๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Ahkam Hadisleri => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 16 Ağustos 2010, 06:19:35



Konu Başlığı: Hiç İftar Etmeden Birkaç Günün Orucunu Birbirine Bağlamak
Gönderen: Zehibe üzerinde 16 Ağustos 2010, 06:19:35
Hiç İftar Etmeden Birkaç Günün Orucunu Birbirine Bağlamak (Savm-i Visal)
 

İslam, ibadeti geniş rahmet olarak getirmiş ve sıkıntıya, zor­luğa, nefret ve bıkkınlığa sebep olmayacak ölçüde tutmuştur. Aynı zamanda insanın ruh ve beden sağlığını korumayı insana afiyet sunmayı prensip edinmiştir.

Günde beş vakit namaz fazla vakit olmamakla beraber in­sanı huzura ve dengeye kavuşturmakta ve günlük hayatımızı düzene sokmaktadır.

Yılda bir ay oruç, hayatı bir bakıma tersine çevirmeyi amaçlamakta ve ileride karşımıza çıkacak olan çok sıkıntılı günlere hazırlanmamızı, irade gücümüzü ortaya koymamızı alıştırmakta ve perhizi gerektiren bir hastalığın zuhurunda, ona dikkat etmemiz için önceden bir tecrübe geçirmemize imkan sağlamaktadır.

Aynı zamanda fecir doğduktan güneş batıncaya kadar kendi­mizi alışılagelmiş yiyecek, içecek ve benzeri şeylerden alıkoymamız, fazla bir sıkıntı ve meşakkat getirmemekte, üstelik bünyemizdeki fazla yağların erimesine yardımcı olmakta, sindirim sistemimizi dinlendirmekte ve sonra da sosyal hayatımıza renk ve mana katmaktadır.

O bakımdan dinimiz her ibadeti sınırlı tutmuş ve belli kural­lara bağlamıştır. Biz kendiliğimizden yeni kurallar koyamayız ve birtakım ilavelerde bulunamayız.

Bunun için Rasulüllah (s.a.v.) savm-i visali yasaklamış, günah saymıştır.

Bundan maksat iki günü veya birkaç günü iftar etmeksizin birbirine bağlamak suretiyle oruçlu geçirmektir. Şüphesiz böyle bir oruç, şâriin belirlediği hikmetine ters düşmekte ve Onun ölçü ve kurallarını aşmaktadır.

 

Konuyla İlgili Hadisler
 

İbn Ömer (r.a.) dan yapılan rivayete göre, "Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz savm-i visali (iftar etmeksizin bir günün orucunu bir sonraki güne bağlayıp bitiştirmeyi) men'etmiştir." Bunun üzerine Rasulüllah'a (s.a.v.):

"Ya Rasulallah! siz öyle yapıyorsunuz ya" denilince, efendimiz on­lara şöyle buyurmuştur:

"Şüphesiz ben sizden biriniz gibi değilim. Doğrusu gündüzleyin Rabbim beni hem yediriyor, hem de içiriyor."[142]

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapılan rivayete göre, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Visaldan sakının (bir günün orucunu iftar etmeksizin diğer güne bağlamaktan kaçının)"

Bunun üzerine kendisine denildi ki:

"Ya Rasulallah! Sen visalde bulunuyorsun." Efendimiz onlara şöyle ce­vap verdi:

"Şüphesiz ben sizden biriniz gibi değilim. Gece­lediğim zaman Rabbim bana yediriyor ve içiriyor. Artık siz güç getirebileceğiniz ameli (işlemekte) külfet edinin."[143]

Hz. Aişe (r.a.) dan yapılan rivayete göre, adı geçen şu haberi vermiştir:

"Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, (mü'minleri) visal (iftar etmeksizin bir günün orucunu ikinci... güne bağlamak) dan -onlara olan merhametinden dolayı- men'etti. Bunun üzerine Ona:

"Şüphesiz sen de visalde bulunuyorsun?" de­diler. Efendimiz onlara şu cevabı verdi:

"Doğrusu ben sizin durumunuz ve oluşunuzda değilim. Şüphesiz ki Rabbim bana yediriyor ve içiriyor."[144]

Ebu Said (r.a.) den yapılan rivayete göre, adı geçen, Rasulüllah'ın (s.a.v.) şöyle buyurduğunu işittiğini haber vermiştir:

"(Oruç konusunda) visal yapmayın. Sizden kim visal yap­mak istiyorsa, seher (sahur vaktine veya seher vaktine) ka­dar visal yapsın."

Bunun üzerine dediler ki:

"Ya Rasulallah! Sen visal yapıyorsun ya?" Cevap verdi:

"Doğrusu ben sizin durumunuz ve şeklinizde değilim. Gecelediğimde bir yedirici bana yediriyor, bir su veren de bana su verip içiriyor."[145]

 

Hadîslerin Işığında Müctehid İmamların İstidlal Ve Îhtîcacları
 

a) Hanefîlere göre: Visal orucu yasaklanmıştır. İmam Ebu Yusuf bunu, bir günün orucunu iftar etmeksizin ikinci güne bağlamak şeklinde yorumlamıştır. Bazısı ise, bunu gecelerinde if­tar etmek kaydıyla bütün seneyi oruçlu geçirmek şeklinde tefsir etmiştir.[146]

b) Şafîilere göre: Bütün bir yılı oruçlu geçirmek mekruh­tur. Savm-i visal hakkında biri haram diğeri mekruh olmak üzere imam Şafii'den iki ayrı kavi rivayet edilmiştir.

c) Hanbelilere göre: Savm-i visal mekruhtur. Bu mezhep salikleri, savm-i visali, iki veya daha fazla gün arasında iftar et­meyip oruç tutmak şeklinde yorumlamışlardır.

Hanbeliler de Hanefiler gibi, bu konuda yukarıda naklet­tiğimiz sahih hadislerle istidlal ve ihticacda bulunmuşlardır.[147]

d) Malikilere göre: Savm-i visal haramdır. Bundan mak­sat, iftar etmeksizin gündüz ve geceyi oruçlu geçirmektir.[148]

 

Tahliller Ve Diğer Rivayetler
 

İlgili hadislerin dördü de sahihtir.

Bu babda ayrıca Buhari ve Müslim'in Enes (r.a.) den yaptıkları rivayet de konuyu daha da kuvvetlendirmektedir. Şöyle ki: "Şüphesiz Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz visali yasakladı ve "Bunu ancak Nasara (hristiyanlar) yapıyor" buyurdu."

Aynı hadisi Taberani, Said b. Mensur ve Abd b. Humayd de tahric etmişlerdir ki, isnadının sahih olduğu söylenir. Yine Taberani'nin el-Evsat’ta Ebu Zer (r.a.) den ve Ebu Davud'un ashabdan bir adamdan bu konuda rivayet ettikleri bir hadis bulunuyor ki, lafzı şöyledir:

"Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz (oruçlu için) hacamet (kan aldırmak) ve muvaseleyî men'etti, fakat haram kılmadı."

1081 nolu Hz. Aişe (r.a.) hadisinde "Onlara olan merhame­tinden dolayı" cümlesi yer almaktadır ki, bu da savm-i visalin har­am değil mekruh olduğuna delalet etmektedir. Zira eğer haram ol­saydı, artık bu hususta ümmetine merhametten dolayı bu yasağı koyduğu söylenemezdi.

Nitekim Buhari'nin tesbitine göre, Rasulüllah (s.a.v.) muvaseleyi men'ettikten sonra ashabından bir kısmı bu tarz oruca pek hevesli bulunuyordu. Derken Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz sırf on­ları bütünüyle bundan vazgeçirmek için onlarla birlikte savm-i vi­sal yaptı bunu bir gün, sonra bir gün daha devam ettirdi. Arkasından hilali gördüler. Bunun üzerine Rasulüllah onlara:

"Eğer hilal görülmeseydi ben bu orucu biraz daha size artırır (sürdürürdüm)." buyurdu.

Cumhurun da dediği gibi, Rasulüllah (s.a.v.) bu suretle onla­ra, savm-i visalin hiç de kolay olmadığını, bünyeyi fazlasıyla sarsıp zayıf düşürdüğünü göstermiş oldu. Oysa bünyesi kuvvetli, sağlam yapılı mü'minin zayıf mü'minden hayırlı olduğu bilinmek­tedir.

Böylece visalin haram değil de mekruh olduğu ağırlık ka­zanmıştır. Nitekim Bezzar ve Taberani'nin Setnure'den yaptıkları rivayet de bunu pekiştirmektedir. Şöyle ki: "Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz visali men'etti, ama o azimet (anlamında) değildir."

Abdullah b. Zübeyr'in savm-i visalin cevazına kail olduğu tesbit edilmiştir. Ebu Şeybe'nin sahih isnadıyla yapılan rivayette, Abdullah'ın onbeş gün muvasele yaptığı belirtilmektedir.[149]

 

Çıkarılan Hükümler
 

1- Savm-i vîsal men’edilmiştir, mekruhtur.

2- Güneş batınca iftar etmek kuvvetli sünnettir.

3- Vücudu zayıf düşürmekte mutlaka kerahet vardır.

4- İbadet sıkıntı doğurmak, dünyadan el, eteği çekmek için meşru kılınmamıştır.

 


Konu Başlığı: Ynt: Hiç İftar Etmeden Birkaç Günün Orucunu Birbirine Bağlamak
Gönderen: Ceren üzerinde 05 Mart 2018, 17:42:47
Esselamu aleykum. Iftar açmadan su içmeden oruç tutmak dinen uygun değildir.vücudu halsiz ve susuz bırakma uygun değildir.orucu hakkiyla tutan iftar edip feyze ulaşan sunnete tabi kalan kullardan olalim inşallah. ...


Konu Başlığı: Ynt: Hiç İftar Etmeden Birkaç Günün Orucunu Birbirine Bağlamak
Gönderen: Mehmed. üzerinde 05 Mart 2018, 18:20:18
Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri orucun faziletine erenlerden eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Hiç İftar Etmeden Birkaç Günün Orucunu Birbirine Bağlamak
Gönderen: Sevgi. üzerinde 06 Mart 2018, 01:03:21
Aleyküm Selam. inşaAllah hakkıyla orucumuzu tutup feyzine erenlerden oluruz. Amin ecmain