> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Ahkam Hadisleri > Minadan Arafata Gitmek
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Minadan Arafata Gitmek  (Okunma Sayısı 4277 defa)
14 Ağustos 2010, 09:55:14
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 14 Ağustos 2010, 09:55:14 »



Mina’dan Arafat’a Gitmek ve Arafat’ta Vakfı
 

Zilhicce'nin sekizinci günü Mekke'den Mina'ya gitmek sünnettir. Dokuzuncu günü ise vakfede bulunmak üzere Arafat'a gid­ilir. Arafat'ta bir süre durmaya "vakfe" denir ki, bu haccın rükünlerinden biridir. Kaçırıldığı takdirde, bir yıl sonra o haccın ka­zası gerekir. Zira Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz: "Hac, Arafat'tır" buy­urmuştur. Vakfenin belirlenmiş bir süresi vardır. O da, Arefe günü zeval vaktinden başlar ve bayramın birinci günü fecir doğuncaya ka­dar devam eder. Bu süre içinde hacceden kimse az bir süre olsun Ara­fat'ta bulunursa, rükün yerine gelmiş olur.

Şüphesiz Arafat kutsal yerlerden biridir. Melek Cebrail'in indiği, Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz'in Veda Hutbesi'ni irad ettiği bir alan olarak dinimizdeki yeri ve önemi çok büyüktür. Duaların en çok kabul olunduğu bir mahaldır. [516]

 

Konuyla İlgili Hadisler
 

Muhammed b. Ebl Bekir b. Avften yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle demiştir: "Bizler Mina'dan sabahleyin Arafat'a doğru hareket edeceğimiz sırada Enes'e (r.a.), Arafat'a giderken Re­sulüllah (s.a.v.) Efendimiz'le beraber ne yapıyordunuz? Tel-biye getirmemizde bir sakınca var mıdır?" diye sordum. O da bana şöyle dedi: 'Telbiye getiren getiriyordu, onun bu dav­ranışı inkar edilmiyordu. Tekbir getiren de getiriyordu, onun da bu hali inkar edilmiyordu." [517]

îbn Ömer (r.a,) dan yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle,

demiştir:

"Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz Arafe günü sabah namazını kıldıktan sonra hareket etti ve taki Arafat'a gelip Nemire de­nilen yere indi -ki bu yer, imamın Arafat'ta inip konakladığı yerdir- Öğle namazına kadar orada kaldı, ısı iyice artmış bir halde gön ortası hareket edip öğle namazı ile ikindi namazını cem'ederek kıldırdı. Sonra insanlara hitab etti. Sonra da ha­reket ederek Arafat'taki vakfede durdu." [518]

Urve b. Mudarris b. Evs b. Harise b. Lam et-Tatden yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle demiştir: "Müzdelife'de namaza çıktığı bir sırada Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz'e geldim ve dedim ki:

“Ya Resulallah! Doğrusu ben Tayy'ın iki dağından geliyorum; hem bineğimi yordum, hem de kendim yoruldum. Ama Allah'a and olsun ki, hiç bir kum yığın uzantısını terketmeyip mûtlaka üzerinde vakfe yapıp durdum. Benim için (gerçekleşen) bir hac söz konusu olabilir mi?" Bunun üzerine Resulüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu: "Kim bizim bu namazımıza hazır olur ve biz buradan ayrılıncaya kadar bizimle birlikte durur ve bundan önce de Arafat'ta gece veya gündüz (bir süre) vakfe etmiş olursa, gerçekten haccı tamamlanmış ve üzerine gereken menasiki (ibadetleri) yerine getirmiş olur." [519]

Abdurrahman b. Ya'mur (r.a.) den yalıpan rivayete göre: Necd lalkmdan bir grup Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz'e geldi ki o sırada Efendimiz Arafat'ta vakfe halinde idi. O'ndan sordular. Sunun üzerine Efendimiz bir çağırıcıya emretti» şöj .e duyu­ruda bulundu: Hac Arefe (gününe yetişmek) dir. Kin toplan­ma gecesi (Müzdelife'de gecelemede) fecirden önce gelirse, gerçekten o, (Arafat'ta vakfeye) yetişmiş olur. Mina günleri üç gündür. Artık kim acele eder de iki gün kalırsa onun'üzerine bir günah yoktur, kim de (üçten fazla) gecıktirirse, onun üzerine de bir günah yoktur.." [520]

"Cabir (r.a.) den yapılan rivayete göre, Resulüllah (s.a.v.) Efen­dimiz şöyle buyurmuştur: "Ben burada nahr yaptım (kurbanlık hayvanı kestim); Mina'nın her yanı bu kesime müsaittir. Artık siz yük ve eşyanızın bulunduğu yerde kurbanınızı kesin.

Ben şurada vakfe yaptım. Arafat'ın her yanı vakfeye uy- ( gundur. Burada da vakfe yaptım; toplanma yeri olan' (Müzdelife'nin) hepsi vakfeye uygundur.." [521]

Üsame b. Zeyd (r.a.) dan yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle haber vermişir:

 "Arafat'ta Resulüllah'm terkisinde (veya yedeğindeki bi­nek üzerinde) bulunuyordum. Ellerini kaldırıp dua edi-yordu; derken devesi bir yana meyletti ve bu sebeple devenin yuları

düştü, Resulüllah (s.a.v.) bir eliyle düşen yuları eğilip alırken bir elini de yukarıya kaldırmış halde (duasına devam ediyordu)." [522]                                                                         

Amr b. Şuayb'den, o da babasından, a da dedesinden rivayet etmiştir:

"Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz'in Arafat'ta yaptığı en çok duası şu idi: Allah'tan başka ilah yoktur. O birdir, ortağı yok­tur. Mülk O'nundur, hamd O'na mahsustur. Hayır O'nun elin­dedir; O'nun gücü herşeye yeter." [523]

Tirmizî ise bunu şu lafızla rivayet etmiştir:

"Duanın hayırlısı, Arefe günündeki duadır. Ben ve ben­den Önceki peygamberlerin söylediği en hayırlı dua şudur: Al­lah'tan başka ilah yoktur. O birdir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur. hamd O'na mahsustur. O'nun kudreti her şeye yet­er."

Salim b. Abdillah'dan yapılan rivayete göre: Abdullah b. Ömer (r.a.) Arafe günü Haccac b. Yusuf un (Haccac-ı Zalim) yanına geldi ki güneş gök kubbesinin ortasından batıya meyletmiş bulunuyordu. Ben de onun yanında idim. Abdullah b. Ömer, Haccac'a seslenerek: "Eğer Sünnet'e uymayı arzu ediyorsan, hakreket vakti geldi" dedi. Haccac ona: "Bu saatte mi?" diye so-[ıncaj o da: "Evet.." diye cevap verdi.

Bunun üzerine ben de Haccac'a dedim ki: "Sünnet'e uy-layı arzuluyorsan, hutbeni kısa kes ve namazı acele et." Bunun üzerine Abdullah b. Ömer: "Salim doğru söyledi" dedi." [524]

Cabir (r.a.) den yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle demiştir:

"Resulüllah (s.a.v.) Efendimiz Arafat'taki vakfe yerine fitti ve insanlara birinci hutbeyi irad etti. Sonra Bilal ezan »kudu. Sonra Resulüllah (s.a.v.) ikinci hutbeye başladı; O kinci hutbeyi tamamlarken Bilal da ezanı tamamlamış bulu­luyordu. Sonra Bilal ikamette bulundu, Resulüllah (s.a.v.) »ğle namazım kıldırdı; arkasından ikindi namazı için (Bilal) kamette bulundu ve Efendimiz ikindi namazını kıldırdı." [525]

 

Hadislerin Işığında Müctehidlerin İstidlal ve Îhticacları
 

a) Hanefîlere göre: Terviye günü (Zilhiccenin sekizinci günü) sabah namazından sonra Mina'ya gidilir. Daha çok güneş doğduktan sonra gitmekte yarar vardır. Sahih olan da budur. Bütün bu gitme ve bulunma hallerinde telbiye terkedilmez.Mekke'den çıkarken de hem telbiye, hem de tehlil ve tekbir getirilir. O gece Mina'da kalınır. Bütün bunlar sünnettir, Arefe günü, yani Zilhicce1 nin dokuzuncu giiniı Mina'da sabah namazı kılınır ve Arafat'a hareket edilir. Bunun­la beraber Terviye günü Mekke'de öğle namazını kıldıktan sonra Mina'ya giden kimse için de bir sakınca söz konusu değildir. Aynı za­manda Terviye günü Mekke'de kalıp sabah namazını kıldıktan sonra dokuzuncu günü Mina'ya uğrayarak Arafat'a gitmek de yeterli sayılırsa da sünnete aykırı olduğundan isâet (kötü bir iş) işlemiş olur.

Terviye günü cumaya rastlarsa, zevaldan önce Mina'ya ha­rekette bir sakınca yoktur. Ama zevalden sonra çıkması doğru olmaz. Çünkü kendisine vacip olan cumayı kılması gerekir.

Arafat'a gidilince, herhangi bir yerinde konaklayabilir. Ancak Cebel-i Rahmet'e yakın olması efdaldır. Güneş batıya doğru meyle­dince, mümkünse gusledilir ve îmam minbere çıkar, bu esnada-müezzin ezan okur. Sonra İmam ayağa kalkıp iki hutbe okur ve bu iki hutbe arasında oturur. Oturarak hutbe okuması da yeterli sayılır. Hutbeyi okumayıp terkeder veya- onu zevalden önce okursa bir sakınca yoktur. Sadece sünnete uymamış olur ve o yüzden isâet (kötü bir iş) işlemiş sayılır. Îmam bu hutbede Arafat'ta, Müzdelife'de ve Mina'da neler yapılacağım anlatır. Aynı zamanda kurban, tıraş, ziya­ret tavafı ve veda tavafı hakkında yeterli bilgi verir.

Hutbeden sonra imam bir ezan, iki ikametle öğle ve ikindi farz­larım kıldırır. Kıraati aşikar okumaz ve bu iki farz arasında sünnet, nafile namaz kılınmaz. Aynı zamanda bu iki farz arasında dünya işlerinden bir işle de meşgul olunmaz.

İmam Ebu Hanife'ye göre, öğle ile ikindi farzlarını bir arada kılabilmek için cemaat ile kılınması şarttır. Aksi halde her namaz kendi vaktinde kılınır. İmameyne göre, münferiden de kılınca yine cem-i takdim yapılır, yani ikindi farzı öğle vaktine alınıp, ikisi birara-da kılınır. Aynı zamanda İmam Ebu Hanife'ye göre, sözü edilen iki namazı bir arada kıldıracak olan imamın, büyük imam olması söz ko­nusudur. Diğer mezheplere göre, bu konuda herhangi bir bağlayıcı şart yoktur.

Arafat'ta farz olan vakfenin sıhhati için iki şey şarttır: Biri, Ar­afat denilen arazide, ikincisi belirlenen vakit içinde gerçekleşmesidir.

Vakfede mutlaka ayakta durup dua etmek şart değildir. Oturu­larak da vakfe yerine getirilir, [526]

b) Şafiîlere göre: Zilhiccenin yedinci günü İmamın Mekke'de öğle namazından sonra, kısa bir hutbe irad etmesi ve sabahleyin Mina'ya  gidileceğini  bildirmesi  sünnettir.   Sabahleyin  namaz kıldırdıktan sonra hacılarla birlikte Mina'ya gider ve o geceyi orada geçirirler Bu da sünnettir. Güneş doğduktan sonra (Zilhicce'nin doku­zuncu günü) Arafat'a hareket edilir. Nemire'de zeval vaktine kadar durulur, sonra Mescid-i İbrahim'e gidilir ve İmam orada iki hutbe irad eder ve arkasından öğle ile ikindi namazını bir arada,- yani öğle vaktinde kıldırır. Sonra da Arafat'ta güneş batmcaya kadar vakfe yapılıp dua, zikirle meşgul olunur ve gurubu müteakip Müzdelife'ye hareket edilir.. [527]

c)  Hanbelîlere göre: Zilhiccenin sekizinci günü olan "yevm-i tevriye" de temettü' hacca niyet edenler yeniden niyet edip ihrama gi-rler; kıran ve ifrad hacca niyet edenler zaten ihramlı bulunuyorlar i Mina'ya hareket ederler. Mekke'nin yerlilerinden de haccetmek is-jyenler yine bugün niyet edip ihrama girerler. Mina'ya gidilir ve ne namazı orada kılınır. Hatta Resulüllah'm (s.a.v.) orada beş vakit amaz kıldığı bilinmektedir.

Zilhiccenin dokuzuncu günü güneş doğunca Mina'dan Arafat'a âreket edilir. Arafat'ta öğle ile ikindi namazı öğle vaktinde bi...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Minadan Arafata Gitmek
« Posted on: 18 Nisan 2024, 06:40:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Minadan Arafata Gitmek rüya tabiri,Minadan Arafata Gitmek mekke canlı, Minadan Arafata Gitmek kabe canlı yayın, Minadan Arafata Gitmek Üç boyutlu kuran oku Minadan Arafata Gitmek kuran ı kerim, Minadan Arafata Gitmek peygamber kıssaları,Minadan Arafata Gitmek ilitam ders soruları, Minadan Arafata Gitmekönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes