> Forum > ๑۩۞۩๑ Açık Öğretim & İlitam Dunyasi ๑۩۞۩๑ > Sakarya İlitam > Ders Soruları > 4. Sınıf Sınav Soruları > Tasavvuf II Sınav Soruları
Sayfa: [1] 2 3 4 ... 9   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Tasavvuf II Sınav Soruları  (Okunma Sayısı 28602 defa)
04 Nisan 2011, 13:44:53
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 04 Nisan 2011, 13:44:53 »



Tasavvuf II Sınav Soruları

1) '' Osmanlı Devletinin ilk kuruluşunda medresenin yanında bir de tekkenin tesis edilmesi, diğer bir ifadeyle Dursun Fakih'in yanında bir de mutasavvıfın bulunması, devletin tasavvuf ve tarikatlara verdiği önemi göstermesi bakımından dikkat çekicidir.''
Bu dönemde Dursun Fakih'le birlikte ismi anılan mutasavvıf aşağıdakilerden hangisidir?


Şeyh Muhlis Baba
Elvan Çelebi
Şeyh Edebali
Baba İlyas Çelebi
Şeyh Aşık Paşa

2) 

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 12 Nisan 2011, 15:02:16 Gönderen: Reyyan »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Tasavvuf II Sınav Soruları
« Posted on: 26 Nisan 2024, 04:18:38 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Tasavvuf II Sınav Soruları rüya tabiri,Tasavvuf II Sınav Soruları mekke canlı, Tasavvuf II Sınav Soruları kabe canlı yayın, Tasavvuf II Sınav Soruları Üç boyutlu kuran oku Tasavvuf II Sınav Soruları kuran ı kerim, Tasavvuf II Sınav Soruları peygamber kıssaları,Tasavvuf II Sınav Soruları ilitam ders soruları, Tasavvuf II Sınav Sorularıönlisans arapça,
Logged
10 Nisan 2011, 22:48:01
dedecim

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 41


« Yanıtla #1 : 10 Nisan 2011, 22:48:01 »

bu dersten sınava girenler lütfen soruları cevap. eklesin saygılarımla
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
11 Nisan 2011, 13:47:07
nasbil

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28


« Yanıtla #2 : 11 Nisan 2011, 13:47:07 »

HAYDİ ARKADAŞLAR BURAYA DA MI GİREN YOK.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
12 Nisan 2011, 12:26:22
birızbın

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 109


« Yanıtla #3 : 12 Nisan 2011, 12:26:22 »

Haydi Bismillah
SADECE HATIRLADIĞIM SORULARI VE VERDİĞİM CEVAPLARI YAZIYORUM,İNŞAALLAH DOĞRUDUR...
1-12-13.yy.islam dünyasında en yaygın tarikatlar...Kairiyye,Yeseviyye,Rifaiyye
2-Şeyhul meşrik lakabı verilen tarikat şeyhi? C:A.Geylani
3-Ruh hastalıklarını telkin yoluyla tedavi eden ? C:Saadettin el- Cebavi
4-Kanuni ile süt kardeş olan şeyh? C:Beşiktaşlı Yahya Efendi
5-Menakibül Arifin kimin eseri? C:Ahmet Eflaki
6-Hangi yüzyılda tekke neşriyatı çoğalmıştır?19 veya 20 olacak..tereddüt ettim..
HAYDİ SAKARYA İLİTAMLI ARKADAŞLAR EL ELE ÜSTÜN ZAFERLERE...
LÜTFEN PAYLAŞALIM,HERKES BAŞALI OLSUN
BİZİ BİZDEN OLANLAR(S.İLİTAMLILAR)BİLİR BİZİ BU DAVADA KOŞANLAR BİLİR...
ÇİLESİNİ ÇEKMEDİĞİN ŞEY SENİN DEĞİLDİR,LÜTFEN HERKES PAYLAŞSIN Kİ İŞİMİZ KOLAYLAŞSIN
SON GÜNLERİ BEKLEYEN ARKADAŞLAR LÜTFEN SİZLER DE PAYLAŞIN...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
12 Nisan 2011, 16:46:04
fatih42

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 3


« Yanıtla #4 : 12 Nisan 2011, 16:46:04 »

İMDADINIZA YETİŞİYORUM ARKADAŞLAR İŞTE SORULAR

2 )
Tekkelerin Edebiyat Fakültesi olarak nitelendirilmesi ile ilgili aşağıda söylenenlerden hangisi yanlıştır?
 
Tekkeler Edebiyat alanında İsmâil Dede Efendi gibi bir dâhî yetişmiştir.
 
Tekke Edebiyatı, genellikle hece veznini kullanan mutasavvıflarca temsil edilmiştir ki, bunlara örnek olarak; Yunus Emre, Eşrefoğlu Rûmî, Hacı Bayram Velî, Üftâde, Aziz Mahmud Hüdâyî ve Erzurumlu İbrahim Hakkı’yı verebiliriz.
 
Tekkeler şiirde ve edebiyatta en mühim simaların yetiştiği mekânlar olmuşlardır.
 
Tekke edebiyatında konu olarak genellikle, Allahın birliği yani Tevhid, Hz. Peygamber sevgisi, seyr u sülûk esasları, ahlaki umdeler ve aşk gibi konular en çok ele alınan mevzular olmuştur.
 
Tekkelerden Divan edebiyatı mensubu şairler de yetişmiştir. Bunlara da örnek olarak; Şeyhî, Nev'î, Atâyî, Nef'î, Nizamî, Nailî, Nâbî, Fuzûlî, Bakî, Nahîfî, Neşâtî, Fasîh, Hayretî, Yenişehirli Avnî ve Şeyh Galip Dede gibi meşhur divan şairlerini örnek olarak verebiliriz.
3 )
Tarikatların sosyal faaliyetleri ile ilgili aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
 
Tarikat mensuplarının bir çok iç savaş ve çekişmelerde halklar arasında arabulucu rolü oynamaları.
 
İslam diyarlarının işgale uğraması veya düşman saldırılarına maruz kalması sırasında tarikat erbabının direniş ve yurdu düşmana karşı savunması.
 
Seyyah dervişler vasıtasıyla İslam’ın diğer Müslüman ülkelere yayılması.
 
İslam mücahitlerinin ulaşamadığı uzak diyarlara İslam’ın yayılması.
 
İslam mücahitlerince fethedilen toprakların İslamlaştırılması ve bu topraklarda yaşayanların gönüllerinin İslam’a ısındırılması.
4 )
Tekkelerin sosyal fonksiyonları bağlamında bazı tekkeler “Tecrit Yeri” vazifesi yapmışlardır. Aşağıdakilerden hangisi bu tekkelerden biridir?
 
Üsküdar Karacaahmet Tekkesi
 
Üsküdar Nasuhî Efendi Tekkesi
 
Üsküdar Cüzzamlılar Tekkesi
 
Üsküdar Miskinler Tekkesi
 
Aksaray Olanlar Tekkesi
5 )
Aşağıdaki kavramlardan hangisi Tasavvuf tarihinde tekke için kullanılan isimlerden değildir?
 
Asitane
 
Zaviye
 
Savmaa
 
Ribat
 
Küveyr


1 )
Aşağıdakilerden hangisi tekelerin sosyal faaliyetlerinden biri değildir

 
İmaret
 
Mektep
 
Mescid ve Cami
 
Kervansaray
 
Hapisane

2 )
Tarikatların sosyal faaliyetleri ile ilgili aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?
 
İslam mücahitlerince fethedilen toprakların İslamlaştırılması ve bu topraklarda yaşayanların gönüllerinin İslam’a ısındırılması.
 
İslam diyarlarının işgale uğraması veya düşman saldırılarına maruz kalması sırasında tarikat erbabının direniş ve yurdu düşmana karşı savunması.
 
İslam mücahitlerinin ulaşamadığı uzak diyarlara İslam’ın yayılması.
 
Seyyah dervişler vasıtasıyla İslam’ın diğer Müslüman ülkelere yayılması.
 
Tarikat mensuplarının bir çok iç savaş ve çekişmelerde halklar arasında arabulucu rolü oynamaları.
3 )
Aşağıdakilerden hangisi Bayramiliğin özelliklerinden biri değildir

 
Bayramî silsilesi, Hamîdüddîn Aksarayî’ye bağlı olarak, Halvetiyye ve Nakşibendiyye silsilelerine ulaşır.
 
Bayramiyye’de irşad usûlü, esmâ zikrine dayanır.
 
Bayramî tacı başlangıçta on iki dilimli iken, bizzat Hacı Bayram Velî tarafından altı dilimli beyaz çuhaya dönüştürülmüştür. Tacın boyu, başlangıçta namazda sütrelik edecek kadar uzun iken sonraları kısaltılmıştır. Tacın tepesinde birbirinin içinde bulunan ve “gül” denilen üç daire, tevhidin üç mertebesine işaret eder.
 
Hacı Bayram-ı Velî’nin vefatından sonra tarikat, Şemsiyye (Akşemseddin ve Melâmiyye Dede Ömer Sikkînî) adlarında iki kola ayrılmıştır.
 
Anadolu dışında Balkanlara da yayılan Bayramiyye, Halvetiyye ve Nakşibendiyye izleri taşır.
4 )
Aşağıdakilerden hangisi Nakşbendiliğin özelliklerinden biri değildir?
 
İlk sekiz düsturu Abdülhâlık Gucduvânî tarafından tanzim edilen on bir esas, Nakşibendiyye’de tasavvufî eğitimin temel unsurları olarak kabul edilir.
 
Nakşibendiyye’nin faaliyet gösterdiği bölgelerden birisi de Anadolu ve Balkanlar’dır. Ahrâriyye ve Müceddidiyye’nin yanı sıra “Kâsâniyye” de bu bölgelerde faaliyette bulunmuştur.
 
Nakşibend’in vefâtından sonra halifeleleri Hâce Muhammed Pârsâ (ö.1419), Hâce Alâeddin Attâr ve Mevlânâ Yâkub Çerhî (ö.1448) tarikatı yayan önemli mutasavvıflardır.
 
Muhammed Bahâeddin Nakşibend’in şeyhleri, sesli (cehri) zikri tercih ettikleri halde kendisi sessiz (hafi) zikri tercih etmiştir.
 
Nakşibendiyye’nin önemli bir esası “Devran”dır.
5 )
Bahâeddin Nakşibend ile ilgili aşağıda verilen ifadelerden hangisi yanlıştır
 
Nakşibendiyye’nin kurucusu Muhammed Bahâeddin, Buhârâlı olduğu için “Buhârî” nisbesiyle ve küçüklüğünde babası ile birlikte nakışçılık yaptığı için “Nakşbend” lakabıyla anılır. Bu lakaba nispetle kurduğu tarikata da “Nakşibendiyye” denilmiştir.
 
Hâce Muhammed Bahâeddin, müritlerine dinî kaidelere uymayı, takvayı ve azimetle amel etmeyi ısrarla tavsiye eder; velîlik derecelerine bu şekilde ulaşılabileceğini söylerdi.
 
Bahâeddin Nakşibend’in kendisinden çok önce vefat etmiş olan Alâeddin Attâr tarafından da manen yetiştirildiği kabul edilir.
 
Muhammed Bahâeddin, 1318’de Buhara yakınlarındaki Kasr-ı Hinduvân’da (Kasr-ı Ârifân) dünyaya geldi.
 
Muhammed Bahâeddin Nakşibend, kendisine silsilesini soran bir kişiye “Silsile ile kimse bir yere ulaşamaz” demiş ve asıl olanın sadakat ve samimiyet olduğunu vurgulamıştır

1 )
Aşağıdakilerden hangisi Mevleviliğin özelliklerinden biri değildir?
 
Mevleviyye, şubesi olmayan bir tasavvuf yoludur. Sadece “veled” ve “şems” meşrepleri vardır.
 
Mevlevî yolunun en önemli iki özelliği “sema” ve “çile”dir.
 
Mevleviyye’de çile (halvet), 100 gündür. Çileye giren bir Mevlevî dervişi, bu süre içinde tekkede bulunmak zorundadır, orayı izinsiz terk edemez.
 
Mevleviyye, XIII. yüzyılın sonlarında Konya’da, Mevlânâ Celâleddin Rumî adına oğlu Sultan Veled tarafından tesis edilmiş bir tasavvuf yoludur.
 
Mevleviyye, idari merkez Konya’da kalmak şartıyla, Fatih Sultan Mehmed döneminde İstanbul’a giren ilk tarikatlardan birisidir.

5 )
 Bedeviyye ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
 
Bedevî hırkası ile tarikatın alem ve sancağı kırmızıdır.
 
Bedeviyye, Ahmed el-Bedevî (ö. 675/1276) tarafından kurulan ve daha çok Mısır’da yaygın olan bir tarikattır.
 
Bedeviyye’nin Mısır kültüründeki yeri, Bektaşîliğin Anadolu ve Rumeli’deki tesirine benzetilebilir.
 
Bedeviyye Mısır dışında da bir çok ülkede özellikle Hindistan’da yaygınlık kazanmıştır.
 
Tarikat silsilesi Hasan-ı Basrî vasıtasıyla Hz. Ali’ye ulaşır
1 )
 Aşağıdakilerden hangisi XVI-XIX. Asırlarda belli başlı tasavvufî olaylardan biri değildir?
 
XVII. yüzyılda medreselerle birlikte tekkelerin de gerilemeye başladığı görülmekte, ehil olmayan bazı kişilerin şeyh oğlu olmak avantajı ile tekkelere postnişin olarak tayin edildiğine sıkça rastlanmaktadır.
 
XVIII. yüzyılda gerileyen tekke ve medrese eğitimine rağmen, Bursalı İsmail Hakkı ve Erzurumlu İbrahim Hakkı gibi iz bırakan iki büyük mutasavvıf yetişmiştir.
 
Kadızâdeler ile Sivâsîzâdeler arasındaki fikir ayrılıkları ve anlaşmazlıkları zaman zaman tartışmalara neden olmuştur.
 
Yeniçeri Ocağı’nın 1838 yılında kaldırılması üzerine, Bektaşî tekkeleri de kapatılmış ve şeyhliklerine Nakşî, Kâdirî ve Mevlevî halifeler tayin edilmiştir.
 
XVI. yüzyıl Osmanlı ülkesinde düşünce hürriyetinin bir meyvesi olarak İbnü’l-Arabî’nin Şeyhü’l-İslâm İbn Kemal fetvasıyla aklan¬masından sonra özellikle şiir ve edebiyatta “vahdet-i vücud” fikrinin yaygınlaştığı yıllardır.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1] 2 3 4 ... 9   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes