๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Ahkamüs Sultaniye => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 02 Mart 2011, 14:05:42



Konu Başlığı: Askerlerin ihsan ve ücretleri
Gönderen: Sümeyye üzerinde 02 Mart 2011, 14:05:42
 

Ç- ASKERLERİN İHSAN VE ÜCRETLERİ

 

Askerlere ihsan ve ücret verilmesine gelince: İhtiyaç miktarı göz Önünde tutulur. Huzuru temin, ihtilâfı önlemek için il­timastan uzak kalarak tesbit işlemi yapılır. İhtiyaç miktarı: Ye­terlilik üç şarta göre tesbit edilir.

a) Zürriyetleri, köleleri nazara alınır.

b) Beslediği at ve harp hazırlığı için lüzumlu şeyler göz Önünde tutulur.

c) Bulunduğu yerin pahalılığı ve ucuzluğu nazara alı­nır. Bunlara göre yiyeceği, elbisesi, aile fertleri düşünülür. Yete­cek miktar tesbit edilir. Bu miktar iaşe için esas olur. Sonra her yıl durum yeniden tetkik edilir. İhtiyâçları fazlayı gerektiriyorsa iaşesi artar. İhtiyâcını gerektirici şeyler azalmışsa azaltılır.

Hukukçular, bir defa yeterlilik tesbit edildikten sonra bunun artırılabilip artırılamıyacağımn caiz olup olmayacağında fikir ay­rılığına düşmüşlerdir. Şafii'ye göre: Hazîne malı çok da olsa ihti­yaç miktarı artırılamaz. Çünkü hazînenin malı diğer lüzumlu âmme işleri için saklanır. Ebû Hanîfe'ye göre: Hazînenin malı müsâidse ihtiyaç miktarı artırılabilir.

Askere maaş verme zamanı belli olur. Ordu da maaş vaktini bekler. Maaş için tesbit edilecek bu ödeme zamanı, hazînenin ver­gilerinin ödendiği zamandan sonra olmalıdır. Her yıl bir defa öde­me yapılıyorsa, o yılın vergilerinin toplandığı zamanın sonunda ö-denmeli, söz gelimi, mâlî yıl başında ödeme gibi. Senede iki defa vergi veriliyorsa, sene iki eşit parçaya bölünür (Zaman bakımın­dan), ödeme ona göre yapılır. Ay ay ödeniyorsa her ayın başında maaş verilir. Sebebi de o ay içinde ortaya çıkacak masraf ve ihti­yaçlarını karşılasınlar için.

Hazîne gelirleri toplandığında ödemeler geciktirilmez. Hazîne malları henüz toplanmadığı zaman da asker ödenmesini isteyemez. Hak kazandıklarında hazmede mal varsa, sanki gecik­miş borcu ödeme ve isteme gibi, geciken atıyye ve maaşı askerler .ister, devlet de böyle bir atıyyeyi mal bulunca hemen Öder. Hazîneye mâlî bakımdan bir sakatlık gelir, Ödeme imkânını kay­bederse askerlerin isteme hakkı geri bırakılır, iptal bile edilir. Zarurî ihtiyaçları karşılığı verilen para, hazîneden alacak hâline gelir. Halîfeden isteme haklan yoktur. Aynen borçlunun güç du­rumunda alacaklının isteme hakkının olmaması gibi.

Ordu komutanı veya halîfe bir özür veya haklı bir sebeble or­dunun miktarını azaltmak isterse, caizdir. Sebebsiz yere azaltma olamaz. Çünkü onlar müslümanların ordusudur ve onları düş­man tehlikelerinden korumaktadırlar. Askerlerin bir kısmı ordu­dan ayrılmak, kayıttan silinmek isterse, devletin ihtiyacı yoksa si­linebilirler. İhtiyaç varsa silinemez. Bir Özre mebni çıkmak isti­yorsa, ihtiyaç zamanı da olsa silinebilir. Ordu, düşmanla denk ol­duğunda savaşmaktan kaçınıyorlarsa, devletten aldıkları maaş­ları kesilir. Düşmandan zayıf iseler ve savaşmaktan da kaçınırlar­sa, maaşları kesilmez.

Harp esnasında askerin hayvanının yiyecek bedeli verilir. Harp dışında bir bedel verilmez. Silâhı, harpte elden çıkmışsa, iaşe takdirinde, ihtiyaç tesbitinde silâh kaydı yoksa bedeli verilir. Verilen iaşenin içinde silâhının bedeli dâhilse, kaybolan silâhın bedeli verilmez. Harp yolculuğu için seferinin, ücreti verildiği hâlde sefere gitmezse maaşı kesilir. İaşesi içinde sefer ücreti dâhil değilse, sefer ücreti verilir, ondan sonra maaşının kesilmesi cihe­tine gidilir. Sefer ücreti maaşının içinde ise ayrıca bir yolculuk üc­reti isteyemez.

Askerlerden biri ölür veya Öldürülürse verilecek mal miras­çılarına geçer. Beytu'l-Mâlden alacakları olarak mirasçıları maa­şa hak kazanırlar. Hukukçular, ölenin çocuklarının nafakaları­nın ordunun iaşe defterinde devam edip edemiyeceği hususunda ihtilâfa düşmüşler. Bir görüşe göre, Ordu defterinden çocukları­nın nafakaları silinir. Çünkü asıl hak sahibi mevcut değildir. Bu­nunla beraber zürriyeti öşür ve zekât mallarından istifâde için ora defterine kaydedilir. Diğer görüşe göre, ölen askerin mirasçıları için ordu defterinde maaş kaydı, onlara bir nafaka olarak aynen devam eder. Bu şekilde davranmakla çocuklarını askerliğe teşvik ve onların bu işe hazırlanmasına sebeb olunur.

Askere bir sakatlık geldiğinde iaşenin düşüp düşmeyeceği ko­nusunda hukukçular farklı görüştedirler. Bir fikre göre iaşe hakkı düşer. Çünkü maaş bir iş karşılığıdır. İş olmayınca iaşe de olmaz.

Diğer görüşe göre: Askerliğe teşvik, asker yetiştirmeye rağbet maksadıyla hastalanan veya sakatlanan kimsenin iaşesi Ordu Defterinde devam eder.[185]




[185] El-Ahkâmu’s-Sultaniyye, Ebu’l-Hasan Habib, Bedir Yayınevi, 1/ 386-389.