> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Ahkam Hadisleri > Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek
Sayfa: [1] 2 3   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek  (Okunma Sayısı 6615 defa)
16 Ağustos 2010, 06:13:25
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 16 Ağustos 2010, 06:13:25 »



Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Veya Müteferrik Şekilde Kaza Etmek
 

Oruç tutmakla mükellef olan her müslüman, bir arızadan dolayı ramazan orucunu tutamazsa, ramazandan sonra o arıza kalkınca tutamadığı günleri birbiri ardınca kaza edebileceği gibi, müteferrik (dağınık) olarak da kaza edebilir. Kaza bir borç anlamı taşıdığına göre, fazla geciktirilmesi uygun olmaz. Çünkü her canlı gibi insan da hayata pamuk ipliğiyle bağlı bulunuyor; bu ipin ne zaman, nerede kopacağını bilemez. O halde insanların hayrına ve yararına farz kılınan orucu ilk fırsatta kaza   etmenin sayılamayacak kadar faydaları vardır.

Ancak bu konuda az farklı tesbitler ve ictihadlar söz konusu­dur.

 

İlgili Hadisler
 

İbn Ömer (r.a.) den yapılan rivayete göre, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurmuştur:

"Ramazan orucunun kazasını (oruç tutmayan kişi) isterse dağınık halde, isterse birbiri ardınca yerine getirir."[210]

Buhari'nin İbn Abbas (r.a.) dan yaptığı rivayete göre, adı geçenin şöyle dediği tesbit edilmiştir: "Üzerinde oruç kazası bu­lunan kimsenin onu dağınık halde kaza etmesinde bir sakınca yoktur. Çünkü Cenab-ı Hak: "Artık sizden kim bu aya hazır olursa oruç tutsun. Kim de hasta olur veya yolcu­luk halinde bulunursa, tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde (kaza etsin)" buyurmaktadır.[211]

Hz. Aişe (r.a.) dan yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle demiştir:

"Önce [212] "Tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde birbiri ardınca (tutup kaza etsin)" buyurulmuştu. Sonra "birbiri ardınca" hükmü kaldırıldı."[213]

Yine Hz. Aişe (r.a.) dan yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle demiştir:

"Ramazanda üzerimde (borç) olarak oruç kalırdı. (Rasulüllah'ın (s.a.v.) onun yanındaki yeri, durumu ve onun da Rasulüllah (s.a.v.) Efendimizle meşgul olması sebe­biyle) o oruçları ancak şaban ayında kaza ederdim."[214]

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapılan zayıf bir rivayete göre, bir adamın ramazanda hastalanması sebebiyle iftar etmesi ve sonra sağlığına kavuşunca o oruçları kaza etmemesi ve ikinci ramazanın girmesi üzerine Peygamber (s.a.v.) Efendimiz ona şöyle buyurdu:

"İdrak ettiği ramazanın orucunu tutar, sonra geçen yılın kazaya kalan ramazan orucunu tutup kaza eder ve her güne karşılık bir miskini yedirir."[215]

İbn Ömer (r.a.) dan yapılan rivayete göre, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurmuştur:

"Kim, üzerinde ramazan ayı oru­cu bulunduğu halde ölürse, onun her gününün orucuna karşılık bir miskin doyurulsun."[216]

İbn Abbas (r.a.) dan yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle demiştir:

"Adam ramazanda hasta olur da sonra oruç tutmadan ölürse, onun tutmadığı günlere göre miskinler doyurulur, üzerinde kaza olmaz. Ancak adarsa, o takdirde onun velisi onun yerine kaza eder."[217]

 

Hadis Ve Rivayetlerin Işığında Müctehidlerin Görüş Ve İstidlalleri
 

a) Hanefilere göre: Hasta ve yolcu tutmayıp kaçırdığı günler sayısınca, -hasta sağlığına kavuşunca, yolcu da evine dönüp eyleşik duruma geçince- kaza etmeleri vacip olur. Ancak hasta iyileşip oruç tutacak güce kavuşunca, üzerindeki oruçları kaza edecek kadar yaşarsa ve yolcu da eyleşik duruma geçtikten sonra üzerindeki oruçları kaza edecek kadar yaşarsa, o oruçların kazası vacip olur. Aksi halde yaşadıkları süre içinde kaza edebildikleri günleri kaza etmeleri gerekir. Ama o günlerde kaza etmed­en ölürlerse, onların velisi olan kişi vasiyetleri gereği o günlere karşılık fidye verir ki, her fidye bir fitre miktarıdır. Ölen kişi, erişip de kaza yapmadığı günler sayısınca fidye verilmesini va­siyet ederse, varisleri onun bu vasiyetini bıraktığı mal ve servetin üçte birinden çıkartıp karşılarlar. Vasiyet etmediği takdirde, ne vasisine, ne de varisine bunu ödemek gerekir. İmam Şafii bu görüşün hilafını izhar etmiştir.

Ancak ölenin velisi veya varisi kendilerine isabet eden mira­stan murislerinin tutma imkanı olduğu halde ihmal edip kaza oru­cunu tutmadığı günler için fidye teberru edebilirler. Bunda bir sakınca yoktur.

İmam Ebu Hanife'ye göre, buna kıyasla farz ve vacip namaz­lar için de fidye teberru edilebilir. Vasiyeti varsa, malının üçte bi­rinden karşılanır. İmameyne göre vitir namazı için fidye verilmez, çünkü bu namaz da bir bakıma sünnet namazlar gibidir. Sahih olan da budur.

Bu durumda olup ölen kimsenin velisi onun yerine, üzerinde kalan oruçları ve namazları kaza edemez. İmam Şafii bunun hi­lafına bir görüş ortaya koymuştur.

Kazaya kalan ramazan orucunu, kişi isterse dağınık halde, isterse üstüste tutup kaza edebilir. Ancak üstüste tutması efdaldır.

Kazaya kalan ramazan orucunu, ikinci ramazan girinceye kadar kaza etmezse, bu durumda önce yeni başlayan ramazan or­ucunu eda eder, o bitince üzerinde kazaya kalan bir önceki rama­zan orucunu kaza eder. Bu durumda da fidye vermesi gerekmez. İmam Şafii'ye göre, özürsüz geciktirmişse, kendisine ayrıca fîdye de gerekir. [218]

Tuhfe sahibi diyor ki:

"Şer'î oruç ondört çeşittir. Bunun sekiz çeşidi ALLAH'ın kit­abında anılmıştır ki onlardan dördü birbiri ardınca tutulur: Ram­azan orucu, keffaret-i zihar orucu, keffaret-i kati orucu ve keffaret-i ifsad-i savm. Diğer dört oruç ise, sahibinin kendi arzusuna bırakılmıştır, isterse onları birbiri ardınca tutar, isterse dağınık halde tutar. Bunlar ramazan orucunun kazası, mut'a orucu, av­lanma cezası orucu, yemin keffaret orucudur.

Altı tanesi ise Sünnet'te anılmıştır: Ramazanda orucu kasden bilerek bozmaktan dolayı gereken keffaret orucu, adak orucu, tetavvu' oruç, yemin sebebiyle vacip olan oruç, itikaf orucu, bozu­lan nafile orucun kazası. İmam Şafii bu konuda üç yerde Hanefîlerle muhalif bir görüş ve ictihad ortaya koymuştur. Onlar da şunlardır: Keffaret orucunu üstüste tutmak vacip değildir, dağınık halde de tutulabilir. İtikaf orucu vacip değildir. Bozulan nafile orucu kaza etmek de vacip değildir. [219]

b) Şafiilere göre: Ramazan orucundan tutamadığı günleri ramazandan sonra tutma imkanı bulmadan ölen kimseye fidye ve kaza gerekmez. Aynı zamanda günahkar da sayılmaz. Çünkü o günlerin orucunu kaza edecek kadar yaşama imkanı bulamadan ölmüştür. Kaza etme imkanı bulduğu halde kaza etmeden ölürse, Kavl-i Cedid'e göre, velisi onun yerine tutmaz da onun terikesinden her gün orucuna bedel bir müdd yiyecek verir. (Müdd: Bir fi­tre miktarıdır.) [220] Adak ve keffaret oruçları böyledir; yani ölenin velisi onun yerine bu oruçları tutmaz, geriye bıraktığı mal­dan fidye çıkartıp dağıtır. Ama yabancı bir kimse, ölenin velisinin izniyle onun kazaya kalmış oruçlarını tutarsa, sahih olur. İzinsiz tutması sahih değildir.

Adam ölür de üzerinde namaz ve itikaf borcu, kazası bulu­nursa, onun yerine velisi veya varisi bunları yapamaz. Aynı za­manda bunlardan dolayı fidye vermek de gerekmez. [221]

Böylece Hanefîlerle Şafiiler arasında sözü edilen konu hakkında farklı görüş ve ictihad ortaya çıkmıştır.

Ramazan orucunun kazasını, ikinci ramazan girinceye kadar geciktiren kimseye, hem onu ikinci ramazandan sonra kaza etme­si, hem de her gün için bir fidye vermesi gerekir. Böylece yıllar te­kerrür ettikçe fidye de tekerrür eder. Sahih olan da budur.

İmkan bulduğu halde ramazan orucunu kaza etmez ve bu halde ölürse, terikesinden her güne karşılık iki fidye çıkartılıp verilir. Biri tutmayıp kaçırdığı için, diğeri de geciktirdiği için... Ta­bii fidye fakir ve miskinlere verilir. Fidyenin cinsi, fitrenin cinsindendir. Birkaç fidyeyi bir şahsa vermekte bir sakınca yoktur. [222]

c) Hanbelilere göre: Üzerinde ramazan orucu bulunan kimse ölecek olursa, şu iki durumdan biri söz konusudur:

a) Ka­zaya kalan orucu tutma imkanı bulmadan ölmüş olması,

b) Kaza etme imkanı olduğu halde kaza etmeden ölmesi... Birinci şık, ya kaza edecek kadar zaman bulmadan veya arız olan hastalık, yol­culuk gibi bir durum ortaya çıkmasından dolayı olabilir ve üçüncü bir ihtimal söz konusu değildir. Bu durumda ilim adamlarının çoğuna göre kendisine bir şey gerekmez. İkinci şık, ortada açık bir ihmaldan kaynaklanmış demektir. O bakımdan tutmadığı her gün orucuna karşılık, bıraktığı terikeden fakir veya miskine doyuracak kadar fidye vermek gerekir. İlim adamlarının çoğunun da görüş ve ictihadı bu doğrultudadır.

Hanbeliler bu konuda İbn Mace'nin İbn Ömer'den rivayet ettiği ve Tirmizi'nin sahihlediği hadisle istidlal etmişlerdir:

"Üzerinde oruç (borcu) bulunduğu halde ölen kimseden yana her güne karşılık bir miskin yedirilsin."[223]

Üzerinde ramazan orucunun kazası bulunduğu halde onu kaza etmeyip ikinci ramazan girmiş olur ve sonra da ölürse, yine terikesinden her gün için bir miskin doyurularak fidyesi ödenir. Ölenin velisi ve varisi onun yerine oruç tutmaz.

Birinci ramazan orucundan kazaya kalanı tutmadan ikinci ramazan girer ve bunu bir özür olmaksızın geciktirirse, hem ka­zası gerekir, hem de her gün için bir miskini doyurması vacip olur. Bir özürden dolayı geciktirirse, sadece kazası gerekir.[224]

Kazaya kalan ramazan orucunu birbiri ardınca tutmak ge­rekli değildir; dağınık şekilde de kaza edilebilir. Nitekim ashab ve tabiinden birçoğunun da görüş ve ictihadı bu merkezdedir. İmam Malik, İmam Ebu Hanife, İmam Sevri, İmam Evzai ve İmam Şafii'nin de ictihadı böyledir. [225]

Hanbeliler bu meselede 1145 nolu İbn Ömer hadisiyle istid­lal etmişlerdir.

d) Malikilere göre: Ramazanda bir özürden dolayı oruç tut­mayıp iftar eden kimsenin özrü ortadan kalkar, mesela hasta ise iyileşir, yolcu ise evine dönmüş olur, bununla beraber bir aylık bir süre yaşadığı halde kazaya kalan bir aylık orucu tutmadan ölürse, bunun fidyesinin verilmesini vasiyet etmişse, terikesinin üçte bi­rinden çıkartılıp verilir. Vasiyet etmeden ölürse, varisleri bu konuda muhayyerdirler, is...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek
« Posted on: 18 Nisan 2024, 11:20:58 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek rüya tabiri,Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek mekke canlı, Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek kabe canlı yayın, Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek Üç boyutlu kuran oku Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek kuran ı kerim, Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek peygamber kıssaları,Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek ilitam ders soruları, Ramazan Orucunu Birbiri Ardınca Kaza Etmek önlisans arapça,
Logged
16 Aralık 2014, 16:17:16
Ramazan.
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 6.353



« Yanıtla #1 : 16 Aralık 2014, 16:17:16 »

Ramazan orucu bütün müslümanlara farz kılınmıştır. Ramazan ayında yolculuk,hastalık yada bazı arızalı durumlar olduğunda oruç tutamassa o kişi kişiye tutamadığı gün kadar oruç borç olur.Hastalık vb. arızalı durumu bittiğinde yada iyleştiğinde  tutamadığı gün kadar kaza orucu tutar.Kaza orcunu isterse dağınık isterse de üst üste tutabilir fakat ramazan orucunu üst üste tutmak daha iyidir  .Eğer tutamadan ölürse vakti olmursa kaza etmesi vacip olur.Kaza edecek kadar zamanı olmassa orucunun hükmü kalkmış olur.Fakat orucun kazasını tutacak kadar vakti olup da tutmadan ölürse bu kişinin malının 3 te 1 i fakirlere dağıtılır fidye verilir ve tutmadığı her gün için 2 fidye verilir.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 16 Aralık 2014, 16:26:29 Gönderen: RAMAZAN 7/D »
Kayıtlı
16 Aralık 2014, 16:26:58
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« Yanıtla #2 : 16 Aralık 2014, 16:26:58 »

Esselamu aleykum ve rahmetullahi. Kazaya kalan oruçlar konusunda yine ayrıntılı bilgiler verilmiş. Rabbim razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

22 Aralık 2014, 20:28:57
MELİKE 7D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 333



« Yanıtla #3 : 22 Aralık 2014, 20:28:57 »

Oruç bütün müslümanlara farz olmuştur yani oruç tutmak zorunlu olmuştur.Ramazan ayında yolculuk veya hasta olduğunda oruç tutamazsan o tutamadığın gün kadar kaza yaparsın ama bu ramazn oruçunun gündeki tutuğunla kaza yaptığın oruç bin kat da sevap.Bu kazayı dağnık veya üst üste tutabilirsin ama üst üste tutmak dah sevaptır.Kaza oruçunu fazla geçiktirmek uygun olmaz.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
22 Aralık 2014, 20:30:18
MELİKE 7D

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 333



« Yanıtla #4 : 22 Aralık 2014, 20:30:18 »

Oruç bütün müslümanlara farz olmuştur yani oruç tutmak zorunlu olmuştur.Ramazan ayında yolculuk veya hasta olduğunda oruç tutamazsan o tutamadığın gün kadar kaza yaparsın ama bu ramazn oruçunun gündeki tutuğunla kaza yaptığın oruç bin kat da sevap.Bu kazayı dağnık veya üst üste tutabilirsin ama üst üste tutmak dah sevaptır.Kaza oruçunu fazla geçiktirmek uygun olmaz.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2 3   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes