> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuranda İnsan Psikolojisi > Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler  (Okunma Sayısı 1801 defa)
11 Şubat 2011, 18:15:30
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 11 Şubat 2011, 18:15:30 »



Allah'a İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler

 Bazı tabirler vardır ki Allah'ın yaratmasiyla doğrudan doğruya ilgili değildir. Yani bunlar tek başına kullanıldıklarında yaratma kavramı ifade etmezler. Allah'a nisbet edilince derhal Allah'ın yaratıcı vasfını hatıra getirmektedirler. Bu fiil ve isimler hakkın­da İbn Kayyim şöyle der:

"Lâfızlar üç kısımdır; bir kısmı sadece Rab Teâla için kullanılır; el-Bâri, el-Bedi, el-Mubdi gibi. Bir kıs­mı sadece kul için, kullanılırlar; kâsib ve muktesib gibi. Bir kısmı da hem kul için, hem Allah için itlâkı vaki olan lâfızlardır; sani, 'amil, münşi', murid ve kadir gibi. Halik ve Musavvir kayıt­sız, mutlak kullanıldıkları zaman en çok Allah için kullanılırlar; 'el-Haliku 1-Bari u'1-Musavvir' gibi" [248].

 1. Sane'a fiili

 "Sane'a" fiili 'amile (işledi, yaptı) manasınadır. Allah Teâlanın "sun'allahülezi etkane külle şey'in" kavli, O'nun san'atına delil­dir [249]. Sane'a, faale manasınadır. Râgıb der ki "Sun', işi iyi yap­mak demektir. Her sun' fiildir, fakat her fiil sun' değildir. Fiil hayvanlara ve cansızlara nisbet edildiği halde, sun', san'at bunla­ra nisbet edilmez" [250]. Sane'a fiilinin fe'ale (yaptı) mânâsına gel­diğine örnek:

"Utanmadığın zaman istediğini yap" sözünün ilk peygamberlik kelâmından olduğu şeklindeki hadis-i şeriftir. "Sun'allahülezi etkane külle şey'in" ve "Dağları (yerlerinde) donmuş sanırsın, oysa onlar bulutun yürümesi gibi yürümekte­dirler. Bu, herşeyi muhkem yapan Allah'ın san'atıdır (sun'al-lah)" [251] âyeti, Allah'ın san'atına delildir. Sanki "işte Allah bunu böyle adamakıllı yaptı," demektir. Eğer sun' kelimesi feth ile okunursa mânâsı böyledir. Eğer zam ile okunursa, mânâ, "Bu Allah'ın yapısıdır" demek olur [252].

Peygamber (s.a.v.) kulu sani' olarak tesmiye etmiştir. Buharî'nin Huzeyfe'den rivayetinde şöyle buyurur: "Şüphesiz Allah her sani'i ve sanatını yaratır" buyurmuştur. Bu hadis-i şerifte ay­nı kökten hem kul için, hem Allah için isti'mali, ikisi de birarada mevcuttur. Ancak Allah için yasna'u fiilini "yaratır" kelîmesiyle terceme ettik. Cenâb-ı Hak kendi fiiline sun' ismini vermiş­tir. Zikredilen âyet-i kerîmede "sun'allah"da "sun"' mastar ol­mak üzere mansubdur da denmiştir [253]. Fakat "sâni" lâfzı Allah'ın isimleri arasına gelmemiştir ve gelmesi de mümkün olmaz. Çünkü sâni', adalet veya zulüm, sefeh veya hikmet, medih veya zem, herhangi bir şey yapana denir. Bunların övülen veya yeri­len mânâlara taksimi mümkün olduğundan "el-Esmâ'u'1-Hüsnâ" arasında gelmemiştir.

Bu kökten Kur'ân-ı Kerîm'de Allah'a nisbet edilen bir keli­me geçmektedir. O da zikri geçen sun' mastarıdır. Âyet-i kerî­menin tam olarak mealinin bir kere daha verelim." Dağları (yer­lerinde) donmuş sanırsın, oysa onlar, bulutun yürümesi gibi yü­rümektedirler. (Bu) herşeyi gayet iyi yapan Allah'ın yapısıdır. Doğrusu O, yaptıklarınızı haber almaktadır" [254]. Fi­ilin varit olmasını kâfi görenlerin fikrine göre, bu âyetle Allah'a Sâni' denilebileceğine istidlal edilmiştir [255]. "Ey Muhammed, dağ­ları sabit görür, ayakta dikili duruyor zannedersin, halbuki onlar yürüyor. İbn Abbas'tan bu şekilde rivayet edilmiştir. Mücahid'den, "herşeyi sağlamca bağlayan ve tesviye eden" şeklinde rivayetler gelmiştir" [256]. "Allah bunu yüce kudretiyle yapar, yarat­tığı herşeyi sağlam yapar" demektir [257].

Bu âyet-i kerîme dağların yürüdüğünü haber verdiğine göre, dağların üzerinde bulunduğu yerküresinin de hareket ettiğini bildiriyor. Bu da Kur'ân'ın bir mûcizesidir [258]. Bu âyet her dem kevn ve fesadı göstererek kıyamet ve dirilişi tasavvur ettirmek konusunda sevkedilmiştir. Dağların esasen akıcı gazlardan mürekkeb olarak zerrelerinde buharlaşır gibi kevn u fesad, kimyevî değişiklikler ile her dem yeni yaratılışlar cereyan edip durduğu­nu, binâenaleyh âlemin en sabit görülen şeylerinin bile böyle her dem değişiklik ile bir kıyamete doğru gittiğini, şu halde gü­nün birinde bir üfleme ile o koca dağların yerinden bütün kütleleriyle yürütülüp arzın başka bir arza tebdil edileceğini anlatı­yor... Herşeyi ilim ve hikmet ile yerli yerinde sağlam ve munta­zam yapan Allah'ın yapısı! [259]

2. Fa'le Fiili Ve Fa'âlun Limâ Yurîd İsm-i Şerifi Fi'l Ve Amel'in Kullar İçin Kullanılışı Çoktur.

 gibi. Bu kökü (F'L) Allah fiil ve isim olarak kendi Zâtına itlâk etmiştir, "yef'alu'1-lahu mâ yeşâ" Allah dilediğini yapar [260]. "Fa'alûn limâ yurîd" is­tediğini yapandır. Üç yerde azamet cemi'siyle geçer,

"...in kunnâ fâ'ilîn" yapacak olsak böyle yapardık” [261]

 "...innâ kunnâ fâ'ilîn" biz bunu mutlaka yapacağız”  [262]

Buralar­da da eğer düşünürsek, Cenab-ı Hakk'ın âdet üstü acib san'atı ifade buyurulmaktadır. Zeccac da "ve kunnâ fâ'ilîn biz dilediği­mize kadiriz demektir" der [263]. Fa'al şekli mübalağalı ism-i fail vezninde olup, ilk defa 27. nüzul sırasında bulunan el-Buruc su­resinde yer alır [264] ayrıca [265] 'de de geçer. "De­vamlı olarak, kesintisiz ve mükemmel tarzda yapan" demek­tir [266]. Allah'ın fiilleri kullarınkine benzemeyeceği için, bu fiil ve isimler yaratma ile çok yakından ilgilidir. Allah dilediğini yapar ve yaratır. Mastar şekli iki defa geçmektedir. Her ikisi de insanla­ra izafe edilmiştir [267].

"Fa'âlun limâ yurîd" ism-i şerifi, Allah'ın her işinde ve ya­ratmasında hür olduğunu, yarattıklarına asla tâbi olmadığını, her zamanda ve halen dilediğini dilediği kadar ve hikmetine gö­re yapmakta ve yaratmakta olduğunu, O'nun kullar gibi mes'ul olmadığını[268], kulun Allah'ın dilemesine havale ederek iş yapmasını (Kehf, 18/22, 23), O'nun her an bîr işde (Rahman, 55/29) olduğunu, herşeye hâkim ve her şeyde tam bir tasarruf sahibi olduğunu, zaman ve mekân kayıtlarının Yaratıcı indinde birer mahlûk olduklarını, kayıtlayıcı unsur olamayacak­larını ve nihayet işleri yaratıkların işine benzemeyen Allah'ın her dem taze şeyler yaratmakta olduğunu ifade eden el-Hallâk İsmi­ni bize hatırlatıyor. Görüldüğü gibi, bu fiil ve isimlerin yaratma kavramı ile yakın bir alâkası vardır. Hülâsa Allah bu gün de fa'âldir, faaliyet halindedir, hallâktır (yaratmaktadır).[269]

3. Ahraca (Çıkardı) Fiili

 "Hare" (çıkmak), "ihrâc" (çıkarmak) hem kullar için hem Allah için kullanılan fiillerdendir. Bilhassa "ihrâc" Kur'ân'da Allah'ın fiilleri hakkında geçer. Râgıb, "İhrâc'm Allah Teâlanın fi'illerin-den olan tekvin konusunda da kullanılabileceğini söyler ve şu örnekleri verir: "Allah sizi annelerinizin karnından çıkardığı (yuhricukum) zaman hiçbir şey bilmiyordunuz..." (Nahî, 16/78) Ayrıca {En'am, 9/99; Secde, 32/27) âyetlerini zikreder.

Tahric ise ekseriya ilimler ve san'atlar hakında kullanılır [270]. Lügat mânâsı malum olan bu fiil Allah'a nisbet edilince yaratma kavramı kazanmaktadır.

Yaratma mefhumu ile ilgili olarak ilk defa 8. sırada yer alan el-A'lâ sûresinde geçer.

"O (Rab) ki otlağı çıkardı" [271]. Yine bitkilerin çıkarılması (bitirilmesi, yaratılması) hakkında; çıkardı, çıkarır, çıkar, çıkardık, çıkarırız anlamında şu âyetlere de bakmalı­dır[272].

İkinci olarak 34. sırada yer alan el-Kâf sûre­sinde geçer:

"O gün insanlar o çağrıyı gerçek olarak duyarlar. İşte bu, (dirilip) çıkış günüdür" [273]. Bu âyet-i kerîme de diriliş hakkındadır. Aynı konuda şu âyetleri de hatırlatalım [274]. Bunlar: çı­karsınız, çıkarlar, çıkarılırsınız, çıkarırsın, çıkarırız, çıkarır, şeklin­de geçerler. Yine aynı konuda müşriklerin ba'su ba'de'l-mevt'e inanmayışlarını nakleden şu âyetlerde geçer: [275]

Üçüncü olarak 41. sırada bulunan Yâsîn sûresinde şu mealde geçer:

"Ölü toprak, onlar için bir âyettir (ölüleri nasıl di­rilteceğimize işarettir): Biz onu dirilttik, ondan taneler çıkardık da ondan yiyorlar" [276]. Kur'ân'da öldükten sonra diriltme için yeryüzünün bahar mevsiminde, yağmurla yeşillenip canlandı­rılması, misal getirilir. Bu tema Kur'ân'da çokça geçer. Bunlardan başka suyu çıkarma konusunda şu âyetler de dikkatimizi çekiyor:

Allah kayadan su çıkarır [277] buluttan su çıkarır [278], ve denizlerden süs eşyaları çıkarma [279] konusundaki âyetler. Kuşluk vak­tini, sabah aydınlığını çıkarır [280], Dâbbetu'l-ard'ı çı­karır (yaratır) [281]

Şu âyet-i kerîmeler genel anlamda canlıları yaratma kavra­mını ifade etmektedirler:

"Taneyi ve çekirdeği yaran Allah'tır. O ölüden diriyi çıkarır, diriden de ölüyü çıkarır, işte Allah budur. O halde nasıl (O'na inanmaktan) çevriliyorsunuz?" [282] âyeti de aynı mânâdadır.

Şu âyetlerde bu fiilin insanın yaratılması konusunda ne ka­dar açık oldukları görülüyor:

"...Dilediğimiz belirtilmiş bir süreye kadar rahimlerde tutuyoruz, sonra sizi bir bebek olarak çıka­rıyoruz..." [283] "Allah sizi annelerinizin karamdan çı­kardığı zaman hiçbir şey bilmiyordunuz, size işitme (duygusu), gözler ve gönüller verdi ki, şükredesiniz" [284].

"O'dur ki (önce) size topraktan, sonra nutfe (sperma)dan, sonra kan pıhtısından yarattı. Sonra sizi çocuk olarak (annelerinizin kar­nından) çıkarıyor..." [285].

Bu kökten fiil çok geçmiş olmakla beraber isim ve sıfat şekli çok geçmemektedir. Sülasîden mastar şekli huruç (çıkış) beş de­fa geçmiş olmasına mukabil ancak iki tanesi -tesbitimizde ya­nılmıyorsak- yaratma ile ilgilidir. Her iki âyet de el-Kâf sure­sinde geçer. "Kullara rızık olması için. Ve o su ile ölü bir memle­kete can verdik, işte çıkış da böyledir. (Nasıl ölen toprak canla­nıyor. Ağaçlara taz...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler
« Posted on: 19 Nisan 2024, 21:14:56 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler rüya tabiri,Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler mekke canlı, Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler kabe canlı yayın, Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler Üç boyutlu kuran oku Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler kuran ı kerim, Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler peygamber kıssaları,Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirler ilitam ders soruları, Allaha İzafe Suretiyle Yaratma Kavramı İfade Eden Tabirlerönlisans arapça,
Logged
03 Şubat 2019, 15:12:29
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #1 : 03 Şubat 2019, 15:12:29 »

Esselamu aleyküm Rabbim bizlerin ilmini artırsin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes