifadeyle yetinen muhaddis bu ifadesiyle “ikinci isnadın metni de öncekinin metninin benzeridir” demiş gibi olur.
Aynı yerde mislehû sevâ'en (ilk metnin tıpkı aynısı); nahvehu (ilk metnin tıpkısı) tabirleri de kullanılır.
Bazı muhaddisler bir metni sevkettikten sonra ikinci isnad ile aynı metni vermekte böyle bir tabir kullanmayı hoş görmezler. Nitekim Şu'be, “fulân an fulân mislehû demek yetmez” demiştir. Ayrıca aynı âlimin “ravinin nahvehu demesi şekdir” dediği de rivayet edilmiştir.
Bununla birlikte Sufyânu's-Sevrî'ye göre ravinin şeyhi eğer zabtı ve hıfzı tam, hadis lafızlarını birbirinden ayırmaya gücü yeten; rivayetinin sayısına dikkat ve itina gösteren bir de sika olarak tanınan biri ise böyle ikinci isnaddan sonra metni tekrarlamadan nahvehu gibi bir ifade kullanması caizdir. Değilse caiz olmaz.
Bu konuda üçüncü bir görüş daha vardır. Yahya b. Ma'în'e ait bu görüşe göre ravinin şeyhi Sufyânu's-Sevri'nin görüşündeki şartları haizse mislehû demesi caiz olursa da nahvehu demesi olmaz. el-Hâkimu'n-Nisabürî de aynı kanaattedir. Ona göre mislehû ile nahvehu arasındaki farkı gözetmek muhaddise gerekli olan zabt ve itkanın bir nevidir. Her iki isnada ait metinlerin aynı lafızlarla olduğuna kesinlikle emin olmadıkça ona mislehû demek helal olmaz. Ancak metinler lafız yönünden aynı olmayıp da yalnız mana yönünden bir iseler o zaman nahvehu diyebilir.
el-Hatîbu'1-Bağdâdî'ye göre ise bu görüş hadislerin manasiyle rivayet edilmesini caiz görmeyenler nazarında bir ayırım mahiyetindedir. Manen rivayeti caiz görenler iki kelime arasında fark gözetmezler. Hadiscilerden hayli kimseler böyle iki isnadla aynı hadisi rivayet etmek istediklerinde ikinci isnadı zikrettikten sonra “misle hadisin kablehu metnuhû keza ve keza yani, daha önceki hadis gibi, metni şudur” diyerek hadis metnini sevketmişlerdir. Nahvehu lafzında da böyle yapmışlardır. Onun benimsediği görüş de budur. 718

Mislehû Sevâ'en:

Bk. Mislehû.

Mu’addil:

Sözlükte hakimin hak üzerine doğruca hükmetmesi, şahidi tezkiye etmek, terazi kefelerini aynı düzeyde tutmak, eğri bir nesneyi doğrultmak manalarına ta'dilin ismi failidir ve doğruluğuna hükmeden, adaletli olduğunu haber veren kimse demektir.
Umumi manada şahısları tezkiye eden kimse manasına kullanılan mu'adil, Hadis Usulünde ravinin adaletli olduğuna hükmeden âlime denir.
Muhtelif vesilelerle söz konusu edildiği gibi gerek az hadis rivayet ettiği, gerek kendisinden bir veya iki kişiden fazla hadis rivayet eden olmadığı, gerekse kimliği, dolayısıyla güvenilir olup olmadığı bilinmeyen ravilerin rivayetlerine itimat edilebilmesi için onların adalet durumunun ortaya konulması gerekir. Ta ki rivayet ettiği hadise güvenilebilsin; herhangi bir dini meselede o hadisle amel edilebilsin. Şu hale göre ravinin hadisine makbul gözüyle bakılabilmesi her şeyden önce onun adaletli oluşuna bağlıdır. İşte ravinin adalet sahibi olduğuna hükmeden alime mu'addil denilmiştir.
Mu'addilin sözüne güvenilir olması şarttır. Ayrıca duygularına kapılarak hareket eden bir kimse olmaması aranır. Aksi halde ravinin adaletli olduğunu söylemesi bir kıymet ifade etmez.
Bir ravinin adalet vasfına sahip olduğunu kabul edebilmek için o ravinin adaletine hükmeden muaddillerin sayısı hakkında çeşitli görüşler ileri sürmüştür. Bazı Fıkıh alimleri, hadis rivayet eden muhaddis ile kullann hukuku ile ilgili meselelerde şahitlik eden şahit arasında hiç bir fark olmadığını ileri sürerek, gerek muhaddisin, gerekse şahidin en az iki mu'addil tarafından ta'dil edilmesini şart koşmuşlardır. Bunlara göre ikiden az mu'addilin ta'dil etmesiyle adalet sabit olmaz. Bununla beraber alimlerin çoğu şahidin en az iki mu'addil tarafından ta'dil edilmesini kabul etmişlerse de ravi için bir mu'addili yeterli görmüşlerdir. Bazılarına göre ise muhaddis ve şahidin her ikisinin de ta'dilinde tezkiyesi makbul bir mu'addil yeterlidir. 719
Mu'addilin kadın veya köle olması halinde de durum aynıdır. Adaletli bir kadının veya kölenin haberi makbul sayıldığına göre, hadis rivayet eden muhaddisin bir kadın veya köle tarafından ta'dil edilmesinin de makbul olması gerekir- Bununla birlikte Medine fakihlerinin çoğu kadını mu'addil olarak kabul etmedikleri gibi ikiden az erkeğin ta'dilinin de yeterli görmemişlerdir. 720Alimler, mu'addilin bir muhaddisin adaletine hükmederken kullandığı lafızlar ve bu lafızlarla adaletinin hasıl olup olmaması konusunda ihtilafa düşmüşlerdir, el-Hatîb'in müstakil bir bölüm halinde verdiği bilgilere bakılırsa bazı âlimlere göre bu konuda mu'addilin “Bu kimsenin benim lehime ve aleyhime şahitliği makbuldür” demesi geçerlidir. Diğer bazı âlimler ta'dil için mu’addilin “Adildir, razı olunur” bazıları ise “adaletlidir, makbuldür” demesinin makbul olduğu görüşündedirler. Bazı âlimler ise kişinin adaletine hükmedilebilmesi için hakkında mu'addilin “adaletlidir, makbuldür” demesi gerektiğini ileri sürmüşlerdir. Bu konuda mu'addilin “şehadeti makbuldür” demesinin ta'dil için yeterli olacağı görüşünde olanlar da vardır. Bazı Irak âlimleri ise muaddilin “Onu yalnız hayırlı olarak biliyorum” demesinin ta'dil manasına geldiği görüşündedirler. 721
Hadis alimlerine gelince onlar bir şahsın adaletine hükmetmek için mu'addilin “bu adaletlidir” demesini kafi görmüşler; aynı zamanda şahitliğinin kabul edilmesine mani bir hali bulunmadığını ortaya koyacak bir tabirin eklenmesini ileri sürmüşlerdir; zira olur ki bir kimse adil ve fısktan uzak olsa bile gaflet, zayıflık, çok yanılma, şahitlik ettiği konu hakkında bilgisinin az olması yüzünden şahitliği makbul eddedilmez. Bu halleri emanetine gölge düşürmese de şahitliğini kabule mani olur. Nitekim rivayete göre Hz. Ömer şahabı Abdurrahman b. Avfa böyle demiştir. “Sen bize göre adil bir kimsesin. Hz. Peygamberden (bu konuya dair) ne işittin? 722
Hz. Peygamber (s.a.s) Abdurrahman b. Avf ile Hz. Ömer'e ikta yoluyla bir arsa vermiş. ez-Zubeyr b. Avvâm Hz. Ömer'in çocuklarına giderek onun hissesini satın almış; sonra da Hz. Osman'a giderek söz konusu araziyi Hz. Ömer'in evlatlarından satın aldığını, oysa Abdurrahman b. Avfın bu arazinin Hz. Peygamber (s.a.s) tarafından kendisine verildiğini iddia ettiğini söylemiştir. Bunun üzerine Hz. Osman Abdurrahman b. Avfı tezkiye ederek onun Hz. Ömer lehine ve aleyhine şehadetinin caiz olduğunu ifade etmiştir.723
Her iki misal de göstermiştir ki iki Raşid halife bir şahsın adaletli olmasını rivayetinin kabulü için yeterli görmemişlerdir. Şu hale göre rivayet ilminin inceliklerine göre mu'addilin bir ravinin ta'diline dair söyledikleri yeterli görülemez. Rivayete mani halleri olup olmadığının ayrıca araştırılması gerekir.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ
« Posted on: 26 Nisan 2024, 13:11:56 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ rüya tabiri,Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ mekke canlı, Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ kabe canlı yayın, Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ Üç boyutlu kuran oku Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ kuran ı kerim, Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ peygamber kıssaları,Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâ ilitam ders soruları, Misle Hadisin Kablehu Metnuhû Kezâ Ve Kezâönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes