> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Çeşitli Konularda Eserler > Allahın Gazabı ve Rızası > Allahın Gazabı ve Rızası
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Allahın Gazabı ve Rızası  (Okunma Sayısı 3893 defa)
30 Haziran 2010, 20:46:40
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 30 Haziran 2010, 20:46:40 »



ALLAH'IN GAZABI VE RIZASI



Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!..

Aziz ve sevgili Akra dinleyicileri!

Size Danimarka Kopenhag'dan sesleniyorum. Cumanız mübarek olsun... Allah nice mübarek günlere sağlık ve âfiyetle sevdiklerinizle beraber cümlenizi eriştirsin...

Ebû Hüreyre RA'den bir hadis-i şerifle başlamak istiyorum. Hadisin bir kısmını hızlı okuyacağım, bir kısmını da geniş geniş îzah etmek niyetindeyim. Peygamber SAS Efendimiz, İbn-i Asâkir'in ve Taberânî'nin Evsat'ında rivâyet ettiği bu hadis-i şerifinde buyuruyor ki:


a. Hamd ve İstiğfar

409/9 (Men elbesehullàhu ni'meten felyüksir minel-hamdi lillâh, ve men kesüret hümûmuhû felyestağfirillâh, ve men übtıa aleyhi rizkuhû felyüksir min kavli lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh, ve men nezele mea kavmin felâ yesum illâ biiznihim, ve men dehale dâra kavmin felyeclis haysü emerahû, feinne kavme a'leme biavdeti dârihim, ve inne minez-zenbil-meshti bihî alâ sàhibihî elhıkde vel-hasede vel-kesele fil-ibâdeti ved-danke fil-maîşeh.)

Bu hadis-i şerif uzunca bir hadis-i şerif... Efendimiz SAS Hazretleri, çok güzel konuları bize tavsiye buyuruyor. Baş kısmını biraz hızlı geçmek istiyorum. Peygamber SAS Efendimiz hepimize buyuruyor ki:

(Men elbesehullàhu ni'meten felyüksir minel-hamdi lillâh) "Allah kime bir nimet ikram etmişse, giydirmişse..." Burda elbese - yulbisu - ilbas; giydirmek ve vermek mânâsına geliyor. "Allah kime bir nimet vermişse, giydirmişse; libas cinsinden, elbise cinsinden, kumaş cinsinden; yâni mal, mülk, mutluluk sebebi olan başka bir şey... Allah kime bir nimet vermişse, (felyüksir minel-hamdi lillah) Elhamdü lillâh'ı çok etsin, Allah'a hamd-ü senâyı çok eylesin! (Ve men kesüret hümûmuhû) Sıkıntısı, derdi, üzüntüsü çok olan kimse de, (felyestağfirillah) Estağfirullah'ı çok eylesin! 'Aman yâ Rabbî, afv ü mağfiret istiyorum ya Rabbî, tevbe ya Rabbî, estağfirullah yâ Rabbî!' desin!"

Demek ki nimete mazhar olan Allah'a hamd edecek. Hamd edince ne ne olur?.. Nimet artar. Üzüntüsü, gamı, kederi, hümûmu olan ne yapacak?.. "Estağfirullah" diyecek. Estağfirullah diyen, günahına tevbe eden, kederlerden üzüntülerden kurtulur. Türkiye'de, Dünya'da herkesin başında kederler, üzüntüler vardır. Demek ki nimet olduğu zaman, hamdi çok yapacağız; üzüntümüz olduğu zaman da estağfirullah'ı çok çekecegiz.

Zaten ben her zaman dinleyicilerime söylüyorum: "Benden size yâdigar olsun, günde yüz defa 'Estağfirullah' deyin, yüz defa 'Lâ ilâhe illallah' deyin, yüz defa Kulhüvallahu ehad okuyun, yüz defa salevât-ı şerife getirin, çokça 'Allah... Allah...' deyin!" diye... Burda da Peygamber Efendimiz tavsiye buyuruyor: Allah'ın kendisine nimet verdiği kimse "Elhamdü lillâh" demeyi, hamdetmeyi, şükretmeyi çok eylesin! Çünkü şükrederse nimeti artar. Üzüntüsü olan kimse de "Estağfirullah"ı çok söylesin. Çünkü "Estağfirullah" deyince üzüntü dağılır, günahlar affolur. Günahlardan dolayı başa gelen sıkıntılar def olur.

(Ve men ubtıa aleyhi rıkhu felyüksir min kavli lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh) Önümdeki metin harekeli, burda "ebtea" diye harekelenmiş, "ubtıa" diye mechul sigasıyla okunsa daha iyi olur, düzeltmeyi tavsiye ediyorum.

"Kimin rızkı geciktirilirse..." Herkesin bir rızkı var, alnına yazılmış, kaderi olan kısmeti olan, nâsibi olan rızkı var. Bazen insan bunu, eline hemen geçmedi diye, yok sanır, gelmeyecek sanır, telâşlanır. Herhangi bir sebeple onun tahmin ettiği zamanda değil de, ondan sonra gelecek. Tabii, neden öyle olduğunu Allah bilir. Demek ki onun umduğu zaman, Allah'ın vereceği asıl zamanı değil, İşte rızkı böyle geciktirilmiş gibi gelen kimse ne yapsın? (Felyüksir min kavli lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh) "Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh sözünü çok söylesin!"

Bu ne demek?.. "Güç kuvvet Allah'ındır, Allah'ın gücünden, kuvvetinden başka güç kuvvet yoktur." demek. Bu da çok sevaplı bir söz. Bu sözü söylediği zaman insan çok hayırlara nâil olur. Bu Arş-ı A'zam'ın hazinelerindendir. Demek ki böyle dediği zaman rızkı da bollaşır.


Bunlar hatırınızda kalsın. Yâni hangileri hatırınızda kalsın: Nimetlere erdiğiniz zaman çok hamd-ü senâ edin, şükr edin; tasanız, gamınız kederiniz çok olduğu zaman çok "Estağfirullah" deyin; "Rızkım az, sıkıntıdayım, geçimim zorlaştı, kazancım azalıdı" gibi düşüncelere düşen insan da "Lâ havle ve lâ kuvvete illa billâh"ı çok söylesin! Bu üç zikri Efendimiz tavsiye buyuruyor. "Elhamdü lillâh" demek, "Estağfirullah" demek, "Lâ havle ve lâ kuvvete illa billâh" demek... Ama, mânâlarını derin derin düşüne düşüne derse, çok daha iyi olur, tesiri çok daha fazla olur.

Efendimiz sonra başka tavsiyelere geçiyor:

(Ve men nezele mea kavmin felâ yesum illâ biiznihim) "Bir kavme misafir giden insan, onlara konuk olarak giden bir insan, onların izni olmadan oruç tutmağa kalkmasın!"

Zaten misafirin orucu, yolcunun orucu öyle çok sevaplı, çok takvâlı sayılmaz. Yolcu yolculukta oruç tutmaktan muaftır. Farz olan Ramazan orucunu bile, yolculuk sebebiyle tutmayabilir; ama, tutacak tâkati varsa, tutsun. Fakat nâfile olan, sevaplı olan oruçları tutması da gerekmiyor. Efendimiz "Bir topluluğa, bir eve, bir şahsa misafir olmuş olan kimse, onun izni olmadan oruç tutmasın!" diye tavsiye buyuruyor.

Bu misafirliğin edebindendir, yâni misafir oluşun âdabındandır. Ev sahibine teslim olacak, ev sahibinin irâdesine göre hareket edecek. Ev sahibinin ikramına sed çekmeyecek, mâni olmayacak. Orucu o izin verirse tutacak, izin vermezse tutmayacak.

(Ve men dehale dâra kavmin felyeclis haysü emerahû) "Birisini evine misafir giden kimse onun gösterdiği yere otursun. Yani bir başka yere oturmasın! (fe inne kavme a'leme biavdeti dârihim) Çünkü evin sahibi o insanlar, evinin durumunu, o gelenden daha iyi bilirler." Şuraya oturması uygun, buraya oturması uygun değil diye... Tabii çeşitli sebepleri olabilir. Onun için, "Onun emrettiği yere otursun!" diyor.

Şimdi bu tavsiyeler hatırımızda kalsın, Efendimiz'e salât-ü selâmlar edelim. Allah şefaatine erdirsin, her işimizi onun rızâsına uygun yapmamızı nâsib eylesin. Benim asıl üzerinde durmak istediğim, bu hadis-i şerifin son cümlesindir. Başını kesip de sadece sonununu okumayı uygun görmediğim için, sonuna kadar böyle tek tek izâh edip, sonundaki cümleyi okumak istiyorum:


b. Günahın Kötü Sonuçları

(Ve inne minez-zenbil-meshti bihî alâ sàhibihî elhıkdü vel-hasede vel-kesele fil-ibâdeti ved-danke fil-maîşeh.) Bu önemli bir cümle, bunun üzerinde biraz durmak istiyorum: "Sahibine, işleyen kimseye Allah'ın kızgınlığındandır, kızgınlık duyduğu işlediği bir günahtan dolayıdır, bu sonuçlar..." diye Efendimiz bunları sayıyor. Yâni Allah işlediği bir günahtan dolayı bir kula kızmışsa, gazab etmişse, o günahı işleyen kişiye, işlediği günahtan dolayı neler olurmuş, onları Peygamberimiz bildiriyor:

1. (Elhıkdü vel-hased) Hased kıskanmak demek, hıkd da kin tutmak demek... Bu ikisi kötü bir huy. İnsanın içinde karşısındaki karşı kin tutması, haset etmesi, kıskanması iyi değil... İnsanın içinde bu duygular doğuyor. Neden doğuyormuş? Bir günah işledi de, Allah o günahtan dolayı o kulunu sevmedi de, ondan böyle kin tutmak, hased etmek gibi kötü duygular gönlünde doğdu. Bu anlaşılıyor, bu önemli...

2. (Vel-kesele fil-ibâdeh) "İbadette tenbellik." Namaz kılmak istemiyor, zikir yapmak istemiyor, Kur'an okumak istemiyor, ilim öğrenmek istemiyor, dinini öğrenmek istemiyor, vaaza gitmek istemiyor... Tenbellik var. O da işlediği bir günahtandır.

3. Başka: (Ved-danke fil-me'işeh) "Geçimindeki darlık." Geçiminde darlık var, kazancı azalıyor, dükkanda alış-veriş olmuyor, akşama mahzun geliyor. "Hay Allah bugün dükkanın masrafını bile çıkartamadık!" gibi geçimdeki, kazançtaki eksiklik, darlık...

Bütün bunlar neden oluyormuş?.. Kulun işlediği günahtan oluyormuş. Allah bu kötü huyları, kin ve hasedi niye veriyor? Kin ve hased sahibi olan insanın ibadetleri yanar, evvelce işlemiş olduğu ibadetlerin sevapları da gider. Hased eden bir insanın sevapları, odunun yanıp kül olduğu gibi kül olur. Cezâ veriyor, yâni işlediği günahtan dolayı, gönlünde eski sevaplarının da gitmesine sebep olacak kötü huylar gelişiyor. "Bunların hepsi Allah'ın o kula işlediği günahtan dolayı kızdığının alâmetidir." diye Efendimiz bildiriyor.

Bu bir manevî husus olduğu için, kaide olduğu için, ilâhi kanun olduğu için bunu size bildirmek istedim.


Demek ki günah işlemekten son derece kaçınmalıyız. Aksi takdirde, Allah içimize kötü duygular, hased, kin duyguları veriyor, intikam duyguları veriyor. İbadete tembellik veriyor. Ayrıca bir de maddeten de geçimde darlık oluyor, evde bereketsizlik oluyor, kesede sıkıntı oluyor, bütçede sıkışıklık oluyor. Neden oluyor?.. Günahtan oluyor.

Bütün bunlardan çıkan sonuç nedir? Kişi haramları yapmamağa çok dikkat etmesi lâzım! Aziz ve sevgili kardeşlerim. Hepimiz buna gayret etmeliyiz.

Bunu her zaman söylüyorum: Bir insanın günah işlememesi için, günahların neler olduğunu da iyice bilmesi lâzım! Çoluk çocuğumuza ve kendimize ilk önce, neler günahtır diye öğretmeliyiz. Pek çok kimse günahın ne olduğunu bilmiyor.

Hattâ bazen gazeteleri tâkib ediyorum, televizyonları tâkib ediyorum, söylenen sözlerden; hattâ keyif olsun diye, zevk olsun diye okunan şarkılardan, kulağıma gelen sözlerden, tüylerim ürperiyor, korkuyorum; söylediği sözler küfür... Küfür ağzı bozmak değil, imanın gitmesi, insanın kâfir olması... Öyle söz söylüyor ki, Allah'a asî olacak, kâfir olacak söz söylüyor. Biliyorum ki o şahıs, aslında Allah'a inanan kimse, Allah'a kâfir olmak istemiyor, İslâm'dan çıkmak istemiyor. Bunu biliyorum, seziyorum veya tanıyorum o şahsı... Ama bilmediği için, o sözleri sarfedince istemese de, farkında olmasa da kâfirlik durumu...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Allahın Gazabı ve Rızası
« Posted on: 29 Mart 2024, 09:51:03 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Allahın Gazabı ve Rızası rüya tabiri,Allahın Gazabı ve Rızası mekke canlı, Allahın Gazabı ve Rızası kabe canlı yayın, Allahın Gazabı ve Rızası Üç boyutlu kuran oku Allahın Gazabı ve Rızası kuran ı kerim, Allahın Gazabı ve Rızası peygamber kıssaları,Allahın Gazabı ve Rızası ilitam ders soruları, Allahın Gazabı ve Rızasıönlisans arapça,
Logged
24 Mayıs 2013, 21:03:02
Kayin

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 380


« Yanıtla #1 : 24 Mayıs 2013, 21:03:02 »

"--Her işinizi ALLAH rızâsı için yapın, 'İlâhî ente maksdî ve rıdàke matlûbî' deyin; 'Yâ Rabbî, benim maksûdum sensin! Ben seni seviyorum, senin rızânı kazanmağa çalışıyorum, her yaptığım iş senin rızân için!' demeyi nasip eyle Allahım...gazabından korkar,rızanı umarız..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

11 Şubat 2014, 18:12:35
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #2 : 11 Şubat 2014, 18:12:35 »

Ve aleykümselam ve rahmetulahi ve berakatuh; ALLAH'ın gazabı ve rızası..Çok önemli bir konu gerçekten.Siz de çok güzel aydınlatmışsınız konuyu.Rabbim razı olsun...
Rabbim inşALLAH bizleri bollukta şükreden,darlıkta istiğfar eden kullarından eylesin.
Bizlere dünyaya geliş amacımızı unutturmasın ve kalplerimizi rızası yolunda sabitlesin ....Kul olduğumuzun hakkıyla idrakına varabilmeyinasip etsin.Dilimizi zikriyle zenginleştirsin,kalbimizi aşkıyla coştursun ve bizleri rızasıyla şereflendirsin inşALLAH..


Toplum gerçekten gittikçe artan bir hızla günah çukuruna batmaya devam ediyor.Yakında boğulacağını hiç hesaba katmıyor..
Riyalar ,hasedler,gıybetler,zinalar...ve daha nice günahlar maalesef çevremizdekiler tarafından çoğunlukla farkına bile varılmadan işleniyor...
Ben bunun nedenini büyük ölçüde insanlarn ,ALLAH'ın rızasını değil de  kendileri gibi aciz kulların rızasını gözetmesinden,acaba şunu yapsam  bu ne der,Şimdi yaptıklarının günah olduğunu söyleyip uyarsam benimle dalga geçerler,şunu yaparsam beni sevmezler gibi...düşüncelere aldanıyorlar...Kişi ne kadar dindar da olsa çevresi kötüyse eğer o da yavaş yavaş bozuluyor.ne kadar dirense de nefsine hakim olamıyor..Eeee ne demiş atalarımız üzüm üzüme baka baka kararır...


Halbuki Rabbimiz bizden razı olsa ,bütün dünya küsse ehemiyeti yoktur.Eğer o kabul etse bütün halk reddetse tesiri yoktur.O razı olduktan sonra ,isterse,bizler istemediğimiz halde ,halklara da kabul ettirir,onları da razı eder.
ALLAH'ın rızsını gözeten bir kul,kullar için ne güzel bir efendidir!
Rabbim istikametimizi şaşırtmasın...Her işimizde rızasını gözetebilmeyi ve O'nun rızası için yapabilmeyi nasip etsin....

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 11 Şubat 2014, 18:16:57 Gönderen: mevlüdekalınsaz »
Kayıtlı

17 Nisan 2015, 13:26:04
ÖmerKalınsaz

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 12



« Yanıtla #3 : 17 Nisan 2015, 13:26:04 »

Ve aleykümselam ve rahmetulahi ve berakatuh..çok güzel ve uzun olmuş,ama günümüzün geneli  üzümünü yiyor ama bağını sormuyor.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
11 Kasım 2016, 07:17:23
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #4 : 11 Kasım 2016, 07:17:23 »

Aleyna Ve Aleykümüsselăm. Her ne yapar isek yapalım herşeyi Rabbimiz'in Rızasını kazanmayı umarak yapalım. Her sıkıntıda çokca Estağfirullah çekilmeli, bir nimet verildiğinde de çokca elhamdülilah yani çokca şükredenlerden olmalıyız inşaAllah.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes