> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Eğitim > Anne baba eğitiminde yeni teknikler > Davet edildiğimiz şehirde
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Davet edildiğimiz şehirde  (Okunma Sayısı 1120 defa)
30 Ocak 2012, 09:56:10
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 30 Ocak 2012, 09:56:10 »



Davet edildiğimiz şehirde

Davet edildiğimiz şehirde, bir aile tarafından ağırlanıyorduk.
Evin hanımı çalışmıyor, beyi ise bir devlet dairesinde memurdu. Yaşları onun üzerindeki üç çocuğun ikisi erkek, biri de kızdı. Çocuklar okuyorlardı.
Sade, tertipli ve sessiz bir ev ortamı vardı, insanı rahatlatan aile atmosferinde huzurlu bir iletişim, anlayış ve davranış sergileniyordu.
Eve girer girmez alabildiğine temiz ve düzenli bir ortam sizi karşılıyordu. Salonda öylesine güzel bir zevk ve öylesine titiz bir el çalış¬mıştı ki, hayran kalmamamız elde değildi.
Duvardaki tablolar, özenle tanzim edilmiş kitaplık, lüks olmayan eşyaların renk uyumu, ayrı bir güzellik veriyordu. Lavabo "bile, dikkat çekecek kadar tertipli ve düzenliydi.
Aile fertlerinin birbirlerine hitap şekilleri ve davranışları, bir eğitimci olarak beni çok etkilemişti.
Evin beyinin çocuklara olan "Yavrum, canım" şeklindeki hitabı, büyülü bir sevgi saçıyordu. Çiftlerin "Bey, hanım" sözlerinde veya an¬nenin çocuklarına karşı "Çocuğum, bir tanem" hitabında sımsıcak heceler dökülüyordu.
Mutfağa yemek için geçtiğimizde, harikulade bir dünya ile daha kar¬şılaştım. Genellikle hanımların göstermekten kaçındığı mutfaktaki estetik görünüm, mübalağasız göz alıyordu. Hele masadaki yemek¬lerin dizilişini görünce dayanamadım.
"Allah aşkına oturmayın" dedim. Böylesine ince bir zevkle düzen¬lenmiş şu yemek masasını resimleyeyim.
Masada öylesine harika bir görünüm vardı ki, mahir bir ressamın büyülü fırçasından çıkmış birtablo gibi karşımda duruyordu.
çok da lüks olmayan bu evin, yine lüks olmayan eşyalarıyla örnek bir düzenleme yapılmış olmasının etkisi altındaydım. Daha da önem¬lisi, fertler arasındaki o muhteşem uyumdu. Dayanamadım; "Bu güzellikleri ve uyumu nasıl başardınız?" diye sordum. Evin beyi bu huzurun ve uyumun sırrını anlatmaya başladı:
- Evin temeli, karşılıklı anlayış, saygı ve birbirimize olan güvenimiz
üzerine kurulmuştur.
- Biz evliliğimizin ilk gününde, birbirimizi üzmeyeceğimize, incitme¬yeceğimize ve rencide etmeyeceğimize söz verdik. Bunun için özel bir gayret gösterdik. Bir müddet sonra bu davranışlarımız netice verdi, iyi bir uyum oluştu.
- Birimiz kızdığında, öbürümüz asla karşılık vermeyiz, alttan alıp, o sinirli havanın geçmesini bekleriz. Ondan sonra oturur, bunun nede¬nini sakin kafayla konuşuruz ve problemi havada bırakmayız, mutla¬ka çözeriz.
- Çevremizde ve akrabalarımızda bize yönelik bir eleştiri ve dediko¬du duyduğumuzda, asla birbirimizi tenkit etmeyiz, bilakis birbirimize kenetlenip, birlikte savunma yaparız.
- Evde eşimle birlikte, çocuklarımızın önünde asla kötü bir söz, bir¬birimizi üzecek davranışlar ve dozu kaçmış bir tartışma sergileme¬yiz. Ve kimse asık suratla gezmez. Azami olarak güler yüzlü davran¬mak için özel bir gayret gösteririz.
- Çocuklarımızla tam bir arkadaş gibiyiz. Onların her problemleriyle ilgilenip, onları çözeriz.
- Evimizde sık sık toplantı olur. Bu toplantıda evin ve aile fertlerinin problemleri tartışılır, birlikte kararlar alınır. Alınan kararlara ise, her¬kes uyar.
- Evin ekonomik gücünü herkes bilir. Her ay başı bu yönde toplantı yapılır, gelir ve gider ortaya konur. Bütün aile fertleri harcamalarını buna göre yapar.
- Evde herkes birbirine yardımcıdır. Evin hanımı bir iş yaparken, boş olan yardıma koşar.
- Evde genelde herkesin belirlenmiş bir işi vardır. 0 işler, sorumlu olandan sorulur. Biri diğerine, izni olmadan müdahale etmez.
- Ev ve evin fertleriyle ilgili her şey açık yürütülür. Kimse kimseden bir şeyi kaçırmaz ve gizlemez. Zaten evde işleyen sistem buna ihti¬yaç bırakmamıştır.
- Komşularımızı iyi seçtik. Birbirimize desteğimiz oluyor. Ayrıca son derece güveneceğimiz ve davranışlarından ve ilminden istifade ede¬ceğimiz bir arkadaş grubumuz var. Haftanın belli saatlerinde bir ara¬ya gelip sohbetler ederiz, kitap okuruz, ilim ve görgümüzü arttırırız.
- Evde herkesin kitap okuma programı vardır, ilmi, dini ve kültürel kitaplardan her hafta mutlaka bir tane bitiririz. Bu, yılda 52 kitap ya¬par. Bu da, bir insan için çok önemli bir kazanımdır.
- Birlikte pikniğe gideriz. Piknik, birbirimizle kaynaşmak için bir ve¬sile olur. Çünkü orada şehir hayatının stresini atarız. Bu türlü birlik¬telikler, aile fertlerinde "Takım ruhu" oluşturur.
Maddi ve manevi güzellikleriyle insanı derinden etkileyen o aile yu¬vasında gördüğüm hayret uyandıran örnekler bitmemişti.
Geceyi de geçirdiğim o evde, sabahleyin kalktığımda beni bir sürp¬riz daha bekliyordu.
Gömleğim ve çorabım yıkanmış, ütülenmiş, baş ucumda duruyordu. Bu örneğine az rastlanan bir misafirperverlik anlayışıydı. Son dere¬ce mahcup olmuştum. Daha da önemlisi bundan çok etkilenmiştim. İnsana bu derece değer vermenin bir başka örneğini, bir başka kül¬türde görmek mümkün değildi, inancın, ahlâkın ve saygının oluştu¬rulduğu Türk-islâm kültürü böylesine çarpıcı örnekler sunuyordu.
Aile fertlerini; bağımsız aile ruhundan uzak, kendi hayatını yaşaması gereken bireyler olarak gören zihniyete bu mutluluk ve ibret tabloları iyi okutulmalıydı. Aile huzurunun, "Kendi hayatını yaşaması gereken"
fertlerde mi saklı olduğu, yoksa "aile ruhunu" oluşturan birlik ve be¬raberlikte mi yattığı iyi görülmeliydi.
Çantamı aldım, evin halkına teşekkür edecek bir kelime bulamadım. Yalnızca:
"Siz beni aile okulunuzda bir gün içinde öyle eğittiniz ki, bu eğitimi¬mi hayatım boyunca unutmayacağım," diyebildim.
Ev halkı beni son sürprizle uğurlamıştı. Çünkü ayakkabımı giyerken onların boyanmış olduğunu fark ettim.
Tek kelimeyle, o evden mutluluk gözyaşları dökerek çıktım.
Yüce Allah o aileye lâyık olduğu mutluluğu ve huzuru esirgemesin, bizlere de o hazzı ve süruru yaşamayı nasip etsin. (Ertuğrul, 2001:84-87)
 

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Davet edildiğimiz şehirde
« Posted on: 28 Mart 2024, 11:47:27 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Davet edildiğimiz şehirde rüya tabiri,Davet edildiğimiz şehirde mekke canlı, Davet edildiğimiz şehirde kabe canlı yayın, Davet edildiğimiz şehirde Üç boyutlu kuran oku Davet edildiğimiz şehirde kuran ı kerim, Davet edildiğimiz şehirde peygamber kıssaları,Davet edildiğimiz şehirde ilitam ders soruları, Davet edildiğimiz şehirdeönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes