Konu Başlığı: Erkeklere, Dört Kadınla Evlenmenin Helâl Kılınması Gönderen: Ekvan üzerinde 14 Mart 2011, 15:40:10 Hür Erkeklere, Dört Hür Kadınla Evlenmenin Helâl Kılınması Şanı yüce Allah'ın, Kuşku yok ki yetimlerin mallarını zulm ile yiyenler, karınlarına ancak ateş yemiş olurlar (Nisâ/10) buyruğu nazil olunca Müslümanlar, yetimlerin evlerinden ve onlara ait olan mallardan -günaha düşmek korkusuyla- uzak durdular. Fakat hepsinin, yetime ayrı bir mesken ve gerekli şeyleri ayırma imkânı yoktu. Bu da hem onlar, hem yetimler için bir zorluk teşkil etti. Nebiye (s.a) mesken, yiyecek ve benzeri hususlarda yetimlerle bir arada olmanın durumunu sordular. Bunun üzerine, Bir de sana yetimleri {yani, onlarla bir arada bulunmayı} sorarlar. De ki: "Onları ıslâh etmek hayırlıdır. Şayet onlarla bir arada yaşarsanız, onlar sizin kardeşleriniz-dir" (Bakara/220) buyruğu nazil oldu ve onlarla bir arada oturup kalkmaya izin verdi. Bu sefer yetimlerle bir arada olmaları hâlinde, nelerin sakıncalı olmadığım sordular, fakat günahı bundan daha büyük bir işle ilgili soru sormadılar. Çünkü onlardan kimilerinin nikâhı altında adaletli davranmadıkları hür sekiz, hatta on kadın bulunabiliyordu. Bunun üzerine, Nisa süresindeki şu âyet nazil oldu: Eğer yetimler hakkında kist yapamamaktan {ve bunun günahından} korkarsanız, (nikâh hususunda adil olun, kadınlar arasında da adaletli davranın ve} size helâl olan I hoşunuza giden kadınlar-'-: dan ikişer, üçer, dörder nikahlayın {yani, ikişer, üçer, dörder evlenin -böylece dörtten fazlasının helâl olmadığını bildirdi-}. Şayet adalet {yani, iki, üç ve dört kadın arasında, günleri paylaştırma ve nafaka hususunda adalet} yapamayacağınızdan korkarsanız, o zaman bir tane (nikahlayın) {yani, evlenecek kişi bir kadın ile evlensin ve böylece günaha girmekten kurtulsun} yahut sağ ellerinizin mâlik olduklarını (nikahlayın) {yani, eğer tek kadına da iyi davranamayacağınızdan korkarsanız, câriye edinin}. Şu, sapmamanız için en yakındır {yani, bu, haktan uzaklaşmamanız için daha uygundur}. (Nisâ/3) Dedi: Bize Mukatil, Abdu'l-Hamid b. Vâsü'dan, o Şehr b. Havşeb'ten, o da Ebû Hureyre'den rivayetle dedi ki: "Kimin dört ya da bundan aşağı sayıda hanımı bulunur da aralarında adalet yapmayacak olursa, Kıyamet Gü-nü'nde bir yanı eğik olarak gelir. Tıpkı dünyada iken onlardan birini diğerlerine tercih ettiği gibi." Bize Mukâtil'in el-Hakem [203] ile İbrahim'den rivayet ettiğine göre, nikâhı altında bir Müslüman, bir Yahudi, bir de Hristiyan kadın bulunan bir kişi hakkında şöyle dediler: "Günleri paylaştırmakta aralarında eşit davranması gerekir, fakat ölürse miras Müslüman hanımına ait olur. Çünkü Müslüman erkek ile Ehl-i Kitab kadın arasında veraset olmadığı gibi, Müslüman erkek ile câriye arasında da veraset olmaz." Dedi: Bize Mukâtil ed-Dahhak'tan, o da 'Ali'den (r.a) rivayetle dedi ki: "Hür-Müslüman bir erkeğin hür kadın üzerine câriye ile evlenmesi helâldir. Câriye üzerine hür kadın ile evlenmesinde de bir sakınca yoktur. Ancak hür kadına iki gün, cariyeye de bir gün ayırır. Nafaka hususunda da böyledir." Mukâtil'in bir adamdan, onun Sa'îd b. el-Müsey-yeb'ten, onun da Ebû Hureyre'den rivayet ettiğine göre Nebî'ye soruldu: — Dörtten fazla kadınla evlenen, sonra kendisi de hanımları da Müslüman olan bir müşriğin durumu nedir? Nebî şöyle cevab verdi: — O kişi, kadınlardan dört tanesini seçer. [204] [203] Tercih edilen, bunun, "Mukâtil'in el-Hakem'den, onun da İbrahim'den..." şeklinde olmasıdır. [204] Mukatil B. Süleyman, Ahkam Ayetleri Tefsiri, İşaret yayınları: 190-192. |