๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Ahkam Hadisleri => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 18 Ağustos 2010, 06:50:18



Konu Başlığı: Cemaatle Namaz Kılmanın Gereği
Gönderen: Zehibe üzerinde 18 Ağustos 2010, 06:50:18
Cemaatle Namaz Kılmanın Gereği
 

İslam dini, ferdi cemaate bağlayarak, onu onlardan kopmaz bir parça yapar. Ferdin cemaatten ayrılmasına, meşru sınırlar içinde onlarla kaynaşmaktan uzak kalmasına cevaz vermez. Zira İslam'a göre, bir müslüman yalnız kendisi için var değildir ve sa­dece kendi çıkarı için çalışıp kazanmaz; aynı zamanda birçok önemli konularda kişisel çıkarını ön plana almaktan kaçınır; to­plumdan yana birtakım hayırlı hizmet verir. Böylece fert hem kendisi, hem ailesi, hem de İslam cemaati için vardır ve çalışır.

Namaz, oruç, zekat, hac, adak, keffaret ve benzeri ibadetle­rin hedeflerinden biri. belki en önemlisi, cemaatle kaynaşıp onlar­dan biri olmak ve ümmet yapısında kardeşlik düzeyinde sosyal ad­aleti sağlamaktır.

Bu sebeple İslam dini, günde beş vakit camiye gidip cemaat halinde namaz kılmayı müekked sünnet kılmış ve bu sünnete ri­ayet edenleri kat kat ecir ve sevapla müjdelemiştir.

Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz ile ashabı bu sünnete önem ver­miş ve islam birliğini ve kardeşliğini pekiştirmişlerdir. Cami on­ların hem ibadet, hem kaynaşma, hem birlik kurma, hem de ilim ve irfan merkezi olmuştur.

O bakımdan müslümanın camiye, caminin de müslümana ih­tiyacı söz konusudur.

 

Konuyla İlgili Hadisler:
 

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapılan rivayette, Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurmuştur:

"Münafıklara en ağır gelen namaz, yatsı ile sabah na­mazıdır. Eğer insanlar bu iki namazda ne (gibi sevap ve faziletlerin) bulunduğunu bilmiş olsalardı, emekleyerek bile olsa o iki namaza gelirlerdi.

And olsun ki, şöyle kasdettim: Kılınsın diye namaz ile emredeyim; sonra da adama, insanlara namaz kıldırması için emir vereyim ve sonra da yanlarında birer kucak odun taşıyan birtakım adamları beraberimde alıp namaza (cemaate) katılmayan, hazır olmayan kavmi (topluluğu)n evlerini ateşle yakıp üzerlerine (yıkayım)."[237]

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapılan rivayette, Rasulüllah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

"Eğer evlerde kadınlar ve çocuklar olmasaydı, yatsı namazını kılarken gençlerimize emredeyim de evlerde bulunanları ateşle yaksınlar."[238]

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapılan rivayete göre: A'ma bir adam Hz. Peygamber'e (s.a.v.) gelip:

"Ya Rasulallah! Beni camiye kadar elimden tutup götürecek bir kimsem yoktur" dedi ve evde kılması için ruhsat istedi. Bunun üzerine Rasulüllah (s.a.v.) o a'maya evinde namaz kılması için ruhsat verdi. A'ma dönüp gitmeye başlayınca Rasulüllah (s.a.v.) onu çağırdı ve sordu:

"Ezan sesini duyuyor musun?" O da:

"Evet duyuyorum" diye cevap verdi. Bunun üzerine Rasulüllah (s.a.v.) ona:

"O halde çağrıya icabet et (yani mescide gel, cemaate katıl)" buyurdu. "[239]

Aynı olayı Amr b. Ümmi Mektum (r.a.) anlatıyor:

"Rasulüllah (s.a.v.) Efendimize dedim ki:

"Ya Rasulallah! Ben iki gözümden arızalıyım. Benim elimden tutup rehberlik eden bir kimse var ama bana uygun değildir, pek anlaşamıyoruz. O bakımdan evimde namaz kılmama ruh­sat vermeyi uygun görür müsünüz?"

Bunun üzerine Rasulüllah (s.a.v.) bana sordu:

"Nida, yani ezan sesini işitiyor musun?" Ben de:

"Evet, işitiyorum" dedim.

"O halde sana ruhsat vermeyi uygun görmüyorum" buyurdu. "[240]

İbn Ömer (r.a.) den yapılan rivayette, Rasulüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu:                                             

"Cemaatle kılınan namazın, yalnız başına kılınan na­mazdan yirmi yedi derece üstünlüğü vardır."[241]

Ebu Hüreyre (r.a.) den yapılan rivayete göre Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

"Adamın cemaatle kıldığı namaz, evinde ve sokağında yalnız başına kıldığı namazdan yirmi şu kadar derece üstündür."[242]

 
Hadislerin Işığında Mezhep İmamlarının İstidlal Ve İctihadları
 

a) Hanefilere göre: Ezan sesini duyan müslümanlara, ona icabet etmeleri vacibdir. Ancak bu icabet camiye gitmek an­lamında değil, müezzinin dediklerini demek ve sonunda Vesile duasını okumak manasınadır.

Cemaatle namaz kılmak, aklı başında, hür ve kudreti yeten müslüman erkeklere vaciptir. Bir sıkıntı ve meşakkat söz konusu olmadığında cemaate katılmaları gereklidir.

O halde cemaate katılmak, kadınlara, ergen olmayan çocuklara, delilere, kölelere, yürüme kudreti olmayanlara, eli, ayağı kesik bulunanlara, güç ve takati kalmamış yaşlılara ve has­talara vacib değildir.

Cemaat en az iki kişiyle gerçekleşir, yani imamla birlikte bir kişinin bulunmasıyla cemaat oluşur ve namaz kılınır.

Bulunduğu semtteki camide cemaate yetişemiyen kimsenin yakınında başka cami varsa oraya gitmesi tavsiye olunur. Bunun­la beraber kendi semtindeki camide yalnız başına kılması da uy­gundur.[243]

Hanefilerin önemli bir kısmı buradaki vücubu, müekked sünnet manasına hamletmişlerdir.

b) Şafiilere göre: Cemaatle namaz kılmak, cuma hariç diğer beş vaktin farzını eda etmekte müekked sünnettir. Bazısına göre, farz-ı kifayedir. Ancak bu farz veya müekked sünnet erkek­ler hakkında caridir. Kadınlar için ne farz, ne de müekked sünnettir.

Ancak bu konuda yetkili fakih olarak bilinen Şeyhülislam Zekeriya el-Ensari diyor ki: "Kesinlik arzeden en sahih tesbite göre, cemaate katılıp namaz kılmak erkeklere farz-ı kifayedir. Kadınlar hakkında ise, cami ve mescidler haricinde, yani kendi evlerinde kılmaları daha uygundur.

İmam henüz selam vermeden ona ulaşan kimse, cemaate katılmış ve sevabına ermiş sayılır. Sahih olan da budur.

Soğuk, aşırı sıcak, yağmur, çamur, hastalık, çok yaşlılık gibi hallerde bu farz veya müekked sünnet kalkar.[244]                   

c) Hanbelilere göre: Beş vakit namazı cemaatle kılmak vacibdir, şart değildir. Aynı zamanda cemaatle namaz kılmak na­mazın sıhhatinin şartlarından değildir. Yalnız başına namaz kılan kimsenin namazı sahihtir.

Cemaat en az iki kişiyle gerçekleşir. Bu hususta ayrı görüş ortaya koyan olmamıştır. Aynı zamanda evde veya kırda-bayırda da cemaat olup namaz kılmakla bu vücup yerine gelmiş olur. Bazısına göre, bizzat camiye gidip oradaki cemaate katılmak vacibdir. Ancak bu durumda cami yakın olursa hüküm böyledir. Çünkü yeryüzünün her yanı temiz olduktan sonra bu ümmete mescid kılınmıştır. Nerede namaz vakti girerse, orada namaz kılabilirler.[245]

d) Malikilere göre: Cemaatle camilerde namaz kılmak müekked sünnettir.  Onlardan bir kısmı bunun farz-ı kifaye olduğunu söylemiştir. Ama birinci görüş ve tesbit daha meşhurdur.[246]

Namazın cemaatle kılınması hususunda hemen hemen dört mezhebin istidlal ve ictihadları bazı istisnalarla aynı noktada birleşiyor.

 

Tahliller Ve Diğer Rivayetler
 

234 nolu Ebu Hüreyre hadisi sahihtir ve istidlale salihtir.

235 nolu Ebu Hüreyre hadisinin isnadında Ebu Mi'şer bulu­nuyor ki bu zat zayıf sayılır. Zehebi onun isminden söz eder ken fazla bir bilgi vermemiştir.

237 nolu Amr hadisini aynı zamanda İbn Hibban ve Taberani de rivayet etmişlerdir.

238 nolu İbn Ömer hadisi sahihtir. Onu kuvvetlendiren bir diğer hadisi Ebu Davud, Nesai ve İbn Mace, Ubey b, Ka'b (r.a.) den şöyle rivayet etmişlerdir:

"Adamın diğer bir adamla (cemaat olup) namaz kılması, yalnız başına kılmasından daha iyi ve faziletlidir. Adamın iki adamla (cemaat olup) namaz kılması, bir adam­la cemaat olup namaz kılmasından daha iyi ve faziletlidir. Artık cemaat ne kadar çok olursa, bu Allah yanında daha güzel ve daha sevimlidir."

Ayrıca Tirmizi'nin işarette bulunduğu ve lafzını İbn Seyyidü'n-nas'ın zikrettiği Muaz hadisi de bu konuda delil olarak gösterilmektedir. Hadis şöyledir:

"Cemaatle kılınan namazın, adamın yalnız başına kıldığı namazdan yirmi beş derece üstünlüğü vardır."

Bu rivayetleri kuvvetlendiren dört hadis daha rivayet edil­miştir. Çoğunda 25 derece zikredilirken, azında yirmi yedi derecedenilmiştir.

Bu cümleden olarak Ahmed b. Hanbel'in isnadını Şerik el-Kadı'ya ulaştırdığı rivayette de 27 derece olarak belirtilmişse de, bu hadisin hıfzında zaaf bulunduğu tesbit edilmiştir.[247]

Böylece ilim adamları, cemaatle kılınan namazın yalnız başına kılınan namazdan 25 derece ile 27 derece arasındaki farka dikkat çekerek hangisinin racih olduğu hakkında farklı yorum ve görüş belirtmişlerdir:

a) Bazısına  göre, 25 derece  ile  ilgili  olan  rivayetler çoğunluktadır; o bakımdan tercihe şayandır.

b) Bazısı ise, 27 dereceyle ilgili hadisi rivayet edenler adaletle isim yapmış hadis hafızlarıdır. O bakımdan tercihe daha uygun­dur.

Bu iki görüş arasında bir köprü kurmak isteyenler ise şöyle yorum getirmişlerdir:

1- Az olanı zikretmek, çok olanı olumsuz kılmaz.

2- Rasulüllah (s.a.v.) Efendimize önce bu fazilet ve üstünlüğün 25 derece, sonra da 27 derece olduğu bildirilmiştir.

3- Bu fark, caminin uzaklık ve yakınlığıyla ilgilidir: Uzak olan camiye gidene 27 derece, yakın camiye gidene 25 derece sevap ve fazilet vardır.

4- Namaz kılan kişinin takva ve huşu'uyla ilgili bir farktır. Namazda daha çok saygı, edep ve huşu' içinde olana 27, daha az olana 25 derece ecir vardır.

5- Erken gitmekle ilgilidir: Cami ve cemaate daha erken gi­dene 27, daha sonra gidene 25 derece vardır.

6- Cemaatin çokluğuyla ilgilidir: Cemaati çok olana 27, az ola­na 25 derece ecir ve fazilet vardır.

7- 27 derece yatsı ve sabah namazıyla, 25 derece diğer üç vaki­tle ilgilidir.

8- Aşikar ve gizli kıraatle ilgilidir.

 
Çıkarılan Hükümler
 

1- Namaz için cami ve cemaate gidip katılmak müekked sünnettir.

2- Bir kısınma göre, farz-ı kifayedir.

3- Cemaate katılmak, onlarla birlikte olmak tslamın şiarı ve Hz. Peygamberin değişmeyen sünnetidir.

4- Çok yaşlılar, hastalar, gözleri arızalı olanlar, el ve ayağı kesik bulunanlar, kadınlar, deliler ve çocuklar hakkında bu sünnet kalkar. Ancak a'manın elinden tutup camiye götüren kim­se bulunursa ve o a'ma da ezan sesini duyacak kadar camiye yakınsa, cemaate katılması keza sünnettir.

5- Çok soğuk, çok sıcak, çok çamurlu günlerde, fırtına ve kasırga baş gösterdiğinde cemaati terketmekte bir sakınca yoktur.

6- Cami dışında herhangi bir yerde cemaat olup namaz kılmanın da fazileti büyüktür; aynı zamanda sünnet yerine getiril­miş sayılır. Çünkü arzın her tarafı temiz olduğundan bu ümmete mescid kılınmıştır. Ancak camiye gidip oradaki cemaate katılmanın ayrı bir yeri ve hikmeti söz konusudur.

7- Kadınlar, bir fitne endişesi olmadığı, camide erkekleri muhazat bakımından [248] müşkil duruma düşürmedikleri takdirde cemaate katılabilirler.

8- Çocukları, yani henüz temyiz çağına girmeyen küçükleri cami ve cemaate götürmek mekruhtur.


Konu Başlığı: Ynt: Cemaatle Namaz Kılmanın Gereği
Gönderen: Ceren üzerinde 12 Haziran 2018, 04:16:05
Esaslamu aleykum.peygamber efendimizin değişmeyen sünneti cemaatle namaz kılmaktır.Rabbim bizleri cemaatle namaz kılıp ibadet eden hem sünneti yerine getiren hemde büyük sevaba feyze erişen kullardan eylesin inşallah. ..


Konu Başlığı: Ynt: Cemaatle Namaz Kılmanın Gereği
Gönderen: Mehmed. üzerinde 12 Haziran 2018, 16:17:42
Ve aleykümüsselam Rabbim bizlere devamlı bir şekilde cemaat ile namaz kılmayı nasip eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun.


Konu Başlığı: Ynt: Cemaatle Namaz Kılmanın Gereği
Gönderen: Sevgi. üzerinde 13 Haziran 2018, 03:24:09
Aleykümüsselam dinimiz birlik beraberlik dinidir namazıda cemaatle kılmanın sevabı tek başına kılmanın sevabından çok fazladır