Konu Başlığı: Mina'da Kalma Gönderen: Ekvan üzerinde 27 Mart 2011, 01:49:21 Mina'da İlk İki Günde Acele Eden İle Kurban Kesiminden Sonra : İki Gün Daha Kalanlar Bakara sûresinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Bir de sayılı günlerde {yani, kurban kesme günü (Zilhicce'nin onuncu günü)nden sonraki üç günde Mina'da Eyyamu't-Teşrîk günlerinde namazların akabinde ve başka vakitlerde cemrelere taş attığınızda) Allah'ı zikredin. (Bakara/203) Dedi: Ömer b. Hattab (r.a) Mina'da çadırında iken Allah'ı tekbir eder ve sesini yükseltirdi. Mina mescidinde ve Mina'da bulunanlar da onun sesini işiterek tekbir getirirlerdi. Mina tekbir sesleriyle sarsılırdı. ...Kim iki günde acele ederse {yani, kim nahr gününden iki gün sonra üç cemreye taş atmasının akabinde ve güneş batmadan önce acele ederse!, ona günah yoktur {dedi: İbn Me'sûd dedi ki: Ona ı günah yoktur, günahları bağışlanmış olur demektir}. Kim de geriye kalırsa {yani, teşrik günlerinin ', üçüncüsünde cemrelere taş atmcaya kadar kalır, sonra da diğer hacılarla birlikte ayrılırsa} ona da '' günah yoktur (Dedi: İbn Me'sûd dedi ki: Ona da günah yoktur, onun da günahları bağışlanmış olur demektir). Bu, ittika edenler {yani, ihramda iken 'av hayvanı öldürmekten sakınanlar) içindir. Allah'a ittika edin {ihramlı iken av hayvanını öldürmeyi mubah görmemeleri için onları korkutmaktadır) ve bilin ki muhakkak O'nun huzurunda toplanacaksınız {yani, âhirette O'nun huzurunda toplanacaksınız, O da size amellerinizin karşılığını verecektir). (Bakara/203) Dedi: Kim ilk iki günde acele edip erken ayrılmak isterse Nahr gününden [Zilhicce'nin onuncu, Kurban Bayramının birinci gününden] iki gün sonra üç cemreye taş atsın. Sonra da güneşin batımından önce aynisin. (Şayet ayrılmayacak olursa)[152] üçüncü gün cemrelere taş atmadıkça aynlamaz. Taş attıktan sonra sair insanlarla birlikte Mina'dan aynlır. [153] [152] ' Bu fazlalık konu ile ilgili hükümlerin ve bu hususta az önce geçen Mukâtü'in açıklamalarının bir gereği olarak tarafımızdan eklenmiştir. (Çeviren) [153] Mukatil B. Süleyman, Ahkam Ayetleri Tefsiri, İşaret yayınları: 125-127. |