๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Ahkam Hadisleri => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 21 Ağustos 2010, 09:03:35



Konu Başlığı: Alışması İçin Çocuğa Namaz Kılmasını Emretmek
Gönderen: Zehibe üzerinde 21 Ağustos 2010, 09:03:35


 
Alışması İçin Çocuğa Namaz Kılmasını Emretmek

 

Çocuk, ana babasının bir kopyası, içinde yetiştiği muhitin ah­lâk ve kültürünün küçük bir modelidir. Ana baba bir yay, çocuk ise bir oktur. Onu ne yana, nereye atarlarsa oranın rengini ve ka­rakterini alır. Ailesi onu küçük yaşta ya iyiye, doğruya ve güzele çevirip yönlendirir; ya da ona bir takım kötü itiyadlar kazandırır. Ergen olduktan sonra Allah'ın hidâyetine lâyık görülürse kurtulur, değilse, aldığı renk ve maya ile bir ömür tüketir.

O bakımdan büyük terbiyeci Hz. Muhammed (a.s.) Efendimiz, çocuk terbiyesine gereken önemi vermiş ve bu hususta sağlıklı bü­tün yolları göstermiştir.

Namaz kılan ve helâl lokma ile geçinen ana babanın çocukları­na verdikleri örnek, eğitimin omurgasını teşkil eder. Bunun aksine bir tutum çocuğun elden çıkmasına neden olur.

Çocuk henüz fazilet kalıbında şekillenmeye müsait bir dönem­de iken onu namaz ve benzeri ibâdetlere alıştırmak bir bakıma farzdır. Küçük çocuğunu avutup yanına çağırırken avucunda hur­ma bulunduğunu ve hemen geldiği takdirde onu kendisine vere­ceğini söyleyen annenin bu hareketine şahit olan Peygamber (a.s.) Efendimiz, ona: "Elinizde cidden hurma var mıdır? Sakın çocuğa yalan söyleyerek onu avutmaya çalışma, sonra güvensizlik doğu­rur ve çocuğu da yalana alıştırırsın, o yüzden günah işlemiş olur­sun!" buyurarak çocuk eğitiminin nasıl bir dikkat ve itina istediği­ni belirtmiştir.

Bizim konumuz ahkâmla ilgili olduğundan meselenin derinli­ğine inmek istemiyoruz. Sadece çocuğu küçük yaşta namaza alış­tırma ve hayatı bir baştan bir başa düzende tutmaya yeten bu ibâ­dete onun kalbini, ruhunu ve dimağını açma konusunu işleyeceğiz. Önce ilgili hadîsleri nakledelim:

Amir b. Şuayb (r.a.)'den yapılan rivayette, o babasından, o da dedesinden rivayetle Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'in şöyle buyurdu­ğunu haber vermiştir:

"Çocuklarınız yedi yaşında iken onlara na­maz ile emrediniz; on yaşına girdiklerinde (kılmazlarsa ölçülü ve yönlendirici anlamda) dövünüz ve yataklarını ayırınız."[30]

Hz. Aişe (r.a.)'dan yapılan rivayette, Peygamber (a.s.) Efendi­miz'in. şöyle buyurduğunu söylemiştir: "Üç (kimse) hakkında ka­lem kaldırıldı: Uyanıncaya kadar uyuyandan, ergen oluncaya ka­dar çocuktan, aklî dengesi yerine gelinceye kadar deliden..."[31]

Hadîslerin açık delâletinden şu hükümler anlaşılmaktadır:

1- Çocuk yedi yaşına girince onu namaza alıştırmak sünnet­tir.

2- On yaşına girince, bu alışkanlığını sürdürmesini sağla­maya çalışmak ve çocuk eğitiminin son çarelerinden ve yeri geldi­ği zaman uygulanmasında fayda olan dayağa başvurmak müstehabdır. Ancak bu yara-bere açacak, çocuğu rencide edecek, kişili­ğini zedeleyecek ölçüde değil de, hafiften kaba kısımlarına dokun­mak ve o korkuyu vermek şeklinde olmalıdır.

3- Çocuklar on yaşına girince, yataklarını ayırmak, özellikle kız çocuğuyla erkek çocuğunu birbirinden uzak tutup yataklarını ona göre düzenlemek sünnettir.

4- Uykuda meydana gelen ve günâh anlamında olan şeyler amel defterine yazılmaz. Çünkü olup bitenlerin hemen hepsi kişi­nin irâdesi dışında cereyan eder.

5- Çocuk ergen oluncaya kadar,  günâh mahiyetinde işlediği hiçbir fiil amel defterine yazılmaz, çünkü bu dönemde henüz mükellef değildir.

6- Aklî dengesini kaybeden bir kişiden de sadır olan günâh ve kötülükleri amel defterine yazılmaz ve bunlardan dolayı sorum tutulmaz.

Mezhepler bu konuda ittifak halindedir.

Birinci hadîsi Hâkim de tahrîc etmiştir. Tirmizî ile Darekutnî aynı hadîsi Abdülmelik b. Rabi' b. Sebre el-Cühenî babasından, dedesinden rivayet etmişler, ancak çocukların yatağının ayrılmasını zikretmemişlerdir.

Bezzar'ın Ebû Râfi’den yaptığı rivayette bu konuda şöyle tesbit yapılmıştır:

"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'in vefatından sonra kendisine ait bir kılıç kınının içinde yazılı bir sahife bulduk, için­le şunlar yazılıydı: Bismi'llâni'r-Rahmânî'r-Rahîm. Erkek ve kız çocuklar ile erkek ve kız kardeşler yedi yaşına girdiklerinde (yataklarını) ayırınız, dokuz yaşına (buyurduğunu sanıyorum) girdikleri zaman namaz (kılmadıkları takdirde) dövünüz."[32]

Muâz b. Abdullah İbn Habîb el-Cühenî'den yapılan rivayette, o kendi eşine veya başka bir kadına sormuştu: "Çocuk ne zaman namaz kılar?" Kadın şu cevabı vermişti: "Bizden bir adam, Resûlüllah (a.s.) Efendimiz'den rivayetle, şöyle buyurduğunu söyledi:

"Çocuk sağını solundan ayırd edip bilince ona namaz ile emredin!"

Bunu aynı zamanda Ebû Dâvud da tahrîc etmiştir. İbn Kattan, "biz ne o kadını, ne de ona bu hadisi söyleyen adamı tanımıyoruz" de­miştir.

Taberânî'de bu anlamda bir rivayet yapmıştır. İbn Sâid, bu ri­vayetin isnadı hasen ve gariptir.

Bu konuda ayrıca Ebû Hüreyre (r.a.)'den yapılan rivayette -ki aynı rivayet Enes'den (r.a.) de yapılmıştır- şöyle buyurmuştur:

"Çocuklara yedi yaşına girince namaz ile emredin ve onüç yaşına girince (kılmadıkları takdirde, dövün!)"

Taberânî'nin naklettiği bu hadisin râvileri arasında Davud b. Muhabber bulunuyor ki, bu zat metruktür. Hadisi rivayette teferrüd etmiştir. Ahmed b. Hanbel'e göre, Dâvud, hadîs nedir bilmez. İbn Medenî, "onun hadîsi alınmaz," demiştir. Ebû Zür'â ise, onun hadîsinin zayıf olduğunu, Ebû Hatim, onun sıka   (güvenilir) olmadığını belirtmiştir. Darekutnî de onun hadisinin metruk olduğuna dikkatleri çekmiştir.

Emir bu babda nedb ve istihbabı ifade eder...

İkinci hadîsi yani 1077 nolu hadîsi aynı zamanda İbn Hibban ve Hâkim Hz. Aişe'den (r.a.) rivayet etmişlerdir. Ayrıca bu iki muhaddîsle birlikte Nesâi' Darekutnî ve İbn Huzayme Hz. Ali'den (r.a.) rivayet etmişlerdir. Ancak Ebû Zer'â Hz. Ali'den (r.a.) riva­yet edilenin mursel olduğunu söylemiştir. Nitekim İbn Mâce, Kasım b. Yezîd'den onun da Hz. Ali'den (r.a.) bunu mursel olarak riva­yet ettiği bilinmektedir. Tirmizî ise, Hasan el-Basrî tarıkıyla Hz. Ali'den (r.a.) rivayet etmişse de Ebû Zer'â, Hasan el-Basrî'nin Hz. Ali'den (r.a.) bunu işitmediğini kaydetmiştir.[33]

Ayrıca aynı hadîs başka tariklerle de rivayet edilmiştir. Hepsi biraraya gelince kuvvet kazanmakta ve ihticaca uygun görülmektedir.

 
Çıkarılan Hükümler:

 

1- İlgili hadîslerde geçen "emredin" tabiri nedb ve istihbab ifade eder.

2- Yedi yaşına giren çocuk -kız olsun erkek olsun- namaza alıştırılır ve bu ana babanın görevidir.    Terkinde kerahet söz ko­nusudur.

3- Çocuk on veya dokuz yaşına girince namazı bırakmama­sı için gayret edilir. Eğitimle heveslendirilip itiyad edinmesi sağ­lanır. Aksi halde yara bere açmayacak, kişiliğini zedelemiyecek şekilde dövülür. Bu sünnettir.

4- On veya dokuz yaşına girdikleri zaman yatakları ayrılır. Bu da sünnettir.

5- Çocuk ergen oluncaya kadar ilâhî tekliflerle mükellef de­ğildir. O bakımdan o yaşa kadar bilerek,    bilmeyerek işlediği gü­nâhlar amel defterine yazılmaz. Uyku hali ile cinnet dönemi de böyledir...

 


Konu Başlığı: Ynt: Alışması İçin Çocuğa Namaz Kılmasını Emretmek
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 21 Haziran 2014, 21:59:09
Ahlaki anlamda güzel bir çocuk yetiştirebilmek zor iş. Rabbim neslimizi ve bizleri bütün çirkin işlerden korusun inş. Namaza devam edenlerden eylesin.


Konu Başlığı: Ynt: Alışması İçin Çocuğa Namaz Kılmasını Emretmek
Gönderen: Ceren üzerinde 21 Haziran 2014, 22:06:36
Esselamu  aleykum.Bir çocuk küçük yaşta ailesinden ne görür se büyüyünce de aynısı yapar.Rabbim hayırlı bir şekil de imanlı kur an çocuklar yetiştirmeyi nasip etsin inşallah.