Konu Başlığı: 31.Gün Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 09 Mayıs 2010, 17:16:01 ARAFAT ÇEŞMESİ Bahira'nın uyarısından sonra Ebu Talip yeğenini gözünün önünden ayırmaz oldu.Nereye gitse onu da yanında götürüyordu.Amca ile yeğen yine bir yolculuğa çıkmışlardı.Uzak bir bölge kurulan Zülmecaz panayırına mal götürüyorlardı.Ebu Talip çok susamıştı.Yanlarına aldıkları su bitmişti.Etrafta su bulmak ise öüökün değildi.O anda Ebu Talip'in aklına yeğeni geldi.Onun olduğu yerde açlık ve susulkuk çekilmeyeceğini biliyordu.Usulca seslendi:"Çok susadım yeğenim!" Muhammed(s.a.v), dönüp naktı. Amcasının dudakları kurumuştu.Ona su bulmayı çok isterdi ama çölün ortasında nereden bulacaktı?HEmen devsinden indi ve Allah'a dua etti.Birden toğunun değdiği yerden fıskiye gibi sular fışkırmaya başladı.Amcasının gözleri sevinçle ışıldadı.Sevgiyle yeğenine baktı.Muhammed(s.a.v), fışkıran sudan matarasını doldurup amcasına uzattı."Buyurun amcacığım için" dedi. Ebu Talip, yeğeninin sunduğu suyu, kana kana içti; susuzluğunu giderdi.Onun büyük bir insan olduğunu biliyordu.Fakat gözleri önünde gerçekleşen bu mucizeyle buna bir kez daha inandı.Yeğenini sevgi, gurur ve övgüyle bağrına bastı.Yollarına huzur içinde devam ettiler. Sevgili Peygamberin ayağının değdiği bu yerden fışkıran su hiç kurumadı.Ona "Arafat Çeşmesi" dediler.Arafat bu yerden fışkıran su hiç kurumadı.Ona "Arafat Çeşmesi " dediler.Arafat çeşmesi yüz yıllardan beri hala akar durur.Gürül gürül akarak hacıları doyurur. Konu Başlığı: Ynt: 31.Gün Gönderen: Zeynep 8D üzerinde 04 Ocak 2014, 23:32:48 Bir sorum var : Ebu Talip Müslüman oldu mu?
Sahabenin büyük alimlerinden Amr bin As’ın oğlu Abdullah’ın torunu olan İmam Şuayb naklediyor ki: “Efendimize (asm), peygamberlik vazifesi verilmeden evvel, amcası Ebu Talip ile beraber seyahat ettikleri bir esnada, amcasının susaması üzerine Arafe civarındaki Zilhicaz isimli yere geldiklerinde Allah Resulü ayağını yere vurmuş ve vurduğu yerden su çıkmıştır. Ebu Talib bu sudan içmiştir.”Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:290; el-Hafâcî, Şerhu’ş-Şifâ, 3:29; Beyhakî, Delâilü’n-Nübüvve: 2:15-20; (Ayrıca bk. Buhârî, İstiskâ, 3; Müsned, 2:93). Bu hadise olduğu zaman, Efendimiz (asm) henüz peygamberlik vazifesi ile vazifelendirilmediği için, bazı alimler bunun mucize değil bir nevi keramet olduğunu söylemişlerdir. Bugün bile aradan bin küsur sene geçmesine rağmen aynı yerde Arafat çeşmesi bulunmaktadır ve bu kerameti halen devam etmektedir. Keramet bilmeyenler için : Allah'ın veli kullarına, ermişlere verdiği olağanüstü kudret veya güç demektir. Kaynakça http://tr.wikipedia.org/wiki/Keramet Konu Başlığı: Ynt: 31.Gün Gönderen: Pelinay üzerinde 12 Ocak 2014, 10:50:37 Alıntı sahibi: Zeynep7D link=topic=34889.msg226258#msg226258 date=1388867568 [quote author=Zeynep7D link=topic=34889.msg226258#msg226258 date=1388867568 Bir sorum var : Ebu Talip Müslüman oldu mu? Sahabenin büyük alimlerinden Amr bin As’ın oğlu Abdullah’ın torunu olan İmam Şuayb naklediyor ki: “Efendimize (asm), peygamberlik vazifesi verilmeden evvel, amcası Ebu Talip ile beraber seyahat ettikleri bir esnada, amcasının susaması üzerine Arafe civarındaki Zilhicaz isimli yere geldiklerinde ALLAH Resulü ayağını yere vurmuş ve vurduğu yerden su çıkmıştır. Ebu Talib bu sudan içmiştir.”Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:290; el-Hafâcî, Şerhu’ş-Şifâ, 3:29; Beyhakî, Delâilü’n-Nübüvve: 2:15-20; (Ayrıca bk. Buhârî, İstiskâ, 3; Müsned, 2:93). Bu hadise olduğu zaman, Efendimiz (asm) henüz peygamberlik vazifesi ile vazifelendirilmediği için, bazı alimler bunun mucize değil bir nevi keramet olduğunu söylemişlerdir. Bugün bile aradan bin küsur sene geçmesine rağmen aynı yerde Arafat çeşmesi bulunmaktadır ve bu kerameti halen devam etmektedir. Keramet bilmeyenler için : ALLAH'ın veli kullarına, ermişlere verdiği olağanüstü kudret veya güç demektir. Kaynakça http://tr.wikipedia.org/wiki/Keramet Peygamber s.a.v. Efendimiz, oradan ayrılmayan Ebu Cehil’in yanında amcasına, “Ey amca! Sen kelime-i tevhidi söyle de, kıyamet gününde sana şahit ve şefaatçi olabileyim” deyince Ebu Cehil hemen araya girdi: “Ey Ebu Talip! Sen baban Abdülmuttalip’in dininden yüz mü çevireceksin? Sakın ha!” dedi. Bu sözler birkaç defa karşılıklı tekrarlandı. Ebu Talip “Kureyşlilerin ölümden korktuğum için müslüman olduğumu sanıp beni ayıplamalarından çekinmeseydim o sözü söylerdim. Ben Abdülmuttalip’in dinindeyim” dedi. Bu duruma üzülen ALLAH Rasulü s.a.v. Efendimiz, seksen yaşını geçmiş amcasına karşı “Yüce ALLAH beni alıkoymadıkça senin için istiğfara devam edeceğim” buyurdu. Kısa zaman sonra Ebu Talip -görünürde- müslüman olmadan vefat etti. Bu hadise üzerine şu mealdeki ayet gelmiştir: “Gerçekten sen sevdiğini hidayete erdiremezsin; fakat ALLAH dilediğini hidayete erdirir. O, hidayete erecekleri daha iyi bilir.” (Kasas, 56) İbn Hişâm: es-Sîretü’n-Nebeviyye, 2/30-32; İbn Kesîr: es-Sîretü’n-Nebeviyye, 2/108-116; el-Vahidî: Esbâbü-Nüzûl (Beyrut, 1991), s. 337-38. Zeynep kardeşim yukarıdaki yazıda gördüğün üzere Ebu Talib görünürde Müslüman olmadan ölmüştür. Kalbinden geçeni ise ALLAH'tan başkası bilemez. Konu Başlığı: Ynt: 31.Gün Gönderen: Yakupcan üzerinde 12 Ocak 2014, 13:00:46 Keşke bütün insanlar hz. Muhammed'in duasıyla hep akan hiç durmayan arafat çeşmesinden içebilseler.
Konu Başlığı: Ynt: 31.Gün Gönderen: Melda üzerinde 12 Ocak 2014, 13:23:06 hatta ilahisi bile var arafat çeşmesinin peygamberimiz küçüklükte bile hiç hata yapmamış
|